İÇ HABERLER
okuma süresi: 8 dak.

Canaltay: “Bilmedikleri bir ülkeye, savaştan kaçmak için yelken açtılar”

Canaltay: “Bilmedikleri bir ülkeye, savaştan kaçmak için yelken açtılar”

Mağusa Polis Müdürlüğü’nde tutuklu olarak bulunan 12 Suriyeli mülteci ile iki gün geçiren UBP Milletvekili Canaltay, “Gerçek bir insanlık dramı yaşanıyor” dedi ve ekledi: “Ağlamamak için kendimi çok zor tuttum. Bilmedikleri bir ülkeye, savaştan kaçmak için yelken açtılar. Bizler de savaşı yaşadık, onları anlıyorum.”

Yayın Tarihi: 22/01/20 11:30
okuma süresi: 8 dak.
Canaltay: “Bilmedikleri bir ülkeye, savaştan kaçmak için yelken açtılar”

Kıbrıs Postası - Ertuğrul SENOVA

KKTC makamları, iki gün arayla, 1’i Lübnanlı, 44’ü Suriyeli olmak üzere toplamda 45 mülteciyi önce kurtardı, sonra tutuklayıp "suç işlemeye teşebbüs” ile suçladı, ardından da dolaylı olarak ölüme geri gönderdi.

KKTC Yüksek Mahkemesi, insan hakları bağlamında 1951 Mülteci Sözleşmesi’ne taraf olmasına rağmen, yasal boşluk ve yetersizlik nedeniyle adanın Kuzey yarısında, bu insanlık ayıbına her geçen gün bir yenisi eklenmeye devam ediyor.

Fakat tek sorun yargılanmaları ve savaşa geri gönderilmeleri noktasında yaşanmıyor.

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Milletvekili Resmiye Eroğlu CANALTAY, geçtiğimiz günlerde Mağusa açıklarında teknelerinin motoru bozulan ve alabora olmak üzereyken Bozcaada korveti ile kurtarılan 12 Suriyeli mülteci ile görüştüğünü, vakit geçirdiğini ifade ederek, bu insanların tutuklandıktan; ihraç noktasına geldiği sürece kadar ne gibi sorunlarla boğuştuğunu, neler hissettiklerini Kıbrıs Postası’na anlattı.

“TERCÜMAN ARACILIĞIYLA GÖRÜŞTÜM, GERÇEK BİR İNSANLIK DRAMI”

“Mağusa polisine giderek onlarla tercüman aracılığı ile görüştüm” diyen Canaltay,12 mültecinin durumunu “Gerçek bir insanlık dramı” olarak yorumladı.

“BİZLER DE SAVAŞI YAŞADIK, ONLARI ANLIYORUM”

Onlardan “12 genç çocuk” olarak bahseden ve yaptığı görüşmenin detaylarını aktaran Canaltay, “Ağlamamak için kendimi çok zor tuttum. Bilmedikleri bir ülkeye, savaştan kaçmak için yelken açtılar. Bizler de savaşı yaşadık, onları anlıyorum” dedi.

“KİMİNLE SAVAŞTIKLARINI BİLMİYORLAR, KARŞILARINDA AİLELERİ BİLE OLABİLİR”

12 Suriyeli mülteciden 3’ünün kardeş olduğunu, kardeşlere neden kaçtıklarını sorduğunda, “karşımızda kim olduğunu, kiminle savaştığımızı bilmiyoruz. Karşı tarafta ailemiz de olabilir. Biz savaşmayı reddettik” yanıtını aldığını söyleyen Canaltay, “Babalarını kaçırmışlar, anneleri kanser. Tedavi ettiremiyorlar çünkü paraları yok. Paraları yok çünkü işleme imkanları yok” şeklinde konuştu.

“AB YERİNE KKTC’YE GELDİLER… İNSAN HAKLARI BAĞLAMINDA ÇOK DA BAŞARILI DEĞİLİZ”

12 gencin Suriye’den Lübnan’a; ardından da Kıbrıs’ın Güney’ine; bir AB ülkesine geçmeye çalıştığını ifade eden Canaltay, “Fakat AB yerine KKTC’ye geldiler. Biz insan hakları bağlamında çok da başarılı değiliz” dedi.

“SINIR İHLALİ YAPMADILAR, ONLARI ORADAN BİZ ALDIK VE TUTUKLADIK”

“Bu insanlar sınır ihlali yapmadı, denizde, teknelerinin motoru bozuldu, onları oradan biz aldık ve tutukladık” diyen Canaltay, ülkedeki yasal boşluğa dikkat çekti, “Türkiye’nin güneyinde de binlerce mülteci var ama onlar tutuklu değil” ifadelerini kullandı.

