İÇ HABERLER
okuma süresi: 10 dak.

Eroğlu: "Rumlar tutumlarını sürdürürse başka alternatifler de var"

Eroğlu: "Rumlar tutumlarını sürdürürse başka alternatifler de var"

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Kıbrıs Türk tarafının, Kıbrıs sorununu çözmek için hazır olduğunu, Rum tarafının da aynı niyeti taşıması halinde sorunun en geç 1 yıl içinde çözülebileceğini söyledi.

Yayın Tarihi: 27/06/13 18:38
okuma süresi: 10 dak.
Eroğlu: "Rumlar tutumlarını sürdürürse başka alternatifler de var"
A- A A+

Merkezi Birleşik Arap Emirliklerinde olan Al Jazeera'ye özel demeç veren Cumhurbaşkanı Dr. Derviş Eroğlu, Kıbrıs Rum Kesiminde Kıbrıs sorununa çözüm bulma niyeti olmadığını söyledi.

"BİZ NİYETLİYİZ. RUMLAR DA NİYETLİYSE SORUN KISA SÜREDE ÇÖZÜLÜR"

Kıbrıs Türk tarafının sorunun kısa bir süre içerisinde halledilmesi için çalıştığını, ortaya çıkan BM anlaşma metinlerine Kıbrıs Türk tarafının evet dediğini ancak Rumların ret ettiğini anlatan Eroğlu, bugün ise Kıbrıs Rum Kesimi lideri Nikos Anastasiadis'in ekonomik krizi gerekçe göstererek görüşmelere henüz hazır olmadığını söylediğine işaret etti.

Ekim ayında başlaması muhtemel görüşmelerde kısa sürede bir sonuç alınması beklentisi içinde olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Eroğlu, "Çünkü Kıbrıs sorununun tartışılmayan tarafı kalmadı. Eğer bu niyet varsa; bizde o niyet vardır, Rum tarafında da varsa 6 ay- 1 yıl içerisinde bu sorun tamamen halledilmiş olur diye düşünüyorum" dedi.

"PARAMETRELER KURAN-KI KERİM KELAMI DEĞİL"

Birleşmiş Milletler'in Kıbrıs ile ilgili çözüm önerileri bulunduğunu ancak BM parametrelerinin "Kuran-ı Kerim kelamı olmadığını" ifade eden Derviş Eroğlu, bu parametrelerin günün koşullarına göre değişebileceğini söyledi.

RUMLARDA O NİYETİ GÖREMİYORUM MAALESEF

Kıbrıs Türk tarafının "iki bölgeli, iki halklı, siyasal eşitliğe dayalı, federal devlet" istediğini vurgulayan Eroğlu, "Bu mümkün mü değil mi, yıllardan beridir tartışılan bu. 1977 yılında Denktaş-Makarios görüşmesiyle ortaya çıkmıştır. Ondan önce 1968'de başlayan Denktaş- Kleridis anlaşmalarıyla bir federal cumhuriyet konusunu bir çözüm formülü olarak kabul etmiş durumdayız. Rum tarafı da bunu kabul etmiştir. Ama maalesef BM Güvenlik Konseyi, mevcut Kıbrıs Cumhuriyeti'ni ki Türk ve Rum ortaklığına dayalı bir Cumhuriyetti, Rumlara vermiştir. Rumlar mevcut Kıbrıs Cumhuriyeti'nden vazgeçmek istemedikleri için bugüne kadar bir anlaşmaya varılamamıştır. Annan Planı'na, Kıbrıs Cumhuriyeti'nden vazgeçmedikleri için hayır demişlerdir. Yeni bir ortaklık devleti kurulacaktır. Yani iki kurucu devletin oluşturacağı, kendi yetkilerinin bir kısmını da merkezi devlete vereceği federal bir devletten bahsediyoruz. Bunun üzerinde çalıştığımıza göre, bunu mümkün hale getirecek olan bizleriz. Ancak Rumlarda o niyeti göremiyorum maalesef. Onun için, kısa bir zamanda çözülmelidir diyorum, ama çözülecektir demiyorum" dedi.

