İÇ HABERLER
okuma süresi: 17 dak.

Kapı gazı

Kapı gazı

Bazı sınır kapılarının Rum hükümeti tarafından tek taraflı kapatılmasının ardından kapıların tekrardan açılması için ikinci eylem dün gerçekleşti.

Yayın Tarihi: 08/03/20 09:15
Güncelleme Tarihi: 09/03/20 08:46
okuma süresi: 17 dak.
Kapı gazı

* Bazı sınır kapılarının kapatılmasını protesto etmek için dün ikinci eylem gerçekleşti. Kıbrıslı Rumlar Lokmacı’nın güneyinde, Kıbrıslı Türkler ise ara bölgede toplandı. Rum Polisi biber gazı kullanarak Kıbrıslı Türk ve Rum eylemcilerin bir araya gelmesini engelledi.

* Eylemciler “Kıbrıs’ta barış engellenemez” ve “Kapıları hemen açın” sloganları attı. Rum Polisi sınırı aşmaya çalışan Kıbrıslı Türk eylemcilere biber gazı sıkarak cevap verdi. Cop kullanımına da başvuran Rum Polisi, Kıbrıslı Türk eylemcileri sınırdan uzaklaştırdı.

* Birçok siyasi ve sivil toplum örgütü lideri de eyleme destek verdi…

Yoğun bir katılımla gerçekleşen eylemde Kıbrıslı Türkler ara bölgede, Kıbrıslı Rumlar ise Lokmacı’nın güneyinde sloganlar attı. Kıbrıslı Türk eylemciler polis engelini aşarak Lokmacı’nın güneyine geçmek istedi. Sınırı geçmek isteyen Kıbrıslı Türklere Rum Polisi biber gazı sıktı. Sınır geçmek için ısrar eden Kıbrıslı Türk eylemcilere biber gazının ardından cop da kullanan Rum Polisi, hiçbir eylemcinin sınırı geçmesine izin vermedi. Birçok Kıbrıslı Türk eylemci ve basın mensubu biber gazından etkilenerek hastaneye kaldırıldı. Eyleme Lefkoşa Türk Belediye Başkanı Mehmet Harmancı, CTP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Tufan Erhürman ve birçok milletvekili destek verirken, Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy da eylem alanına girdi. Yoğun protestoların ardından Taçoy, eylem yerinden uzaklaştı. Eylemciler öğle saatlerinde “Pazartesi günü tekrar geleceğiz” dedi ve eyleme son verdi.

Birçok siyasi eyleme destek verdi

Yeni Kıbrıs Partisi Genel Sekreteri Murat Kanatlı, Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Tufan Erhürman, Sol Hareket’ten Abdullah Korkmazhan, Lefkoşa Türk Belediyesi Başkanı Mehmet Harmancı, CTP Milletvekilleri Armağan Candan, Erkut Şahali, Asım Akansoy, Doğuş Derya, Fazilet Özdenefe, Salahi Şahiner ve Sıla Usar İncirli de eyleme destek verdi. Basın Emekçileri Sendikası Başkanı Ali Kişmir, KTÖS Genel Başkanı Emel Tel ve KTOEÖS Genel Başkanı Selma Eylem de eylemde hazır bulundu. Avrupa Parlamentosu üyesi Niyazi Kızılyürek de eyleme destek verdi, sloganlar attı.

“Kapıları halka açın”

Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum eylemciler, “Kıbrıs’ta barış engellenemez, Halka kapıları açın, Barış hemen şimdi, Federal birleşik Kıbrıs” sloganlarını Türkçe ve Yunanca olarak attı. Kıbrıslı Türk eylemciler polis engelini aşmaya çalıştı fakat Rum polisinin biber gazı ve cop müdahalesine maruz kaldı. Kıbrıslı Türk eylemciler, Kıbrıslı Rum eylemcilere ara bölgeden “Buraya gelin” diye bağırsa da Kıbrıslı Rum eylemciler de barikatı aşamadı.

