TDP muhalif olmaya çalışırken statükocu oldu

Yayın Tarihi: 03/07/20 10:21
okuma süresi: 5 dak.

Toplumcu Demokrasi Partisi oldum olası sevimli bulduğum bir parti olmuştur. Boyuna posuna bakmadan güzel çıkış, cesur duruşlar sergilemiştir. Özellikle Zeki Çeler dönemindeki Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı icraatlarını ve duruşunu beğendiğimi çekinmeden ifade etmem mümkün.

Ancak son günlerde bir garip tutum izliyorum bu partide.

Misal, 10 yıldır komitede sürünen ve çok ender gördüğümüz partiler arası kolektif bir çalışma ile hazırlanan Bilişim Yasası’nın Genel Kurul sürecinde komiteye uğramadan, katkı koymadan, doğrudan hayır oyu kullanmasını yadırgadım doğrusu. Muhalefet partisiyiz o nedenle her şeye yüksek sesle hayır diyeceğiz kodlanmasının eskilerde kaldığını birileri TDP’li vekillere anlatması gerekecek sanırım.

Yaklaşım ifade özgürlüğü ise, Bilişim Yasası ifade özgürlüğünü iyileştirmiş ve yaptığı atıfla Anayasa hükmü kadar güçlü bir güvence sağlamış durumda olduğunu birilerinin TDP’li vekillere anlatması gerekirdi diye düşünürüm.

Rahatsızlık Ceza Yasası’na atıfta bulunması ve Ceza Yasası’nın 63’ncü maddesindeki muğlaklık ise TDP’li ‘Yasa Yapıcılar’ Ceza Yasası tadili için bir yasa önerisi vermesi gerekirdi diye düşünürüm.

Bu konuda duyarlı hukukçuların çalıştığını ve kamuoyu oluşturmaya çalıştığını da biliyorum ama TDP bu işin hiçbir yerinde yok, hayır oyu verme haricinde.

Sonra döndük Anayasa değişikliği oylamasına. Yine TDP’li vekiller Anayasa değişikliği ile ilgili öneriye ve referandumuna yüksek sesle 'hayır' oyu vermeyi bir marifet saymışlar.

Gerekçe nedir bilemiyorum. Kendilerince bir gerekçe ortaya koymuşlar ve Anayasanın geçici 10’ncu maddesine dokunmayan herhangi bir Anayasa değişikliğine onay vermeyeceklerini söylemişler.

Buna inanmak isteyenler, ‘A ne kadar onurlu ve prensip dolu bir duruş’ diyebilirler, ama hayatın gerçekleri bu duruşun çok uzağında.

Geçici 10’uncu maddeyi sabaha kadar tartışırız. Gerekli miydi gereksiz miydi, yoksa gözümüzde büyüttüğümüz ve uygulamada aslında yanlış uygulamalarımız nedeniyle bahane olarak orada tuttuğumuz bir madde midir diye.

Ancak günümüz gerçekliği TDP’nin tek tutar tarafımız olan yargımızın elini rahatlatmak, yargılama ve itilaf çözme konusunda ağır giden adalet sistemimizi güçlendirme noktasında elini taşın altına koymayı bırakın, bunu yapmak isteyenleri taşlayan konumuna düşürdü kendini.

Bazıları hayır oyu kullanmanın sorumluluğu üzerinden atma ve sorumluluk almamak olarak değerlendirip, ‘biz bu işin içinde olmayalım. Güvenli modda siyaset yapalım’ diye düşünebilir. Ama hayır oyu kullanmanın, partiniz ne kadar küçük olsa ve oylarınız genel karara etkisi olmasa da, büyük bir sorumluluğu olduğunu bilmek zorundasınız artık diye düşünüyorum.

Nazarımda TDP, geçtiğimiz haftaki meclis performansı ile UBP’ye, DP’ye hatta zaman zaman CTP’ye yakıştırdıkları statükocu parti apoletini omzuna takmış durumdadır.

10 yıldır bekleyen ve sayısız insanın gecesini gündüzüne katarak hazırladığı, internet dolandırıcılığı, online hakaret ve küfür, çocuk pornografisinin önüne geçecek olan Bilişim Yasası’nın geçmesine ve yargının gelişip hızlanması peşi sıra gelecek toplumdaki adalet duygusunun yükselmesini sağlayacak Anayasa değişikliğine karşı duruş göstermek, TDP’yi muhalefet yapmaz, yapsa yapsa statükocu yapar. Kimse de kusura bakmasın.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Rasıh REŞAT yazıları