İÇ HABERLER
okuma süresi: 6 dak.

KSP: "Yaşasın bağımsız, birleşik ve halk demokrasisi ile yönetilen Kıbrıs"

KSP: "Yaşasın bağımsız, birleşik ve halk demokrasisi ile yönetilen Kıbrıs"

Kıbrıs Sosyalist Partisi 14 Ağustos Harekatı ile ilgili bir basın açıklaması yayımladı.

Yayın Tarihi: 13/08/13 14:26
okuma süresi: 6 dak.
KSP: "Yaşasın bağımsız, birleşik ve halk demokrasisi ile yönetilen Kıbrıs"
A- A A+

Emperyalist Türk sermayesinin ülkemizi işgal edişinin üzerinden tam 39 yıl geçti.

15 Temmuz fasist Yunan ve EOKA B darbesiyle uygulamaya konan NATO planı, 20 Temmuz ve 14 Ağustos, 1974 tarihlerinde tamamlanarak adamız ikiye bölündü. Sözde ülkede var olan siyasi sorunları çözmek bahanesiyle 1974 yılında Türkiye Cumhuriyeti tarafından adamıza yapılan askeri müdahale ile, adanın güneyinde ve kuzeyinde ırkçı bir yaklaşımla köklü bir etnik temizlik yapıldı. Adanın güneyi Türklerden, kuzeyi de Rumlardan silah yoluyla ve en acımasız bir şekilde arındırıldı!

1974'ten 2013'e kadar geçen süre zarfında Kıbrıs Cumhuriyetinin egemenliği, bağımsızlığı ve üniter bir devlet olarak varlığı korunmadı. Tam tersine, Kıbrıs Cumhuriyeti toprakları gaspedilerek, adanın kuzeyine sürekli nüfus taşınarak, Kıbrıs Cumhuriyeti toprakları üzerinde ikinci bir devlet daha kuruldu. Garantör Türkiye, diğer garantörlerin de açık veya dolaylı desteği ile altına imza attığı uluslararası anlaşmaları çiğnedi!

Adamız bölündü. Adanın iki büyük toplumundan birini oluşturan Kıbrıs Türk toplumu yeni kurulan bu sahte devlet toprakları üzerinde azınlığa düşürüldü. Israrla ve inatla asimile edilmesi için Türkiye sermayesi ve yerli işbirlikçileri ellerinden geleni yapıyor.

Buna karşılık adanın ne kuzeyinden ne de güneyinden süregelen bu işgale ve bu işgalin ve bölünmenin yaratıcısı ve destekçileri olan ABD, AB, İngiltere, Yunanistan ve Türkiye'ye karşı etkili ve kararlı bir mücadele yok!

Kıbrıs'ın kuzeyindeki de facto, isgal rejiminin işbirlikçileri tarafından yürütülen muhalefet bu rejimin sona erdirilmesini değil, bu rejim altında kısmi iyileştirmeleri öngörmektedir. Genellikle bu bile lafta kalmaktan öteye gidemiyor. Sendikalar, bu memleket bizim biz yöneteceğiz derken, Türkiye Cumhuriyeti'nin işgali ve idaresi altındaki kuzey Kıbrıs topraklarını, Türk ordusunun varlığı şartlarında ve onun vesayeti altında yönetmeyi talep etmekten öteye gidemiyorlar.

Bu ülkenin yönetimine talip olduğunu iddia eden sendikal muhalefetin, işgalin 39. yıldönümünde, hiçbir yerde sokağa indiğini ve var olan de facto durumu protesto ettiğini bile göremedik!!

Kıbrıs'ta emperyalist kapitalizme karşı çıkan, sermaye düzeninin dünya çapında yenilmesi için mücadele eden; bu bağlamda, Kıbrıs'ta da uluslararası emperyalist sermayeyi yenilgiye uğratmak, işgalcilerin boyunduruğunu kırmak, adamızı ve halkımızı özgürleştirmek için mücadele eden 1 parti vardır. Bu parti Kıbrıs Sosyalist Partisi'dir.

Ada halkının kuzeyde ve güneyde, Kıbrıs Sosyalist Partisi çatısı ve önderliği altında örgütlenmesi, adamızda 39 yıldır süren, TCyi yönetmekte olan Türk burjuvaları tarafindan 39 yıldır sürdürülen, işgalini, 1878'den beri süregelen İngiliz finans oligarşisinin işgalini ve gerilerde pusuya yatan burjuvaların işgalini; bu NATO'cu canilerin işgalini sona erdirmeye yönelik en doğru adımdır. Çünkü emperyalizmin ülkemizdeki ve dünyadaki tahakkümüne karşı doğrudan ve tavizsiz olarak mücadele eden tek parti Kıbrıs Sosyalist Partisi'dir.

Halkımızın KSP'de örgütlenmesi demek, KSP çatısı altında birleşmiş olan halkımızın demokratik kitle örgütlerinde, sendikalarda, sivil toplum örgütlerinde ve hayatın tüm alanlarında örgütlenerek ülkemizin işbirlikçi yöneticilerini ve emperyalizmin ülkemizdeki kurumlarını demokratik örgutlerimizle kuşatması demektir.

Uzun soluklu, demokrasiye dayaliı, doğrudan demokrasinin hayata geçirileceği bir halk demokrasisi için hem KSP içinde, hem de tüm kitle örgutlerimizde doğrudan demokratik metodları kullanarak hep birlikte karar alıp hep birlikte uygulayarak mücadele ettikçe, ülkemizi bağımsızlığa ve özgürlüğe, dünyamızı da kapitalist baskı ve sömürü düzeninden kurtarmaya doğru ilerleyeceğiz.

Biz komünistler, Türk burjuvalarının işgalinin 39. yılında emperyalist katliam makinelerini adamızda tutmaya devam eden, İngiltere, Türkiye, Yunanistan, ABD, Fransa, Almanya ve tüm diğer emperyalist güçleri nefretle kınıyoruz.

Bugün bir kez daha ilan ediyoruz ki başka milletlere karşı savaş propagandası yapmak, savaş çıkarmak, ve savaş yapmak insanlık düşmanı bir suçtur.

Halkımızı göstermelik seçim demokrasisi ile, açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşamaya zorlayanları, İngiltere'yi, AB`yi, ABD'yi , TC`yi, Yunanistan'ı, IMF ve Dünya Bankası patronlarını ve BM'i nefretle kınıyoruz.

Halkımızın adanın her tarafında insanca yaşayabileceği demokratik bir ortam için mücadele edeceğimizi buradan haykırıyoruz.

Ülkemizin nasıl idare edilmesi gerektiğine, halkımızın tümünün karar verebileceği bir demokrasi talep ediyoruz.

Yaşasın bağımsız ve halk demokrasisi ile yönetilen birleşik Kıbrıs!

Yaşasın Doğrudan Demokrasi!

Yaşasın anti-emperyalist birleşik cephe hükümeti!

Kıbrıs Sosyalist Partisi

Merkez Komitesi (a)

Mehmet Birinci

Genel Sekreter

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.