İtirazları var!

Yayın Tarihi: 11/11/08 00:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Rum liderliği, Rum basınını kullanarak Cumhurbaşkanı Sayın Talat'ın önerilerinin "Kıbrıs Hükümeti" tarafından kabul edilemez olduğunu; Sayın Talat yaptığı önerilerle BM Güvenlik Konseyi kararlarının dışına çıktığını ve bu yaklaşımın AB üyeliği ve normları ile de bağdaşmadığını yaymağa başlamıştır. Biz Sayın Talat'ın TEK HALK, TEK EGEMENLİK, TEK DEVLET formülünü kabul ettiği için eleştirirken Rum liderliği Sayın Talat'ı "federasyon konuşmamak, konfederasyon üzerinde durmakla" suçlamaktadır.

"İnşallah öyledir" deyip geçemeyiz. Rum tarafının 1977'den bu yana oynadığı bu taktik oyunu teşhir etmek zamanıdır. Rum'un hedefi Kıbrıs'a sahip çıkmaktır. Bu nedenle 1960 Cumhuriyetinin üniter bir devlet olduğunu savunmaktadır. Gasp ettikleri "Kıbrıs Hükümeti unvanını" devam ettirebilmek için 1960 Devletinin iki eşit egemen, kendi kaderini tayin etme hakları olan, din-dil-kültür-milli kök ve bağlılık açısından ayrı taraf arasında ortaklık olduğunu unutturmaya çalışmaktadırlar.

Bu yalanlarını devamlı surette teşhir etmemiz gerekmektedir. 1963'den başlayarak, Akritas Planını hiç unutmayarak, 1974'e kadar Enosis adına bize yaptıklarını devamlı surette gündemde tutarak bu eli kanlı, geçmişi bozuk, sicili kirli gaspçıların, kim ne derse desin, "meşru hükümet" olmadıklarını kanıtlamak için elden gelen her şey yapılmalıdır. Başta yapılması gereken şey hak ve hukuka, insan haklarına ve demokrasiye, uluslararası antlaşmalara rağmen eli kanlı, geçmişi bozuk Rum idaresini "meşru hükümet" olarak ve "Kıbrıs" adı altında AB üyesi yapanlara kapımızı açmamak, bunların bu vahim yanlışları değişinceye kadar bunlarla diyaloga girmemek ve devletimize sahip çıkarak, BM ile yapılan görüşmelerde bağımsızlığımızla egemenliğimizi masaya yatırmamağa devam etmek olmalıydı. Ancak yapılabilecek çok şey vardır:

Rum idaresinin "meşru Kıbrıs hükümeti" olarak yaptığı her itirazın geçersizliği üzerinde durmak hakkımız vardır. Biz yeni bir ortaklık üzerinde dururken, onlar yıktıkları ortaklığın her şeyine, tek başlarına ve "meşru hükümet" görünümü altında sahip çıkmaya çalışıyorlar. Bu çirkin oyunu her gün ve her fırsatta dünyaya duyurmamız gerekir. Bu konuda Basına çok görev düşmektedir.

Rum tarafının diğer itirazı Sayın Talat'ın önerilerinin AB üyeliğinde tek temsiliyet gereksinimine ters düşmekte olmasıdır. Bu konuda çok sağlam durmamız gerekmektedir. Rum tarafının "Kıbrıs" adı altında üyeliği fiilen ve hukuken geçersizdir. AB'nin Uluslararası Antlaşmalarla Türkiye'ye ve Kıbrıs Türklerine güvenlikleri için, anlaşmanın kalıcılığı ve tarafların statülerinin gasp edilmemesi için verdiği hakları yok farz ederek suçlu Rum ortağı Kıbrıs'ın tümünün meşru hükümeti yapma hak ve yetkisi yoktur. İki ayrı halkın ve iki ayrı demokrasinin var olduğu bir ortaklık devletinde sadece Rumların seçtiği insanları "meşru hükümet" addetmek AB'nin de şampiyonluğunu yaptığı tüm ilkelere ters düşmektedir. BM Güvenlik Konseyinin 1964'den itibaren Kıbrıs Rum idaresini meşru hükümet addederek almış olduğu kararların hiç biri Türk tarafını bağlayıcı değildir.

Rum liderler geçmişte de - Lord Haney'nin bile "çoğu ölmüştür" - bizim ise "geçersizdir" dediğimiz BM kararlarının arkasına sığınarak her öneriyi ret etmişlerdir. Şimdi de, taktik gereği oturdukları görüşme masasında, kırk yıllık köhnemiş oyunu yeniden oynamaya başlamışlardır. Kırk yıldır Rum'a cesaret verenler de, çok iyi bildikleri bu oyuna rağmen, Türk tarafını teslim olmaya davet edercesine "görüşmelerin iyi gitmekte olduğunu" beyan etmekte, görüşme masasını bırakıp ülkelerine gelerek üst makamlara martaval okuyan Hristofyas'a "yerinde ve masada kal; Türklerin hükümeti olmadığını bil; BM kararlarının arkasına sığınarak oyun oynama" diyememektedirler. Çare? Dünyaya doğruları söylemektedir. Biz görüşmeden, uzlaşmadan yanayız edebiyatı ile bir yere varılamaz. Devlete ve egemenliğe sahip çıkarak derdimizi anlatabiliriz. Çek-Slovak örnektir. Her şeyi konuşurum fakat bağımsızlığımı masaya yatırmam demiş olan Kosova da başka bir örnektir. Anlayana sivrisinek saz!

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Rauf R. DENKTAŞ yazıları