Erk: "Olayın Rum Yönetimi ve basını tarafindan ele alınma şekli üzücü"

Rum Yönetimi'nin bu konu ile ilgili izlemiş olduğu tutumun, ilerde iki taraf arasında işbirliği yapılmasına yardımcı olacak ve buna zemin hazırlayacak bir tutum olmadığını vurgulayan Dışişleri Bakanı Erk, "Beklentimiz, Kıbrıs konusuyla ilgili tüm tarafların bu gibi hassas konular karşısında duyarlı ve yapıcı bir yaklaşım sergilemeleridir" dedi.

HABERLERİN SAPTIRILMASI...

Kutlay Erk yaptığı yazılı açıklamada, Erk, "Rum basınında petrol sızıntısının başlamasını müteakip Birleşmiş Milletler aracılığıyla Güney Kıbrıs'tan malzeme satın alınması ile ilgili çıkan haberler saptırılmakla birlikte, böylesi üzücü bir çevre felaketine karşı gösterilmesi gereken duyarlılıktan uzak niteliktedir" dedi.

HÜKÜMETİN TUTUMU

Bu haberler karşısında, hükümetin olay ile ilgili izlediği tutumunun ilgili tüm taraflarca bilinmesi gerektiğini ifade eden Erk şöyle devam etti:

"Hükümetimiz tarafından, bölgedeki petrol sızıntısı ortaya çıktığı andan itibaren öncelikle bir çevre felaketinin yaşanmasının önlenmesi için gerekli tüm çalışmalar başlatılmış ve bu çerçevede ihtiyaç duyulan malzemelerin Rum tarafında mevcudiyetine ilişkin bir ön araştırma yapılması amacıyla Birleşmiş Milletler aracılığıyla bir girişimde bulunulmuştur. Ardından, bu malzemenin tarafımıza satışı yönünde Rum kesimi tarafından bir eğilim olup olmadığının araştırılmasını istenmiştir. 2011 yılının Temmuz ayında Rum kesimindeki deniz üssünde meydana gelen patlamanın ardından elektriksiz kalan Güney'e Kıbrıs Türk Ticaret Odası aracılığı ile Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu tarafından elektrik verilmesi konusunda olduğu gibi yine aynı şekilde Kuzey ve Güney arasında bir yardımlaşma olabileceği düşüncesiyle Kıbrıs Türk Ticaret Odası aracılığıyla gerekli malzemeyi Güney'den satın almak istediğimizi ifade ettik. Hükümetimizin öncelikli hedefi hem Türkiye'den gelecek olan malzeme ve destek hem de Güney'den satın alınacak olan petrol emici teçhizat ve gereç sayesinde petrol sızıntısının çevreye yayılmasını engellemek olmuştur.

Güney'den temin edilmesi talep edilen malzeme ile ilgili satış işlemlerinin detaylarının netlik kazanması için bir süre beklenmiş ve daha sonra önerimiz doğrultusunda Kıbrıs Türk Ticaret Odası, Kıbrıs Rum Ticaret Odası'ndan ilk olarak 18 Temmuz, daha sonra da 20 Temmuz tarihlerinde petrol emici teçhizat satın alınmıştır. Bu işlem Kıbrıs Türk Ticaret Odası ve Kıbrıs Rum Ticaret Odası arasında gerçekleşen bir satın alma işlemi şeklinde olmuştur. 18 Temmuz tarihinde 400 metre uzunluğunda petrol emici teçhizat için KDV'si de dahil olmak üzere toplam 9440 Avro tutarında bir miktar ödenmiş, 20 Temmuz günü ise 200 metrelik ilave bir alım yapılarak KDV dahil 4720 Avro daha ödenmiştir. Böylelikle, Rum kesiminde bulunan toplam 800 metrelik stok teçhizatın 600 metresi tarafımızca satın alınmış, geriye kalan 200 metresini ise acil durumlar için kendilerine ayırmışlardır.

Yaşanan süreçte Güney Kıbrıs'ta ve diğer çevrelerde yer alan spekülatif haberler tarafımızdan üzüntüyle karşılanmıştır. Ancak Kıbrıs Türk tarafı konuyu geçmişte elektrik olayında olduğu gibi başından itibaren çevreye olan duyarlılık çerçevesinde, gerekli hassasiyeti göstermek suretiyle ele almış, hiçbir şekilde konuyu siyasi açıdan değerlendirmemiştir. Bu gibi hassas konuların bazı kesimler tarafından politize edilmesi yaşanan çevre sorunlarını çözmeye hiçbir şekilde katkı sağlamayacaktır."

"BEKLENTİMİZ..."

Rum Yönetimi'nin bu konu ile ilgili izlemiş olduğu tutumun, ilerde iki taraf arasında işbirliği yapılmasına yardımcı olacak ve buna zemin hazırlayacak bir tutum olmadığını da vurgulayan Dışişleri Bakanı Kutlay Erk, "Beklentimiz, Kıbrıs konusuyla ilgili tüm tarafların bu gibi hassas konular karşısında duyarlı ve yapıcı bir yaklaşım sergilemeleridir. Hükümetimiz, bu çevre felaketinin daha fazla yayılmadan önlenebilmesi için Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum Ticaret Odaları arasında yapılan bu işbirliğini de takdir etmektedir" ifadelerini kullandı.

TAK