"GEÇMİŞTE EVET DEMESİ…EVET DİYECEĞİ ANLAMINA GELMEZ"

Annan Planı'na 2004 referandumunda destek veren Nikos Anastasiadis'in, Kıbrıs Rum Yönetimi başkanı seçilmesi sonrası uluslararası camianın çözüme katkı koyacağı inancını yaymaya çalıştığını belirten Cumhurbaşkanı Eroğlu "Yalnız bir şeyi unutuyorlar, Sayın Anastasiadis seçim kampanyası içerisinde, Annan Planı'nın ortadan kalktlığını, böyle bir planın masada olmadığını ve olmayacağını söyleyerek kazanmıştır. Ortaklık yaptığı DİKO gibi siyasi partilere de bunun garantisini vermiştir. O bakımdan Anastasiadis'in geçmişte Annan Planı'na evet demesi, bugün ortaya koymuş olduğumuz parametreler ışığında bir anlaşmaya evet diyeceği anlamına gelmez" dedi.

Anastasiadis'in seçim dönemi çözümle ilgili savunduğu şeylerin, seçime yönelik mi yoksa esas düşüncesi mi olduğunun bilinmediğini kaydeden Eroğlu, "Müzakerelerde bunu anlamaya çalışacağız" dedi.

"YEMEKTE SAMİMİ ORTAMI YAKALADIK"

Anastasiades ile Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Alexander Downer tarafından düzenlenen yemekte gerçekleşen son buluşmasına da değinen Eroğlu, "Sayın Anastasiadis bu yemeğe gelirken bayağı çekingen davranmıştır. İki defa yemek tarihi değişmiştir" dedi.

Ancak yemekte samimi bir ortam yakalandığına da dikkat çeken Derviş Eroğlu, özellikle kendisinin devreye girmesiyle soğukluğun ortadan kalktığını belirtti.

Söz konusu yemekte, müzakerelerin ekim ayı başlarında başlayabileceği görüşünün karşılıklı olarak ortaya konduğunu vurgulayan Eroğlu, "Bir de BM'nin Kıbrıs ile ilgili almış olduğu kararları, bazı parametrelere de bağlı olduğu hissini bize vermeye çalışmıştır. Bunu tabi müzakere masasında göreceğiz" dedi.

ULAŞIM VE SEYAHAT ÖZGÜRLÜĞÜ AMBARGOSUNU KALDIRMASI GEREKİR

Al Jazeera muhabirinin ambargolarla ilgili sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Dr. Derviş Eroğlu, "Maalesef Annan Planı'na 'evet' diyen KKTC, başta AB olmak üzere daha birçok ülkenin ambargoları altında. Sadece Ercan Havaalanı var ve oraya direkt uçuşlar olmamaktadır. Bu bize layık görülmemesi gereken bir durum. Çünkü Kıbrıs Türk Halkı BM Genel Sekreterlerinin ortaya çıkardığı birçok çözüm metnine olumlu bakan taraf. Kıbrıs sorununu başlatan Rum tarafı; çözüm planlarına hayır diyen Rum tarafı, ama biz ambargolar altındayız. Dolayısıyla bu ambargodan bizim kurtulmamız gerekir. Bunu AB yetkilileriyle görüştüğümüz gibi İslam İşbirliği Teşkilatı'nın düzenlediği toplantılarda da sık sık dile getiriyoruz. Ama bugüne kadar bir hareket görmüş değiliz" dedi.

İlk kez Başbakan seçildiğinde ekonominin itici gücünün hizmet sektörleri olduğu görüşüyle önce Turizm Teşvik Yasası'nı 0ardından da Doğu Akdeniz Vakıf Üniversitesi'nin yasasının hayata geçmesini sağladığını belirten Eroğlu, "Ama dediğim gibi başta İslam alemi olmak üzere KKTC'ye uygulanan ulaşım ve seyahat özgürlüğü ambargosunu kaldırması gerekir. Beklentimiz de bu yöndedir" dedi.

"RUMLAR TUTUMLARINI SÜRDÜRÜRSE BAŞKA ALTERNATİFLER VAR"

Müzakerelerin yıllardan beri devam ettiği için KKTC'nin tanınması için bir faaliyet içerisine girmediklerine dikkat çeken Eroğlu "Görüşme masasından kalkan, tanınma arayışı içerisinde olan taraf olarak suçlanmamak için biz hep müzakere masasına sadık kaldık" dedi.