“BESLENME İHTİYAÇLARI POLİS TARAFINDAN KARŞILANIYOR”

“Toplum olarak bu gibi şeylere gözümüzü kapıyoruz” diyen Canaltay, Gazimağusa Polis Müdürlüğü’nde tutulan mültecilerin beslenme ihtiyaçlarının polis tarafından karşılandığını ifade etti, “polis kendi bütçesiyle, kendi imkanlarıyla onlara yardımcı olamaya çalışıyor, sandviç yapıyor, yemek çağırıyor” dedi. Canaltay, kendisinin girişimleri sonucu Sivil Savunma ve Kızılay’ın giyim konusunda destek çıktığını söyledi.

“BU İNSANLARA KİM SAHİP ÇIKACAK?”

Mültecilerin KKTC’deki durumunun incelendiğinde bazı soruların yanıtsız kaldığını ifade eden Canaltay, “KKTC’ye yasa dışı yollardan girmeye çalıştıkları için tutuklu bulunan bu insanlara kim sahip çıkacak?” diye sordu.

“İÇ DÜZENLEMELER MEVCUT DEĞİL”

Yüksek Mahkeme’nin 1951 Mülteci Sözleşmesi’ne taraf olduğunu, dolayısıyla sözleşmenin, iç hukukun bir parçası niteliğinde olduğunu ifade eden Canaltay, “Ancak ne var ki, bu sözleşmelerin gereklerini yerine getirmemize imkân sağlayacak iç düzenlemeler mevcut değildir” dedi.

“ZAMAN ZAMAN ÇARESİZ KALINIYOR”

SOS Çocukköyü Derneği’nin, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği ile aralarında yer alan protokol uyarınca;mültecilerinBM Mülteciler Yüksek Komiserliği denetimdeki Mülteci Koruma Programlarından yararlanmaları için girişim yapmaya çalıştığını ifade eden Canaltay, “fakat Güney Kıbrıs’ın bu konudaki uygulamalarında bir takım sorunlar yaşandığından, ne yazık ki zaman zaman çaresiz kalınıyor” şeklinde konuştu.

“ÜLKELERİNE GERİ GÖNDERMEK DIŞINDA BAŞKA ÇARE KALMIYOR”

Muhaceret Dairesi ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı nezdinde, mültecilere vize veya vize cezası uygulanmaması gibi bir takım palyatif çareler üretildiğini ifade eden Canaltay, “Adaya girişleri yasal olmadığından, Ceza Yasalarıma göre tahkikata ve cezaya maruz kaldıklarından, ne yazık ki, ülkelerine geri gönderilmekten başka bir çare kalmıyor” şeklinde konuştu.

“YASAL DÜZENLEME ZARURETİNİN ACİLİYETİNİ BİR KEZ DAHA GÖRDÜK”

 “Geri göndermeme prensibinin” mülteci korumasının temel taşı olmasına karşın, Ceza Yasası uygulamasının bunun önüne geçtiğini ve bu insanlar ülkelerine geri gönderildiğini ifade eden Canaltay, “bu kişilerin KKTC’deki durumuna ilişkin yasal düzenleme zaruretinin aciliyetini bir kez daha görmüş olduk” dedi.

“GEREKLİ YASAL YAPIYI SAĞLAMAK İÇİN DERHAL ÇALIŞMALARA BAŞLAMAMIZ LAZIM”

Mültecilerin, Mülteci Koruma Programlarının yürütülmekte olduğu Güney Kıbrıs tarafından kabulünde sorunlar yaşandığını söyleyen Canaltay, sözlerini şöyle sonlandırdı:

“Bu noktada, gerekli girişimlerin yapılarak, yolları, iltica niyeti olmaksızın KKTC’ye düşen bu çaresiz bireylerin Güney Kıbrıs’taki Mülteci Koruma Programlarından yararlanmalarını sağlamak ve buna ek olarak bu işlemlerin yürütülmesi esnasında bu kimselerin, suçlu muamelesi görmek yerine, Uluslararası Anlaşmaların öngördüğü esaslara uygun olarak muamele görmelerini temin için de gerekli yasal ve fiziki yapıyı sağlamak için çalışmalara derhal başlamamız gerektiğini ifade etmek isterim.”

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.