BKP- TVG, koalisyon hükümetlerinde yer almayacağını açıkladı
Birleşik Kıbrıs Partisi-Toplumsal Varoluş Güçleri (BKP-TVG), Cumhuriyet Meclisi'nde temsiliyet kazanması durumunda herhangi bir koalisyon hükümetinde yer almayacağını, ancak BKP-TVG'yi oluşturan kesimlerinin ortak duruşunu Meclis'te savunacağını açıkladı.
BKP- TVG'yi oluşturan BKP, Baraka Kültür Merkezi ile Devrimci Komünist Birliği (DKB) temsilcilerinin düzenlediği basın toplantısında, Baraka Kültür Merkezi Aktivisti Besim Baysal tarafından okunan ortak basın bildirisinde, BKP Toplumsal Varoluş Güçleri'ne seçimlerde barajı aşacak desteğin bulunduğu savunuldu.
Açıklamada, BKP- TVG'nin barajı geçerek milletvekili çıkarması durumunda Türkiye'deki Adalet ve Kalkınma Partisi hükümetinin işbirlikçisi olarak nitelendirdiği UBP, CTP-BG, DP-Ulusal Güçler ve TDP ile herhangi bir oluşumda (hükümette) yer almayacağını belirtildi.
"Seçilecek milletvekillerimiz BKP-Toplumsal Varoluş Güçleri'ni oluşturan tüm kesimlerin ortak duruşunu Meclis'e yansıtacaktır" denilen açıklamada, partinin Meclis'e girmesi durumunda, siyasi örgütlere sağlanan parti katkısı ile milletvekilleri maaşları hakkında düzenleme yapılması için çalışacakları da kaydedildi.
KORKMAZHAN
BKP Genel Sekreteri Abdullah Korkmazhan, seçim çalışmaları çerçevesinde ülkenin her yanına ulaşarak halkın sorunlarını dinlediklerini, Meclis'te temsiliyet kazanmaları durumunda tüm dinledikleri sorunlara çözüm bulunması için mücadele etme sözü verdi.
Kormazhan seçimlerde 5 partinin yarışacağını ancak iki taraf bulunduğunu, bunların "AK Parti ile işbirliği yapan 4 parti ve BKP-Toplumsal Varoluş Güçleri" olduğunu iddia etti.
ALKIM
DKB Sözcüsü Yusuf Alkım da, seçim çalışmaları çerçevesinde gerçekleştirdikleri ziyaretlerde çok ciddi destek gördüklerini savundu.
Alkım, "BKP- Toplumsal Varoluş Güçleri'nin mecliste temsiliyet hakkı kazanması durumunda, yok eden politikalara karşı muhalefet gösteren kesimleri kapsayacak şekilde güçlü bir mücadele başlatılacaktır" dedi.
RAHVANCIOĞLU
Baraka Kültür Merkezi Aktivisti Münür Rahvancıoğlu ise, BKP- Toplumsal Varoluş Güçleri'nin halkın gerçek duygularını yansıtabilmek amacıyla çok hassas hareket ettiğini belirtti.
Rahvancıoğlu, halkın çok ciddi sendikal mücadeleler verdiğini, ancak parlamentodaki hiçbir gücün halkın gerçek mücadelesi doğrultusunda hareket ermediğini savundu.
Basın toplantısında okunan tam metin şöyle:
"BKP Toplumsal Varoluş
Güçleri'nin baraj sorunu kalmamıştır. Güçlü bir şekilde
parlamento çatısı altında mücadelesini sürdüreceği belli
olmuştur. Biz 28 Temmuz sonrasında yapacaklarımıza odaklanmış
durumdayız. Bu çerçevede halkımıza söz veriyoruz;
1- BKP Toplumsal Varoluş
Güçleri 28 Temmuz sonrası ortak mücadeleye devam edecek ve
manifestosu tüm emek, demokrasi ve barış güçlerinin imzasına
açık kalacaktır. 2- BKP Toplumsal Varoluş
Güçleri diğer demokratik kitle örgütlerinin katılımı
sağlanarak daha da genişleyip güçlenecektir. 3- Seçilecek olan
Milletvekillerimiz BKP Toplumsal Varoluş Güçleri'ni oluşturan
tüm kesimlerin ortak duruşunu meclise taşıyacaktır. 4- Mücadeleyi meclise
hapsetmeyecek, bugüne kadar olduğu gibi halkın doğrudan katılımı
ile birlikte meydanlarda, sokaklarda mücadele sürdürülecektir. 5- AK Parti ve Asker-Sivil
Bürokrasinin çizdiği sınırlar içerisinde parlamentoculuk ve
hükümetçilik oynanmayacak, hiçbir işbirlikçi hükümette yer
alınmayacak, Kıbrıslı Türklerin iktidarının kurulması ve
barış mücadelesi ileriye taşınacak. 6- Parti katkısı ve
Milletvekili maaşları ile ilgili ortak hareket edilmek üzere
düzenleme yapılacak ve ayrıntıları halkımızla paylaşılacaktır. Tüm halkımızı 24
Temmuz Çarşamba saat 20:00'da Lefkoşa Sarayönü Meydanı'nda
düzenlenecek Toplumsal Varoluş Şöleni'ne katılmaya ve 28
Temmuz Pazar günü sandığa giderek BKP'ye mühür vurmaya
çağırıyoruz. Birleşik Kıbrıs Partisi
Genel sekreteri Abdullah Korkmazhan'ın kouşması: "Değerli basın
emekçileri, değerli arkadaşlar; Zorlu bir süreç
geçirdik. Halkımızla iç içe, halkımızdan aldığımız destek
ve katkıyla bu süreci geçirdik. İyi bir seçim çalışması
yürüttük. Ülkemizin her yanına ulaştık. Ülkemizin her
yanındaki sorunlara ortak olduk. Halkımızın sorunlarını
dinledik. 28 Temmuz'un ardından da tüm bunları parlamento çatısı
altında dile getireceğiz. Tüm bu sorunlara çözüm bulunması
noktasında birlikte hareket etmeye devam edeceğiz. Ortak
mücadelemize bugün olduğu gibi, dün olduğu gibi, meydanlarda ve
sokaklarda olduğu gibi, parlamento çatısı altında da devam
edeceğiz. Bu seçimlerde 5 parti
bulunmaktadır. Ancak iki taraf vardır. Bir tarafta AK Parti ve 4 tane
işbirlikçisi, diğer tarfta BKP Toplumsal Varoluş Güçleri.
