İÇ HABERLER
okuma süresi: 2 dak.

Ertuğruloğlu: 'Toplum' muamelesi gördüğümüz sürece resmi müzakereler başlamayacak

Ertuğruloğlu: 'Toplum' muamelesi gördüğümüz sürece resmi müzakereler başlamayacak

Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, "Bizim açtığımız yeni sayfada, Rum ‘devlet’, biz ‘toplum’ muamelesi gördüğümüz sürece resmi müzakereler hayata geçmeyecek” dedi.

Yayın Tarihi: 07/10/21 19:08
Güncelleme Tarihi: 07/10/21 19:28
okuma süresi: 2 dak.
Ertuğruloğlu: 'Toplum' muamelesi gördüğümüz sürece resmi müzakereler başlamayacak

Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, gerçekleşmeyecek tablolar yaratmanın Kıbrıs Türk halkına hizmet etmediğini belirtti.

Koşulların değiştiğine işaret ederek, alışılagelmiş yaklaşım, argüman, parametre ve müzakerelerle bir yere varılamayacağını söyleyen Ertuğruloğlu, “Bu başarısızlığın nedeni uluslararası camiada Rum tarafının ‘devlet’, bizim ‘toplum’ muamelesi görmemizdir. Bizim açtığımız yeni sayfada, Rum ‘devlet’, biz ‘toplum’ muamelesi gördüğümüz sürece resmi müzakereler hayata geçmeyecek” dedi.

Müzakerelerin başarısızlığının sebebinin statü meselesi olduğunu yineleyen Ertuğruloğlu, ortaya koyulan siyasetin ise, başarısızlığın sebebini ortadan kaldırmaya yönelik bir hamle olduğunu vurguladı.

Federasyon tezinin bir alışkanlık olduğunu ve yeni sürece alışamamayı anlayışla karşıladığını belirten Ertuğruloğlu, “İki devletin müzakeresine kapılarımız açıktır. Federasyonda devlet sahibi olamazsınız” dedi.

Hiçbir eksiklik ve hiçbir yanlışlığın devleti inkar etmenin gerekçesi olamayacağını ifade eden Ertuğruloğlu, yanlış ve eksikleri tespit edilip, düzeltilerek devletin güçlendirilmesi gerektiğini kaydetti.

Halkın, hükümetlerin performansından mutlu olmadığı için başka yollara saptığını ve bu nedenle Annan Planı’na “evet” dendiğini belirten Ertuğruloğlu, adada iki devlet olduğunu ve iki devlet olarak geleceğin şekillendirilmesine olanak sağlanması gerektiğini vurguladı.

Ertuğruloğlu, Rum tarafının dünyada tanınmışlığı olduğu sürece Türk tarafıyla bir şey paylaşmayacağını kaydetti  

Federasyonun gerçekleşmeyeceğini yineleyen Ertuğruloğlu, “Siyasi eşitlik 1960 Cumhuriyeti’nde de vardı. Ne oldu? Hepsi bir gecede gitti. Ortaklık olacaksa, daha sağlam zeminde olmalıdır. Bu sağlam zemin de egemen eşitliktir” ifadelerini kullandı

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Alexy Flemmings07/10/21 21:17
5.4 AİHM: KKTC'nin mahkemeleri BAĞIMSIZ ve TARAFSIZdır: (AİHM'in 02.09.2015 kararı; http://hudoc.echr.coe.int/eng?i=001-155000) EN: ..the COURT SYSTEM in the "TRNC", including both civil and criminal courts, reflected the judicial and common-law tradition of Cyprus in its functioning and procedures, and that the "TRNC" COURTS were thus to be considered as "ESTABLISHED BY LAW" with reference to the "constitutional and legal basis" on which they operated...the Court has already found that the COURT SYSTEM set up in the "TRNC" was to be considered to have been "established by law" with reference to the "constitutional and legal basis" on which it operated, and it has NOT ACCEPTED THE ALLEGATION that the "TRNC" COURTS as a whole LACKED INDEPENDENCE and/or IMPARTIALITY...when an act of the "TRNC" authorities was in compliance with LAWS IN FORCE WITHIN THE TERRITORY OF NORTHERN CYPRUS, those acts should in principle be regarded as having a legal basis in domestic law for the purposes of the Convention.. TR: Hem hukuk hem de ceza mahkemeleri de dahil olmak üzere "KKTC" deki YARGI SİSTEMİ, işleyişinde ve usullerinde Kıbrıs'ın adli ve teamül hukuku geleneğini yansıtmıştır ve bu nedenle "KKTC" MAHKEMELERİ'nin, işleyişlerinde atıfta bulundukları "anayasal ve hukuki temel"e bağlı olarak "KANUNLARLA KURULMUŞ OLDUĞU" düşünülmelidir. AİHM, "KKTC"de kurulan YARGI SİSTEMİNİN, işleyişinde atıfta bulunduğu "anayasal ve hukuki temel"e bağlı olarak "kanunlarla kurulmuş" olduğunun kabul edilmesi gerektiğini belirlemiştir; ve "KKTC" YARGI SİSTEMİNİN bir bütün olarak BAĞIMSIZLIK ve / veya TARAFSIZLIK'ının EKSİK OLDUĞU İDDİASINI kabul etmemiştir. "KKTC"nin yetkili makamlarının bir eylemi, KUZEY KIBRIS BÖLGESİNDEKİ YÜRÜRLÜKTE OLAN YASALARA uygun olduğunda, bu eylemlerin ilke olarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin amaçları bakımından iç hukukta yasal bir dayanağı olduğu kabul edilmelidir. Not: Burada, AİHM'in "laws in force within the territory of northern Cyprus" ("kuzey Kıbrıs bölgesindeki yürürlükte olan yasalar") den kastettiği, KKTC'nin yayınlayıp yürürlüğe soktuğu yasalardır (Bakınız: AİHM'in 02.07.2013 kararı). 6. ABD Federal Mahkemesi (09.10.2014): "Her ne kadar ABD, KKTC'yi bir devlet olarak tanımasa da, KKTC'nin bir başkan, bir başbakan, yasama ve yargısı ile birlikte DEMOKRATİK BİR CUMHURİYET olarak işlediği söylenebilir. KKTC, Washington'daki bir hukuk davasında ELE ALINAMAZ". 7. Birleşik Krallık Yüksek Mahkemesi (03.02.2017): "Birleşik Krallık yasalarında Birleşik Krallık'ın KUZEY KIBRIS'ı tanımasını kısıtlayıcı hiçbir şey YOKTUR. BM'nin kendisi de, KUZEY KIBRIS kolluk kuvvetleri ile birlikte çalışıyor ve adanın iki kısmı arasındaki işbirliğini kolaylaştırıyor. Birleşik Krallık polisi ve KUZEY KIBRIS'ın yasal kurumları arasında ilişki YASALdır. "