İÇ HABERLER
okuma süresi: 5 dak.

Özersay: "Anastasiadis'in açıklamaları, bu süreci bitirmek yerine devam ettirmek eğilimini gösteriyor"

Özersay: "Anastasiadis'in açıklamaları, bu süreci bitirmek yerine devam ettirmek eğilimini gösteriyor"

Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, Anastasiadis'in Kıbrıs konusu ve Cenevre'de Ocak ayında gerçekleştirilecek konferans hakkında yaptığı açıklamaları değerlendirerek Anastasiadis'in açıklamalarının, süreci Cenevre'de bitirmek yerine, Cenevre'yi bir son aşama halinden çıkarıp, Mont Pélerin gibi bir ara aşamaya çevirmeye yöneldiğini gösterdiğini ifade etti.

Yayın Tarihi: 28/12/16 11:49
okuma süresi: 5 dak.
Özersay: "Anastasiadis'in açıklamaları, bu süreci bitirmek yerine devam ettirmek eğilimini gösteriyor"
A- A A+

Kıbrıs Postası – Sosyal Medya

Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, Anastasiadis'in Kıbrıs konusu ve Cenevre'de Ocak ayında gerçekleştirilecek konferans hakkında yaptığı açıklamaları değerlendirerek Anastasiadis'in açıklamalarının, süreci Cenevre'de bitirmek yerine, Cenevre'yi bir son aşama halinden çıkarıp, Mont Pélerin gibi bir ara aşamaya çevirmeye yöneldiğini gösterdiğini ifade etti.

Sosyal medya hesabından konu hakkında açıklamada bulunan Özersay, Anastasiadis'in Kathimerini gazetesine verdiği röportajda "12 Ocak konferansına toprak konusunu görüşmek için gitmiyoruz. 12 Ocak konferansı sadece garantiler ve güvenlik konularına ilişkindir. Geri kalanlarını çözmek sadece biz Kıbrıslılara kalmıştır. … Eğer askıda kalan konular olursa devamında da görüşülebilir. 12 Ocak'ta sonuca ulaşamamamız,(halinde) müzakerelere geçici bir ara verilemeyeceği ve devamında yeniden başlamayacağı anlamına gelmez" şeklinde açıklama yaptığını bildirerek, bu açıklamalarla Rum tarafının bu süreci bitirmek yerine devam ettirmek eğilimini gösterdiğini belirtti.

Özersay'ın yaptığı açıklama şöyle:

"Kıbrıs Rum liderinin son açıklamaları bu süreci Cenevre'de bitirmek yerine, Cenevre'yi bir son aşama halinden çıkarıp, Mont Peleran gibi bir ara aşamaya çevirmeye yöneldiğini gösteriyor.

Anastasiades 12 Ocak Cenevre toplantısına dair yaptığı açıklamalarda, bu toplantıyı müzakere sürecini son aşamaya taşıyacak, çözümün bulunması için tüm konular arasında al-ver yapılmasını sağlayacak bir toplantı olmaktan çıkarma niyetini ortaya koyuyor. Bugünden tedbir alıp bunun önünü kesmek gerekir, aksi halde Cenevre bir son nokta değil, 48 yıldır cümle bitmesin diye konulan virgüllerden sadece birisi haline dönüştürülecek. BM'nin de bu konuda acilen uyarılması ve Cenevre resmi davetlerinin bu anlayışla yapılmasının sağlanması gerekir. Yani BM daha en baştan Cenevre'de tüm ilgili tarafların tüm konularda al-ver yapacağı ve bu müzakere sürecini neticeye ulaştıracağı bir toplantı daveti yapıyor olduğunu net şekilde ortaya koymalıdır.

Kathimerini'ye verdiği röportajda Anastasiades şu ifadeleri kullanıyor: "12 Ocak konferansına toprak konusunu görüşmek için gitmiyoruz. 12 Ocak konferansı sadece garantiler ve güvenlik konularına ilişkindir. Geri kalanlarını çözmek sadece biz Kıbrıslılara kalmıştır. … Eğer askıda kalan konular olursa devamında da görüşülebilir. 12 Ocak'ta sonuca ulaşamamamız,(halinde) müzakerelere geçici bir ara verilemeyeceği ve devamında yeniden başlamayacağı anlamına gelmez". Bu ifadeler Rum tarafının bu süreci BİTİRMEK yerine DEVAM ETTİRMEK eğilimini gösteriyor.

Oysa sayın Akıncı haklı olarak Aralık ayı başında vardıkları uzlaşmanın bir tür Bürgenstock toplantısı anlamına geldiğini açıklamıştı. "Haklı olarak" diyorum çünkü Aralık ayı başında iki liderin uzlaşmaya vardıkları ve BM'nin açıkladığı hususlar da bunu tarif ediyordu. 12 Ocak'ta Garantörlerin de katılımıyla toplanacak Kıbrıs Konferansı denilen şeyde Anasatasiades'in dediği gibi "sadece Garantiler ve Güvenlik" görüşülecek denilmiyor, ne de bu ima ediliyor!

Özetle şunu söylemeye çalışıyorum: Anastasiades'in bu yaklaşımı süreci uzatmaya dönüktür. Cenevre'de tüm konular masada olmaz, gerçek bir al-ver yapılmazsa müzakereler yeniden uyutulacak demektir. Sayın Akıncı'nın düşüncesinin bu olmadığını ve iki liderin uzlaşmasının da böyle olmadığını biliyoruz. Öte yandan Kıbrıs Türk tarafı özellikle BM nezdinde girişim yaparak Cenevre toplantısı için yapılacak resmi davetlerde, oraya gidildiğinde herşeyin masada olacağı bir son aşama davetinin açıkça vurgulanmasını sağlamalıdır.

Cenevre'ye kayak yapmaya değil, yarım asırlık bu süreçte artık bir sonuç alınmaya gidiliyorsa, bu türden bir inisiyatifi bir an önce almak gerekir diye düşünüyorum"

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.