KKTC'yi tanımadıkları için kimseyi suçlama hakkı olmadığını anlatan Eroğlu, fakat ulaşım ve seyahat ambargosu noktasında birçok tarafın suçlanabileceğini vurguladı.

"İSLAM ÜLKELERİ İİT'NİN SONUÇ BİLDİRGESİNİ YERİNE GETİRMELİ"

İslam ülkeleri ile KKTC'nin ilişkilerinin ne durumda olduğunu ve beklentilerinin sorulması üzerine Eroğlu, "İslam ülkeleriyle diplomatik temaslarımız var. Birçok İslam ülkesinde temsilciliklerimiz bulunuyor. Ticari, turizm temsilcilikleri gibi isimlerle KKTC temsilcilerimiz görev yapmaktadır ve o ülkelerde anlayış görmektedirler. Ekonomi konusunda verdiğim beyanatlarda ve İslam İşbirliği Teşkilatı toplantılarına katıldığım zaman söylediğim bir tek şey vardır. İslam İşbirliği Teşkilatı'nın toplantılarının sonunda bir sonuç bildirisi ortaya çıkar. Orada, gözlemci üye olan KKTC için bazı dilek, temenni ve İslam ülkelerine önerilerde bulunuyor. Biz İslam ülkelerinden işte bunları yapmasını bekliyoruz. Yani ekonomik ilişkilerin daha da geliştirilmesi, KKTC'de yatırımların yapılması ve dostluk ilişkilerinin çok daha sıcak noktaya taşınmasını bekliyoruz." Dedi.

"TÜRKİYE İLE İLİŞKİLERİ EN SICAK NOKTAYA TAŞIMA GAYRETİNDE OLDUM"

Türkiye ile ilişkiler hakkında bir soru üzerine Cumhurbaşkanı Eroğlu, siyasi hayatı boyunca Türkiye ile ilişkileri en sıcak noktaya taşıma gayreti içerisinde olduğunu, bugün Türkiye ile ilişkilerin çok samimi ve seviyeli bir şekilde götürüldüğünü söyledi.

Derviş Eroğlu. "Türkiye'nin KKTC bütçesine oldukça hatırı sayılır katkı sağladığını memnuniyetle ifade etmek istiyorum. Dolayısıyla bu ilişkiler ne kadar iyi olursa elbette Kıbrıs Türk halkının beklentileri Türkiye tarafından daha da değişik şekillerde gerçekleştirilebilir diye düşünüyorum" dedi.

"RUMLAR DA BU SUYA İHTİYAÇ DUYACAK"

Türkiye'den su getirilmesi için başlatılan projenin tüm hızıyla devam ettiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Eroğlu, maddi kaynağı ayrılan projenin Mart 2014 tamamlanmasının öngörüldüğünü hatırlattı.

Eroğlu "Su sadece bizim için değil Güney Kıbrıs için de hayat demektir. Ve her iki taraf ta da turizme ağırlık verdiğine göre ve turizmi destekleyen üretim de olacağına göre su bir avantaj olacaktır. Güney şu an bu sudan faydalanmak istemiyor. Türkiye'ye bağlanırız gibi bir düşünce içerisindeler. Burada siyasete değil, ihtiyacın giderilmesine önem vermeleri gerekir diye düşünüyorum. Onlar da bu suya ihtiyaç duyacaklardır" dedi.

"TÜRKİYE'NİN AB SÜRECİNE KIBRIS SORUNUNU KATMALARI FEVKALADE YANLIŞTIR"

Cumhurbaşkanı Eroğlu, Kıbrıs'ta sorunu yaratan Yunanistan ve Kıbrıs Rum tarafı olduğunu ancak her iki ülkenin de AB'ye alındığına işaret ederek "Şimdi Türkiye AB'ye girme gayreti içerisindeyken, Kıbrıs sorunun çözün ve sizi AB'ye öyle alalım deniyor. Bu bana göre fevkalade yanlıştır" diye konuştu.

TAK

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.