Taçoy: UBP’nin her yerde işi var

Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy da eylem yerine geldi. Hasan Taçoy’u yuhalayan eylemciler “UBP dışarı, Faşistler dışarı, UBP’nin burada işi yok” sloganları attı. Taçoy ise eylemcilere yanıt vererek “UBP’nin her yerde işi var” dedi. Hasan Taçoy kısa bir süre sonra eylem yerinden uzaklaştı. Hasan Taçoy eylem sonrası kişisel sosyal medya hesabından da açıklama yaptı. Hasan Taçoy’un açıklaması şu şekilde: “Bizler, Kıbrıs Türk Halkı'nın seçilmiş siyasileriyiz. Bizlere kim ne oy verdi diye bakmadık, bakmayız da. Bizler, Kıbrıs Türk Halkı nerede bir şey yaşarsa, orada oluruz. Rengine, tepkisine bakmayız. Bugün ara bölgede Rum Polisi'nin vatandaşlarımıza karşı kullandığı şiddeti protesto etmek için olay yerine gittim. Vatandaşlarımızı dinledim. Eylemin bitmesiyle birlikte hep beraber sınır kapısından ayrıldık. Yaşanan arbedede Türklere yönelik uygulanan şiddet ve kullanılan biber gazı hadisesini şiddetle kınıyorum. Kıbrıs'ta bizler, tüm renkleriyle, birlik olduktan sonra bir sonuca varacağımızı da yeniden hatırlatmak istiyorum.”

Erhürman: Kapıyı kapatmak için sağlam bir gerekçeleri olmalı

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, eylem sırasında yaptığı açıklamada, kapıların kapatılmasının asla kabul edilemeyeceğini vurguladı. Güney Kıbrıs makamlarının böyle bir yetkisinin olduğunu fakat bunu gerçekleştirmek için ‘sağlam bir gerekçeye dayandırması’ gerektiğini ifade eden Erhürman, konunun takipçisi olacaklarını ifade etti.

Candan: Birlikte adım atmak gerekiyor

CTP Milletvekili Armağan Candan da Lokmacı Sınır Kapısı’nın sembolik öneminin altını çizerek kapıların kapatılmasının hiçbir gerekçeyle açıklanamayacağını savundu. Sadece Lokmacı  ve Lefkoşa halkı için değil bütün kapatılan kapılar için bu eyleme destek verdiklerini ifade eden Candan, dünyaya söz konusu durumun ‘mantıksızlığını’ duyurmak istediklerini söyledi. Kıbrıs’ta tek taraflı adımların atılmaması gerektiğini aktaran Candan, Maraş konusunda da bir adım atılması gerekiyorsa, her ne olursa olsun karşılıklı bağlılıkların artması ve barışa hizmet için birlikte hareket edilmesi gerektiğini vurguladı.

Derya: Her ne bahaneyle olursa olsun kapıların kapatılması kabul edilemez

Kıbrıs Postası’na konuşan CTP Milletvekili Doğuş Derya, eylemde bulunmasının nedenini “Bağımsız, birleşik Kıbrıs isteyen herkesin burada eyleme katkı koyması gerekiyor” ifadeleriyle açıkladı. Kıbrıs Türk halkının koyduğu tavırla zamanında açılmış olan barikatların her ne bahaneyle olursa olsun kapatılmasının kabul edilemez olduğunu ifade eden Derya, kapıların kapatılmasına karşı bir tavır koyulması gerektiğini vurguladı. Derya, Kıbrıs’ta barış isteyen, bölünmeye karşı olan herkesin bu duruşa destek vermesi gerektiğinin altını çizdi.

Bazı eylemciler hastaneye kaldırıldı

Rum Polisinin sınırı aşmak isteyen Kıbrıslı Türk eylemcilere biber gazı sıkması sonucu bazı eylemciler hastaneye kaldırıldı. Basın mensupları ve eylemciler biber gazından etkilendi. Rum polisinin cop da kullandığı eylem öğle saatlerinde son buldu. Cop ve biber gazı kullanmadan önce sınırı aşmak isteyen Kıbrıslı Türk eylemcilere Türkçe bilen bir Rum Polisinin “Arkadaşlarım, af edersiniz. Geri çekilin! Lütfen…” dediği de gözlerden kaçmadı.

Eylemciler: Pazartesi yeninden geleceğiz

Eylem sırasında Kıbrıslı Türk ve Rum eylemciler polislerin üzerinden bir birilerine yanlarında getirdikleri zeytin dallarını attı. Biber gazı sıkan Rum Polisine zeytin dallarıyla yanıt veren Kıbrıslı Türk ve Rum eylemciler, söz konusu durumu protesto etmek için Pazartesi günü yeniden Lokmacı’ya geleceğini açıkladı.

