Minareler Göründü Mü ?

Yayın Tarihi: 28/05/08 00:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

"Barış meleği" ilân edilmiş olan Rum lider Hristofyas "tanınma istemiyorum, birleşme, bütünleşme istiyorum" diyerek barışseverliğini kanıtlamış olan Cumhurbaşkanımız Sn. Talat ile bir araya geldi. Görüştüler fakat birlikte fotoğraf çektirmekten ve birlikte basın önüne çıkarak müşterek bir açıklama yapmaktan kaçındılar. Diplomaside bunun kendine öz bir anlamı vardır: "yapılan açıklamaya kendileri de pek o kadar inanmıyorlar"! Müşterek açıklamayı BM Genel Sekreterinin Kıbrıs'taki temsilcisi okudu. Haberi İstanbul'da Hürriyet Gazetesinin birinci sayfasında okudum.

Hürriyet'in Lefkoşa temsilcisinin verdiği haber şöyle: KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ile Rum yönetimi lideri Hristofyas'ın dünkü buluşmasında, Rumlar ilk kez "KKTC'nin Rumlara eşit kurucu devlet" olmasını yazılı olarak kabul etti". Bundan daha yanlış bir bilgilendirme olamaz. Açıklama KKTC gibi bir devletin var olmadığını kanıtlayan bir açıklamadır; "kurucu devlet" de Annan Planında öngörülen eyalet veya vilâyettir! Haber devam ediyor: İki liderin "uluslar arası tek kimliğe sahip bir federasyon" konusunda anlaşmaya vardıkları açıklandı!

Yani TEK HALK, TEK KİMLİK, TEK DEVLET! Haberin devamı 41. sayfada. Okuyoruz: Hristofyas, Mehmet Ali Talat'ın baskısı sonucu, muhtemel bir anlaşmada KKTC'nin "kurucu ve Rumlarla eşit bir devlet" olmasını kabul etti. Bugüne kadar "iki devlet" esasına şiddetle karşı çıkan Rum lider, Haziran ayında başlaması planlanan doğrudan görüşmeler konusunda ise zaman istedi…. İki lider, Haziran'ın ikinci haftası yeniden bir araya gelerek durum değerlendirmesi yapacak. BM'nin Rumlara kapsamlı görüşmelere derhal başlanması konusunda baskı yapmaya hazırlandığı belirtiliyor.

Gerçek nedir? Gerçek Hristofyas'ın "iki ayrı devlet kabul etmiyorum" konusunda direndiği ve kazandığıdır.

Televizyonda Hristofyas ile Talat'ın görüntüleri de "bu muhteşem haberi" doğrular vaziyetteydi. Bir ara Talat'ın eli Hristofyas'ın elinde kalacak diye endişelenenler oldu. Bu kadar "samimi" el sıkış hiç görülmemişti. İstanbul'da katıldığım toplantıda BM Temsilcisinin açıklamasını eleştirdim. Şunları söyledim: Milli Güvenlik Kurulunda alınan karar "Kıbrıs Gerçeklerini" İKİ HALK'ın eşitliği ve Garantilerin devamı" olarak belirlemiştir. Sn. Talat o gün Ankara'daydı ve bu karar kendisine duyurulmuştu. Sn. Talat'ın Ankara'da yaptığı açıklama ilginçtir. Türkiye ile ve ÖZELLİKLE Türk Hükümeti ile uyum içinde hareket edilmekte olduğunu duyurmuştu. Ancak Lefkoşa'da Hristofyas ile vardığı anlaşma "iki TOPLUMLU" federasyondur. Bu bizi KKTC'nin henüz var olmadığı 1977'lere götürür. Hristofyas'a göre varılacak iki toplumlu ve iki bölgeli federasyon "AB normlarına tabi olacak" yani serbest dolaşım ve yerleşim iki kesimliliği acı bir şaka haline getirecek. "Kurucu devletlerin" eşitliği (MGK kararında da vardı) ancak biz bu kararı Cumhurbaşkanı Sayın Gül ile diğer sorumluların beyanları ışığında değerlendiriyor ve bu devletlerin, Annan Planındaki gibi (ve Talat-Hristofyas anlaşmasında olduğu gibi) EYALETLER olmadığını, EGEMEN DEVLET'i içerdiğini savunuyorduk. "Eşitliğin" de Talat-Hristofyas açıklamasında, bugüne kadar Türkiye'nin ve bizim savunduğumuz gibi "eşit egemenlik" değil, "BM kararlarında ele alındığı biçimde bir eşitlik" olduğunu görüyoruz. Bu da Hristofyas'ın ısrarla söylediği gibi "yasalar önünde eşitlikten öteye geçmeyen" bir eşitliktir. Hristofyas Türklere YENİDEN 1960'daki kurumsal hakların verilemeyeceğini çoktan açıklamıştı!

İşler bu kanalda kaldığı sürece gideceğimiz köyün minareleri görülmüş oluyor. Bu çerçevede Sn. Talat'ın "özellikle Türk hükümeti ile uyum içinde olduğunu" duyurmuş olması anlamlıdır. Kıbrıs Türk HALKININ "eşit egemenliğini" vurgulamış olan Türk hükümeti Sayın Talat'ın TOPLUM seviyesinde görüşmelere başlamasını destekliyor mu, desteklemiyor mu? Destekliyorsa gideceğimiz köyün minareleri değil, köyün kendisi görülmektedir ve bu köyün adı TESLİMİYET KÖYÜDÜR. Talat-Hristofyas bildirisi hakkında Türk hükümetinin destekleyici açıklaması endişelerimizi artırmıştır.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Rauf R. DENKTAŞ yazıları