Akansoy: “Akıncı ve ekibi, seçimi ölüm-kalım savaşına indirgedi”

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Asım Akansoy, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve ekibinin, seçimi bir ölüm-kalım savaşına indirgediğini, bunu da toplumsal cepheleşmeyi ve gerginliği ciddi anlamda artırdığını vurgulayarak, bunun yanlış olduğunu, seçimin ölüm-kalım savaşı olmadığını, seçimin bir de ertesi günü olduğunu hatırlattı. “Akıncı’nın uluslararası ilişkileri bir kenara bırakın, Türkiye ile ilişkilerde bile sivil diplomasiyi kullanmamış olması büyük eksikliktir” diyen Asım Akansoy, Akıncı’ya saygıları olduğunu, ama genç nesil olarak, yeni bir akıl ve yeni bir dille bu yolu yürümekte kararlı olduklarını dile getirdi.

“KİMSE, ‘BEN YAPTIM OLDU’ DİYEMEZ”

Kıbrıs Postası TV’de yayınlanan, Rasıh Reşat’ın sunduğu Karar Zamanı’na konuk olan ve Türkiye ile ilişkiler konusuna değinen Akansoy,Türkiye’nin devlet politikasında Kıbrıs ile ilgili bir görüş söylememesinin mümkün olmadığının altını çizerek, Kıbrıs’ta bulunacak çözümün Türkiye’nin de rahat edebileceği ve onay verebileceği bir çözüm olması gerektiğine işaret etti. Bunun yoğun bir diplomasi ve ilişki gerektirdiğini, dolayısıyla bu noktada kimsemim, “Ben yaptım oldu” diyemeyeceğini kaydeden CTP’li Vekil, “Yunanistan ile Güney Kıbrıs arasındaki koordinasyon normal ise, bizim de Türkiye ile koordinasyonumuz da normaldir” ifadelerini kullandı.

“FEDERASYONA ULAŞSAK BİLE TÜRKİYE İLE İYİ İLİŞKİ GEREKECEK”

Türkiye ile ilgili herhangi bir konularda istişareler yapılabileceğini, ama iç politikalarda, siyasi eşitlik sağlandıktan sonra, Türkiye’nin bize, “Niye eşitliği sağladınız?” demeyeceğini söyleyen Asım Akansoy, “Kıbrıs sorununda güvenilir, kalıcı bir çözüme ulaşmak için Türkiye ile koordineli ilişki kurmaktan başka şansımız yok. Ben artık fantezi dünyasında yaşamak istemiyorum” şeklinde konuştu. Dolayısıyla KKTC’nin Türkiye ile iyi ilişkiler kurmamız gerektiğinin altını çizen Akansoy,“Federasyona ulaşsak bile Türkiye ile iyi ilişki gerekecek” dedi.

“SİYASET, İLKESEL BENZERLİKTEN ÖTE, YÖNTEM MESELESİDİR”

Erhürman’ın ilkesel olarak herhangi bir başka aday ile benzerlikleri olabileceğini, ama siyasetin sadece ilkesel benzerlik üzerinden yönetilebilecek bir mesele olmadığını, aynı zamanda bir yöntem meselesi de olduğunu aktaran Akansoy,“Amaç; istediğimiz noktaya nasıl gidebileceğimizdir. Şartları Kıbrıs Türk toplumunun lehine, yaşanabilir bir KKTC yaratma adına ileriye taşıyabilirsek bu bizim ulaşmak istediğimiz hedeftir” değerlendirmesini yaptı.

“AKINCI İLE TUFAN ERHÜRMAN’IN KADRO VE VİZYON AÇISINDAN CİDDİ FARKLILIKLARI VAR”

CTP için meselenin sadece Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra, 5’li konferansı fırsata çevirip, bir an önce oradan toparlanıp ve federasyona gitmek meselesi olmadığını, bunun olup olamayacağı da belli olmadığını söyleyen Akansoy,“Olursa iyi, ancak olmadığı durumda ne yapacağız veya olursa hangi şartlarda olacak, tüm bunlar bizim için önemli konular” dedi. Akıncı ile ilkesel olarak ortak noktalar içerisinde olabileceklerini, ama yöntem itibari ile, siyaseti yönetme biçimi açısından, gerek kadro olarak, gerek vizyon olarak oldukça farklı olduklarının altını çizen Akansoy, artık siyasette belirleyici unsurların da bunlar olduğundan söz etti. Bu bağlamda CTP olarak Tufan Erhürman’ı iş ola diye çıkartmadıklarını, Erhürman’ı yıpratmak için aday göstermediklerini dile getiren Asım Akansoy, “Akıncı ile Tufan Erhürman’ın kadro ve vizyon açısından ciddi farklılıkları var. Erhürman 5 yıl için aday, istikrar, çözüm için, toplumu daha iyi bir noktaya götürmek için aday, çözüm veya çözümsüzlük ortamında, toplumu ayakta tutabilecek değerleri, sistemi kurmak için aday” şeklinde konuştu.