Akıncı: Orantısız bir güç gösterisi olmuştur

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı da eylem sonrasında açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Akıncı, “Her iki tarafta da saptanmış bir koronavirüs vakası yokken ve İki Toplumlu Sağlık Teknik Komitesi böyle bir önleme gerek görmezken kapıların tek yanlı bir kararla Rum yönetimince kapatılması ne kadar zeminsiz ve orantısız bir eylem olmuşsa, bugün protesto için bir araya gelen insanlara biber gazı sıkılması da o kadar orantısız bir güç gösterisi olmuştur” dedi.

“Biber gazı değil, zeytin dalı”

Kapıların geçişlere açılmasını ve toplumlar arası ilişkilerin gelişmesini barışçı bir gösteri ile ifade eden insanlara biber gazı sıkılamayacağını, ancak zeytin dalı uzatılabileceğini vurgulayan Akıncı, “Bugün gereksiz olduğu hemen herkesçe kabul edilen kapıların tek yanlı kapatılması kararının gecikmeksizin düzeltilmesi gerekliliği ortadadır” dedi. Akıncı, “Dünyayı tehdit eden bu riske karşı ortak çalışmalara bilimsel bir zeminde ve gerektiği şekilde birlikte devam etmeye hazır olduğumuzu bir kez daha belirtmek isterim” diyerek sözlerini tamamladı.

Tatar: Sınır kapılarının açılmasına da açık kalmasına da destek veriyoruz

Eylemin ardından Başbakan Ersin Tatar da açıklama yaptı. “Bizim samimi politikamız Rum tarafı ile egemen eşitlik ve karşılıklılık temelinde ilişkilerimizi geliştirme yönündedir” diyen Tatar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile Rum tarafı arasında sınır kapılarının açılmasına da açık kalmasına da destek verdiklerini belirtti. Tatar: “Anımsanacağı üzere 2002 yılında Ledra Palace ve Metehan kapılarının açılması kararını veren de yine UBP Hükümeti idi. Dolayısı ile Rum polisinin Lokmacı Sınır Kapısı’nın açılması için barışçı bir gösteri yapan insanların üzerine biber gazı sıkması kabul edilebilecek bir davranış değildir. Bunu yaptıran Anastasiadis yönetimini protesto ediyorum. Daha önce de ifade ettiğim üzere Rum liderliği 4 sınır kapısını kapatma gerekçesi olarak koronavirüsüne karşı tedbir almayı göstermesi inandırıcı değildir.”

“UBP kuru gürültüye asla pabuç bırakmayacak bir karakterdedir

Tatar şöyle devam etti: “Bunun en açık kanıtı, Anastasiadis yönetiminin söz konusu kapatma kararını, iki tarafın oluşturduğu sağlık komitesini hiç bilgilendirmeden, konunun orada görüşülmesini sağlamadan almasıdır. Kuzey Kıbrıs’ta şu ana kadar her hangi koronavirüsü vakasına rastlanmamıştır. Dolaysı ile Rum Yönetimi 4 kapının bir an önce açılması sağlamalıdır. Avrupa Birliği Komisyonu ile Birleşmiş Milletler konuyu seyretmekten vazgeçmeli Rum liderliği nezdinde gerekli çalışmaları derhal yapmalıdır. Bu arada, bazı kişilerin bölgeye giden Ekonomi ve Enerji Bakanımız Sayın Hasan Taçoy ile partimiz aleyhine sarf ettikleri sözleri de asla hak etmediğimizi, buna yeltenenlerin sadece ve sadece partizanca bir tutumla böyle saldırganlaştıklarının açık olduğunu da belirtmekte fayda görüyorum. Ulusal Birlik Partisi dün olduğu gibi bugün de halkımızın özü, sözü, egemenliğinin özgürlüğünün, güvenliğinin ve mutluluğunun savunucusudur. Halkımızın desteği ile en büyük, en güçlü partidir ve kuru gürültüye asla pabuç bırakmayacak bir karakterdedir.”

