YKP: "AKP ve Erdoğan Kıbrıs'tan ne istiyor?"

Türkiye halklarına şeriatı zorla dikte ettirmeye çalışan AK Parti Diktatörlüğüne karşı Gezi Parkı ile birlikte milyonlarca kişi demokrasi ve özgürlük için direnişe geçti…

Son durum; 5 kişi hayatını kaybetti, onlarca kayıp, binlerce yaralı, yüzlerce tutuklu ve binlerce gözaltı...

Şeriatçılar ve yandaş medya tarafından Allah'ın bir lütfu, Türkiye'nin İslam Aleminin yeni Padişahı gibi sunulan Recep Tayyip Erdoğan ekranlarda hiç ayrılmayan bu muhterem zat direnişlerin başladığı günden itibaren direnişlerle ilgili konuşuyor;

"Bizi birkaç ÇAPULCUMU idare edecek"

"Ne zamandan beri ayaklar baş oldu"

"2 Ayyaşın çıkardığı yasalar mı bizi yönetecek"

"Bize bu görevi SANDIK verdi, bileğine güvenen SANDIĞA gelsin. Gelenide evvel Allah SANDIĞA gömeriz." Ve daha birçok tehdit meydan okuma…

Ayni Erdoğan Mısır'da halk Mübarek rejimine karşı meydanlara dökülünce "Eyyyyy Hüsnü Mübarek halkın sesine kulak ver" dedi. Ayni Mısırda yandaşları olan Müslüman kardeşlerin Şeriat diktatörlüğüne karşı halk meydanlara dolduğunda ise hiç ses çıkarmadı. Hemen ki yandaşları iktidardan devrildi. Erdoğan ve AK Parti yine demokrasiye sarıldı, ayaklandı.

Suriye'de Beşer Esed'e karşı özgür Suriye ordusuna askeri, ideolojik ve lojistik destek sağlayan AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan'ın siyasi amacı açıktır; ABD Emperyalizminin jandarmalığını yaparak ORTA DOĞUYU Tahakkümü altına almaktır.

Mısır ve Suriye'ye ve Ortadoğu ya bile egemen olmak isteyen bu İslami Şeriat Diktatörlüğü acaba bizim için KIBRIS için ne düşünüyor?

Ne düşündüğünü görmek istemeyen yani koltuklardan rant sağlayan siyaseti sadece geçim kaynağı olarak görenler hariç sokaktaki herkes biliyor.

Canlı yayın sırasında 'Başbakan' koltuğunda oturan İrsen Küçük'ün maaşını sorgulayan, Kıbrıs Türkünü tembel Kıbrıs Türkünü Türkiye'nin BESLEMELERİ olarak gören bu diktatörya her halde bize "buyurun SANDIK orada seçin –seçilin ve kendi kendinizi yönetin" mi diyecek? Hayır, hayır… Söyledikleri ve davranışları ile Erdoğan'a göre artık bu iş bitmiştir "Kıbrıs'ı işgal ettim bu topraklar artık benimdir. Ben idare edeceğim kimin ne düşündüğü umurumda değil." Düşündüğü bu kadar basit ve nettir.

Önemli olan bizim için ne yapıyorlar ve ne yapacaklar?

Sandığa gidecek olanları da, sandıktan çıkacak olanları da, koltuğa oturacak olanları da ve nasıl hükümetçilik yapacaklarını da TC'nin İslami Şeriat Diktatöryası belirleyecek.

O zaman Ne Yapmalı?

- Önümüze koydukları bu SANDIĞI ve bize biçtikleri bu oyunu ters yüz etmeli,

- Sesini Tüm dünya ya duyurma şansın doğdu bunu gerçekleştirmeli,

- Sana biçtikleri Demokrasi Vitrinini süslemeyi reddetmeli,

- İşgale karşı dimdik ayak da durmalı, yıkılmamalı,

-Unutma bir "BESLEME" olarak, ÇAPULCULARI ezmeye çalışan faşizme ve şeriat rejimine karşı dikilmeli , gücünü göstermeli , ACENTALIĞI red etmelisin,

-Tüm bunları deşifre etmek, halkın tepkisini göstermek istiyorsan SANDIĞI BOYKOT ederek, katılım oranını %50 lerin altına düşürerek hep beraber gerçekleştirebiliriz…

Böylece en büyük kitlesel GÜÇ olarak ortaya çıkarak ESAS SEÇİMİN BOYKOT olduğunu tüm dünyaya göster.