Oyun değişti. Siyasi hesapları doğru yapın...

Yayın Tarihi: 04/08/20 15:05
okuma süresi: 5 dak.

Serdar Denktaş’ın 2020 Cumhurbaşkanlığı adaylığını açıklaması ile minik ülkemizdeki hareketli siyaset bir anda değişti.

Sağda bir çatı adayı ile ilgili cılız çalışmalar bir yere varamayınca ve alternatifler sınırlı kalınca şekillenmeye başlayan oy dağılımı bir anda şekil değiştirdi demek doğru olur kanaatindeyim.

Şu ana kadar yapılan anketler artık bana göre çöp.

Çöp çünkü, Serdar Denktaş gibi bir figürün değiştirdiği denge elbette anketlere yansıması da büyük olacaktır. O nedenle adaylar derhal ve hızlıca yeniden ölçüm yapmak ve tavırlarını ona göre yeniden gözden geçirmek durumunda.

Sağda uzunca bir süredir yaşanan ve son birkaç gündür hükümet kurma çalışmaları ile yüzeye çıkan dağınıklık nedeniyle sağ oyların bir yerde toplanamaması ve hatta sola kayması sürecinin hızlandığı bir noktada Serdar Denktaş’ın adaylığı, kayma eğilimi gösteren sağ oyların gidebileceği bir ‘dam altı’nı işaret etmektedir. Bir başka ifadeyle sağdaki toparlanamama sorunu nedeniyle ortaya çıkan ‘kime oy vereceğiz şimdi’ kaygısını ortadan kaldıran bir adım oldu.

Bu arada Ankara üçlüsünün Ankara ziyaretinin sonuçlarından bağımsız olarak kamuoyu üzerindeki etkisini de iyi ve ayrıca hesaplamak lazım.

Gelin isterseniz bu noktada bir Serdar Denktaş analizi yapalım.

Öncelikle şunu ifade etmek doğru olur.

Serdar Denktaş, bağımsız aday olması ve geçmişteki ilişkileri nedeniyle her partiden oy alma potansiyeline sahip tek aday konumunda olması önemli.

Sağdan ve de soldan.

Bu nedenledir ki hem sağdan hem de soldan bütün adaylar, kitlelerine hatta kendi kendilerine itiraf etmeseler bile Serdar Denktaş’ın adaylığını açıklamasından, son derece rahatsız olduklarını biliyoruz.

Bir diğer taraftan siyasetteki en tecrübeli kişi konumu ve Cumhurbaşkanı olması durumunda kimsenin imaj bağlamında rahatsız olmayacağı bir de birikim ile duruşu olması, insanların ‘yakışır’ değerlendirmelerine neden oluyor.

Bayram tatili süresince gezdiğim ve konuştuğum insanlardan duyduklarımdan bana göre önemli çıkarımlar elde ettim.

Kimileri, Serdar Denktaş’a ‘Serdar’ diye bakarak onun Kıbrıslı oluşuna vurgu yaparken, diğerleri ‘Denktaş’ diye bakarak KKTC devletine bağlılığı ve Kıbrıs Türk Milliyetçiliği’nden bahsediyorlar. Bir başka kesim ise, 2003’ü hatırlatarak kapıların açılması konusundaki liderliğini anlatıp, cesaretini ve ezber bozan hamle yapabilme yetisi nedeniyle içinde bulunduğumuz çok sayıda çıkmazın aşılması için ondan yine ezber bozan bir hamle bekliyor. Bir diğer kesim ise, ‘Serdar bizimdir’ diyerek, Serdar Denktaş ile olan siyaset dışı kişisel dostluklarını anlatmaya başlıyorlar.

Türkiye ile ilişkiler temelinde adaylığına bakacak olursak ilişkileri ne iradeyi tam teslim, ne de medya üzerinden Türkiye ve onun yöneticilerine savaş açma noktasındadır. İki istenmeyen uç arasında bir yerdedir.

Maksadım bir Serdar Denktaş güzellemesi yapmak değil asla.

Ancak ‘hiç şansı yok’, ‘adaylığını geç açıkladı’, ‘Çok geridedir’ diyenlere durumun hiç de öyle olmadığını ifade etmek ve bundan sonra yapacakları siyasi değerlendirme ve hesaplamalarda, Serdar Denktaş’ı mutlaka hesaplarının etkin bir yerine koymalarını öğütlemektir.

Hepsi bu...

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Rasıh REŞAT yazıları