Özyiğit: Rum Polisi tarafından eylemcilere biber gazı kullanılmasını protesto ederiz

Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Cemal Özyiğit, Rum Yönetimi’nin sınır kapılarını kapatmasına yönelik eylem yapan göstericilere biber gazı sıkılmasını protesto etti. Özyiğit yazılı açıklamasında, “Gelecek adına umut verici olan bu eylemi desteklerken, diğer yandan da Rum Polisi tarafından eylemcilere yönelik biber gazı kullanılmasını protesto ederiz. Kapıların kapatılması kararı bu aşamada ne kadar yanlışsa, eylemde biber gazı sıkılması da o kadar yanlıştır” dedi. Özyiğit, İki Toplumlu Sağlık Komitesi’nin koronavirüsü ile ilgili gerçekleştirdiği üç toplantıda da, geçiş kapılarında değil, Kıbrıs’ın deniz ve hava limanlarında tedbir alınmasının gerekli olduğunu belirtmesine rağmen, Rum Yönetimi’nin kapıları kapatma kararı almasının yanlışlığına dikkat çekti ve “Sınır kapılarında da tedbir alınmasını gerektirecek bir durum olması halinde alınmalıdır, ancak bunun kararını siyasiler değil, uzmanlar, yani iki Toplumlu Sağlık Komitesi vermelidir” dedi.

BASIN-SEN: Bu utanç barikatlarını yıkacağız!

BASIN –SEN Yönetim Kurulu adına eylem sonrası açıklama yapan BASIN SEN Genel Başkanı Ali Kişmir, “Faşizm bir kez daha kendisini göstermiştir” dedi. “Kıbrıs’ta çözüm ve barış isteyen insanlara Rum Polisi hiç çekinmeden biber gazı kullanmış ve aralarında meslektaşlarımızın da olduğu birçok insanımızı hastanelik etmiştir. Avrupa Birliğine üye olan bir devletin böyle çağdışı bir şiddete başvurması, bu devletin başında olan Nikos Anastasiadis’in zihniyetini yansıtmaktadır” şeklinde konuşan Kişmir, bu ülkede barış yanlılarının sesinin güneydeki ve kuzeydeki faşistlerden daha gür çıkmakta olduğunu söyledi.

“Artık eski Kıbrıs ve Kıbrıslılar yok”

Kişmir sözlerine şöyle devam etti: “Artık eski Kıbrıs ve Kıbrıslılar yoktur. Ne barikatlarınızdan, ne biber gazlarınız ne de faşist zihniyetiniz bizlerin bu adayı yeniden birleştirmesine engel olamayacaktır. Pazartesi günü düzenlecek olan eylemde yine en ön saflarda yerimizi alacağız ve Anastasiadis’in kurduğu utanç barikatını yıkıp geçeceğiz. Tüm insanlarımızı Pazartesi günü bu utanç barikatlarını yıkmaya ve adanın güneyindeki barış yanlısı kardeşlerimizle kucaklamaya davet ediyoruz.”

KTGB: Biber gazı kullanım emrini verenleri protesto ediyoruz

Eylem sonrası Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği de açıklama yaptı. KTGB’nin açıklaması şu şekilde: “Kıbrıs Rum liderliğinin Kuzey ile Güney arasındaki dört geçiş noktasını kapatma kararını protesto etmek amacıyla bugün Lefkoşa’da Lokmacı-Uzunyol’da düzenlenen barışçıl gösteriye, Kıbrıs Rum polisi’nin biber gazı ile müdahale etmesi kabul edilemez. Kıbrıslı Türk göstericilerin üzerine yoğun biçimde püskürtülen biber gazı orantısız güç anlamına gelir. Bu barışçıl eylemi kamuoyuna duyurmak amacıyla görev yapmaya çalışan basın mensuplarımız dahil birçok sayıda insanımız biber gazı nedeniyle rahatsızlanmıştır. Bu faşizan tavrından dolayı biber gazı kullanım emrini verenleri KTGB olarak protesto ediyoruz.”

Dış Basın Birliği: Şiddetle protesto ediyoruz

Dış Basın Birliği sınır kapılarının yeniden açılması istemiyle dün sabah gerçekleştirilen eylemde Rum polisinin gösterdiği tavrı şiddetle protesto etti. Dış Basın Birliği tarafından yapılan yazılı açıklamada başta gazeteciler olmak üzere gazdan etkilenen vatandaşlara geçmiş olsun dilekleri iletildi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.