“KAMUOYU ARAŞTIRMALARI İLE SAHADAKİ GÖZLEMLERİMİZ ÖRTÜŞÜYOR”

Erhürman’ın halk tarafından nasıl karşılandığı ile ilgili konuşan Akansoy, kamuoyu araştırmaları ile sahadaki gözlemlerinin birbiri ile örtüştüğünü vurgulayarak, “Kamuoyu araştırmaları, en çok kabul gören adayın Erhürman olduğunu gösteriyor ya da Erhürman’ı hiçbir şekilde tercih etmem diyen çok küçük bir azınlık. Dolayısıyla bu yaklaşımı biz sahada da gözlemliyoruz” ifadelerini kullandı.

“TOPLUM ARTIK ÇATIŞMADAN UZAKLAŞTI, İŞ, ÇÖZÜM İSTİYOR, GELECEĞİNİ BU TOPRAKLARDA GÖRMEK İSTİYOR”

Erhürman’ın çatışmacı bir karakter olmadığını, insanların sorunlarına odaklanan ve çözüm üretmek için çabalayan birisi olduğunu anlatan CTP’li vekil,bu yaklaşımın  toplumda ciddi anlamda kabul gördüğünü işaret ederek, “Erhürman’a büyük bir ilgi var, bu ilginin sandığa yansıyacağını ümit ediyorum. Toplum artık çatışmadan uzaklaştı, toplum artık iş istiyor, çözüm istiyor ve geleceğini bu topraklarda görmek istiyor” dedi.

“ERHÜRMAN’IN ANAYASAL YETKİLERİNİ SONUNA KADAR KULLANACAĞINI SÖYLEMESİ ONDA FARK YARATIYOR”

Cumhurbaşkanlığı seçimi olmasına rağmen, ilk kez bu kadar iç konulara girdiğimiz bir seçim sürecinin yaşandığından bahseden Asım Akansoy,bu anlamda Erhürman’ınAnayasal yetkilerini sonuna kadar kullanacağını söylediğini, bunun da diğer adaylara göre Erhürman’da büyük fark yarattığını ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin biraz daha iç meselelere de endekslenmesine neden olduğunu belirtti. FederasyonunCTP’nin temel tezi olduğunu, ama meselenin sadece 5’li konferans olmadığını aktaran Akansoy, “Nice konferans gördük, toplum nice süreçlerden geçti ve yoruldu, toplum iyi bir yaşam istiyor” dedi.

“ŞU ANDA GERÇEKLER, FEDERASYONDAN BAŞKA ZEMİN GÖSTERMİYOR”

Doğru siyaset yapmak isteniyorsa, gerçeklerden hareket edilmesi gerektiğini altını çizen CTP Milletvekili Akansoy, “Şu anda uluslararası gerçekler ve Rum tarafının tavrı bize, zemin olarak, federasyon dışında bir alternatifi göstermiyor. Zemin olarak elimizde şu anda BM Güvenlik Konseyi’nin kararı var. Biz pat diye 5’li konferansa gitmek istemiyoruz, tarafların görüş ve önerilerini alarak, Kıbrıs Türk toplumunun duruşunu teyit ederek 5’li konferansa gitmek istiyoruz” dedi.“Artık, herhangi bir konferanstan elimiz, ayağımız kırık bir şekilde çıkmak istemiyoruz” ifadelerini kullanan Akansoy,eğer Kıbrıs Rum tarafı federasyondan vazgeçecek veya durumu oyalayıcı bir tavır içerisine girerse, bizim de uluslararası hukukun dışına çıkmadan, ama Kıbrıslı Türklerin hak ve çıkarlarını en iyi noktaya taşımak için neler yapabiliriz diye düşünmesi gerektiğini vurguladı ve bunların o yol içerisinde belli olabileceğini söyledi.