KTEZO ve Marketler Birliği’nden ortak açıklama

Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkârlar Odası (KTEZO) Yönetim Kurulu ve Marketler Birliği ortak bir açıklama yaparak, Esnaf ve Zanaatkârlar Odası’nın nerede olursa olsun, toplumun sorun olarak gördüğü her şeyi kendi sorunu olarak görmüş, tavır almaktan da kaçınmadığı vurguladı.

Odanın, salgınla birlikte alınan önlemlerin yanında durduğu, denetlediği, daha iyisinin, güzelin yapılması için de sorumluluk üstlendiği belirtilen açıklamada, “Ekonomik, sosyal tedbirlerin alınması için yapılması gerekenleri cesaretle ortaya koymuştur” ifadelerine yer verildi.

“HÜKÜMETE AÇIK ÇAĞRILAR YAPMAKTAN KAÇINMAMIŞTIR”

Ortak açıklamanın devamında şunlara dikkat çekildi: “Değil açık olan işyerlerinin, kapalı olan işyerlerinde de işten durdurmaların karşısında olan Odamız, sorumlulukların yerine getirilmesi, bu konuda da tedbirler alınması için Hükümete açık çağrılar yapmaktan kaçınmamıştır.

Ancak herkes de biliyor ki özel sektörde çalışanlar için, esnaf için aradan neredeyse bir ay geçtiği halde nasıl bir katkı yapılacağı netleşememiştir.

İçinden geçtiğimiz ağır kriz ve salgın koşullarında bir-iki büyük ölçekli markette çalışanların işten durdurulduğu, maaşlarından kesinti yapıldığına dair haberler basına yansımış, haklı olarak büyük tepkilere neden olmuştur. Öncelikle ne isterse olsun adı geçen marketlerle ilgili durumu açıklığa kavuşturmak, basına düşen haberlerin doğruluğunu, nedenlerini açığa çıkarmak için harekete geçilmesi gerektiğini söylemeliyiz.

Buna rağmen dayanışma ekonomisini savunduğumuz bir dönemde, Odamızın böyle bir tutumu kabul etmesi mümkün değildir. İşletmelerin yüzde 90’ının kapalı olduğu ve harcanan gelirin büyük kısmının marketlere harcandığı bu süreçte işten durdurma, maaştan kesinti ne kabul edilebilir ne de vicdana sığar.

Doktorlar, hemşireler, sağlık çalışanlarının salgına ilişkin üstlendikleri sorumluluk ve risk, ölçülemez. Bu mücadelede olmazsa olmaz olan gıda tedariki ve arzında market çalışanlarının da ne kadar önemli sorumluluk üstlendiklerini ve risk koşullarında çalıştıklarını biliyoruz.

Kamusal ve ağır bir sorumluluk üstlendikleri halde, basın ve sosyal medyada market ve çalışanları ile ilgili ileri-geri eleştiri ve saldırıları da doğru bulmadığımızı bu arada belirtmek istiyoruz.

Odamızın temsiliyet hakkı bakkalların yanı sıra küçük ve orta boy marketlerle sınırlandırılmıştır.

Bu temsiliyetimizi de Marketler Birliğimiz ile birlikte çalışma saatlerinin düzenlenmesinden fiyat denetimine, gerekli hijyen koşullarının yerine getirilmesine kadar pek çok çalışmayla yürütmeye çalışıyoruz.

Üye bakkal ve marketlerimizin olduğu her yerde, köyde, mahalle, semt, kasabada, ekonomik dayanışma yaşanmış, parası çıkışmayanın ihtiyaçları karşılanmış, veresiye defterine kayda geçirilerek poşet ve torbalar eve boş gitmemiştir.

Dahası, diğer işyerleri kapalı iken ölçeğimiz dışında olan büyük market ve süpermarketlerde üstelik de reklam çıkarak ayakkabı, hırdavat, oyuncak, elbise, kozmetik ve pasta ürünleri satışı yaparak haksızlık yapanlar vardır.

Temsil ettiğimiz küçük işletmeler ise, sadece temel ihtiyaçların karşılanması için çalışanlarla birlikte rafta, kasada aynı kaderi paylaşarak toplumun bir parçası oldu.

Muhtaç, öğrenci, işçilere yaptığımız gıda yardımlarının reklamını ise varsın biz yapmayalım.

Hükümete bazı düzenlemeleri yapması için çağrıda bulunur, zamanının çoktan geldiğini hatırlatırız.

Bu arada denetim hakkımız ve kapsamımızda olan marketlerle ilgili tüm sorun ve şikayetlerin Odamıza iletilebileceğini bir kez daha vurgulamak isteriz”