Halkımız 28 Temmuz günü bu iki taraf arasında tercih yapacaktır.
Geleceği için bu memlekette çocuklarının, işçilerin,
emekçilerin kısacası toplumunun her kesiminin daha iyi şartlarda
insanca yaşam koşullarında yaşayabilmesi için BKP'ye mühür
vurarak onay verecektir. Ya bugüne kadar yaşanan bu rezilliklere,
bu 4 düzen partisinin yaptıklarına onay verecektir. Ya da onları
cezalandıracak ve BKP Toplumsal Varoluş Güçlerine mühür vurarak
daha aydınlık, daha güzel günler için yeni bir umut
yaratacaktır. Son olarak tüm topluma çağrımız 28 Temmuz günü
sandığa giderek Birleşik Kıbrıs Partisi'ne mühürlerini
vurmalarıdır. Teşekkür ederim."
"Değerli Basın mensupları, değerli halkımız;
Biz bu sürece girerken,
halkımızın vereceği destek konusundaki beklentilerimizi aştık.
Halkımız gerçekten kirlenmiş olan, kirlenmişlikleri aşikar olan
düzen partilerinin kirlenmişlikleri karşısında BKP Toplumsal
Varoluş Güçleri'ne çok büyük bir destek belirtiyor. BKP
Toplumsal Varoluş Güçleri iradesi olmasa da bu meclis çatısı
altında güçlü bir şekilde temsil edilecektir. 29 Temmuz'dan
sonra bu yok oluş sürecine karşı duran tüm muhalif kesimleri
kapsayan güçlü bir mücadele başlatacaktır. Toplumsal varoluş
mücadelesini daha da yüksek bir kaleye taşıyacaktır. 28
Temmuz'da sandığa gidecek olan yurttaşların BKP Toplumsal
Varoluş Güçlerine destek vermesini, oylarına sahip çıkmaları
çok önemlidir. Verilecek her oy bizim temsiliyetimizin daha da
güçlenmesine ve toplumu yok eden politikalara karşısında güçlü
bir seddin, güçlü bir muhalefetin örülmesine bir tuğla daha
koyacaktır. Biz kendimize ve halkımıza güveniyoruz. 29'undan
sonra çok daha güçlü bir şekilde hayatın her alanını mücadele
alanına dönüştürerek, bu mücadeleyi yükselteceğiz. Bizi yok
edemeyecekler, toplumsal varoluş güçleri toplumsal varoluş
mücadelesini daha da yukarıya taşıyacaktır. Halkımıza
verdikleri destek için çok teşekkür ediyoruz". Baraka Kültür Merkezi
aktivisti Münür Rahvancıoğlunu'nun konuşması: "Değerli basın
emekçileri, Çok zorlu bir süreç
yaşadık. Ve bundan sonra da daha zorlu bir sürece giriyoruz.
Farkındayız ki halkımız bize en değerli şeyini, umudunu emanet
etti. Uzun yıllardan beridir kırılmış olan, örselenmiş olan
umudunu halkımız Birleşik Kıbrıs Partisi Toplumsal Varoluş
Güçleri'ne emanet etmiş durumdadır. Bu da bizim sorumluluğumuzu
kat kat artırıyor. Yapacağımız, yapmayacağımız,
söyleyeceğimiz, söylemeyeceğimiz her şey halkımızın gözünde
mücadelenin anlam kazanmasına veya bir yeni hayal kırıklığına
vesile olabilir. O yüzden yapacağımız ve yapmayacağımız her
şeye büyük bir hassasiyetle yaklaşmaya çalışıyoruz. Ve
halkımızın gerçek duygularını ve gerçek arzularını ifade
etmek için kendi aramızda konuşuyor, anlaşıyor ve ona göre
hareket ediyoruz. Toplumsal varoluş mücadelemizde çok büyük bir
eksiklik vardı bugüne kadar ve 28 Temmuz'a kadar da olmaya devam
edecek. Bu halk çok ciddi sendikal mücadeleler verdi. Saymaya gerek
yok herkes bir mücadelenin içinde bir şekilde bulundu. Bu halk çok
ciddi meydan ve sokak mücadeleleri verdi. Ama neyazık ki bu
zincirin bir halkası eksikti. O da siyasal halkaydı. Parlamentodaki
hiç bir güç halkın gerçek iradesini temsil etmekle ilgili
hareket etmedi. Birleşik Kıbrıs Partisi Toplumsal Varoluş Güçleri
29 Temmuz'dan itibaren bu zincirin eksik halkasını tamamlayacak,
sendikal, sokak mücadelelerinin parlamenter alana, siyasi alana da
taşıma mücadelesini güçlendirerek sürdürecektir. Başka
örgütlere de açık olarak büyütecektir. Umarız ki bu zorlu
süreçte halkımız yanımızda olur. Ve mücadelemiz daha da fazla
büyüyerek devam eder. Teşekkür ederiz".
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.