Kim Başbakan olmak ister?

Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanlığı yarışına beş kişi katıldı. Herkesin ayrı ayrı gerekçeleri vardı belki ancak hepsinin de gönlünde yatan aslan UBP Genel Bakanlığı ve peşi sıra muhakkak gelecek olan KKTC Başbakanlığı idi.

Cumartesi akşamı beşlinin üçü elendi.

Geriye iki isim kaldı.

Faiz Sucuoğlu ile Hasan Taçoy.

Her ikisi de UBP’nin sağladığı yüksek makamlarda görev yapmış tecrübeli isimler.

Önümüzdeki Cumartesi ya da Cumartesi’ye kadar geçecek zamanda atılacak hamlelerden bahsedecek değilim. Beni de çok ilgilendirmez.

Kimi yazar arkadaşlarım, Ersin Tatar ile Hüseyin Özgürgün arasında geçen yarışta ortaya çıkan 587 oy farkını, bu seferki 604 oyluk fark ile özdeşleştirerek Hasan Taçoy’un çekilmesi gerektiğini ifade ederlerken, bazı çevreler de Taçoy’un mutlaka yarışa devam etmesi gerektiğini söylüyorlar.

Benim derdim o değil.

Benim ve bu ülkede yaşayan her vatandaşın dertleri farklı.

Sterlin 11 sınırına dayanmış. 350 Sterlin kira ödeyen ailenin sadece kirasına bile artık asgari ücret yetmiyor.

Tam bahçedeki boş tüplere bakıp, ‘Kış geliyor bunları ufak ufak dolduralım dendiği anda gaza gelen ocak söndüren cinsten zam.

Elektriğe zam yapılmayacak açıklamaları arasında, SMS yoluyla gelen fatura bildirimlerindeki rakamlar ürkütücü cinsten.    

Bütçe açığı tahminlerinin uyku kaçırdığı ülkede, hala daha bir bütçenin olmayışı.

Esnafın kan ağladığı, iş yerlerinin bir bir kapandığı, işsizler ordusuna yeni mensupların dahil olduğu ortamda marketlere giriş çıkışların ufak servetlere mal olmaya başladığı ülkede, kim başbakan olmak ister.

Başbakan olacak kişi kucağında, geçmiş dönemin Başbakan ve Başbakan Yardımcısı’nın Cumhurbaşkanlığı seçimleri kaygısıyla ötelediği hayati konuları bulacak.

Üstüne üstlük Covid 19’un her an yine patlayacağı bir ortamda ülkeyi yönetmesi gerekecek.

Bu ortamda kim Başbakan olmak ister?

Dediğim gibi bugün ne olacak, ya da Cumartesi UBP Kurultayından nasıl bir sonuç çıkacağından ötededir benim kaygılarım.

Bürokrasi bitmiş, ekonomi çökmüş, sosyal patlamalar an meselesi, ülkedeki kutuplaşma had safhada, yoksulluk yeni normal haline gelmiş bir ülkede, 'hangi UBP delegesinin oyunu nasıl alırım', 'kim benim için telefon edip üyeleri etkileyebilir' ya da 'özel ekipler benim için ne yapabilir'i bir tarafa bırakıp, ‘Ben Başbakan olursam bu ülkeyi bu bataklıktan çıkarabilir miyim’ düşüncesinin hakim olması lazım.

Çünkü bu ülkenin yönetilmeye ihtiyacı var.

Bu ülkeyi yönetecek bir Başbakan lazım.

Şimdi tekrar soruyorum.

Kim Başbakan olmak ister?