İÇ HABERLER
okuma süresi: 9 dak.

Ersin Tatar: Eğer egemen eşitliğin yoksa zaman içerisinde seni hap gibi yutarlar

Ersin Tatar: Eğer egemen eşitliğin yoksa zaman içerisinde seni hap gibi yutarlar

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, "Egemen eşitlik kabul edildiğinde Kıbrıs konusunu bütün başlıklarıyla görüşmeye hazırız. Eğer egemen eşitliğin yoksa bu adamlar zaman içerisinde seni hap gibi yutar..” dedi.

Yayın Tarihi: 21/06/22 22:20
Güncelleme Tarihi: 22/06/22 16:08
okuma süresi: 9 dak.
Ersin Tatar: Eğer egemen eşitliğin yoksa zaman içerisinde seni hap gibi yutarlar

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Genç TV ekranlarında yayınlanan ve Mustafa Alkan’ın hazırlayıp sunduğu ‘Er Meydanı’ adlı programa katıldı.

Cumhurbaşkanı Tatar, Yedidalga ve Kantara’da çıkan yangınlara işaret ederek, “Çok üzücü olaylar... Daha dikkatli olmamız gerekiyor. Özellikle trafo merkezlerinin altındaki çalıları temizlemek lazım” dedi.

Yedidalga’da çıkan yangına helikopterin Türkiye’de serviste olması üzerine geç müdahale etmesine de dikkat çeken Tatar, “Tarım Bakanımız Dursun Oğuz’dan aldım bu bilgiyi, helikopter bir süre burada duruyor bir süre bakıma Türkiye’ye gidiyor. Zaman zaman gidip geliyor. Burada daha sık durmasında fayda vardır. Tarım Bakanımız bunu takip etmektedir. Bizim beklentimiz hep burada kalmasıdır ama zaman zaman gidip geliyor” diye konuştu.

“FEDERAL TEMELDE BİR ANLAŞMA ZATEN NETİCE VERMİYOR ARTIK İŞİMİZE DE GELMİYOR”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs konusu hakkında da açıklamalarda bulunarak, federasyon temelinde bir anlaşmanın sonuca ulaşmadığını tüm dünyanın bildiğini dile getirdi.

Tatar, şöyle devam etti:

“Yeni siyasetimiz artık gündeme oturmuştur. Bundan geri dönüşümüz olamaz. Türkiye’de böyle düşünmektedir. Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile yaptığımız toplantılarda, kesinlikle bu siyasetin devam edeceğini teyit etti. Dünyada taşlar yerinden oynuyor... Federal temelde bir anlaşma zaten netice vermiyor artık işimize de gelmiyor.

Egemen eşitlik temelinde ve iki devletin iş birliğine dayalı anlaşma modeli en tutarlısı, en doğrusudur. 50 yıldır iyi niyetimizle federasyon konuştuk. Çeşitli süreçlerden geçildi, tüketildi. Bu yüzden yeni siyasetimizi ortaya koyduk, geri dönüşü yoktur.”

"GYÖ PAKETİ YENİ DEĞİL, ISITIP ÖNÜMÜZE KOYDULAR"

Rum Yönetiminin son dönemdeki sözde Güven Yaratıcı Önlemler (GYÖ) paketine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Tatar, “Bu paket yeni değil, ısıttılar yeniden önümüze koydular. Bu büyük bir oyundur ve tuzaktır. Egemen bir devlet bunları kabul edemez” dedi.

GYÖ paketinin egemenliğin ihlali olduğunu da vurgulayan Tatar, şöyle devam etti:

“Ercan’ı BM’ye, Mağusa Limanı’nı da AB’ye devretmekle KKTC’yi Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenliğine devretmiş oluruz. Hiçbir egemen devlet bu işe girmez. Rum ne kadar egemense ben de o kadar egemenim. Çok daha dikkatli ve ayrıntlı bir şekilde tartışıyoruz. Paketin içerisinde Kapalı Maraş’ın iadesi yer alıyor. Kesinlikle kabul etmeyiz. Artık iki devletliyi konuşuyoruz Maraş’ta artık açılmıştır. Bu öneriler artık müzakere edilemez.”

"EGEMEN EŞİTLİĞİ SAĞLAMADAN SONUÇ ALACAĞIMIZI DÜŞÜNMÜYORUZ"

Cumhurbaşkanı Tatar, çeşitli konular üzerinde çalıştıklarını da vurgulayarak, iki tarafın da yararına olacak öneriler hazırladıklarını belirtti.

Tatar, “Egemen eşitliği sağlamadan sonuç alacağımızı düşünmüyoruz. Bu eşitlik haktır. Bu siyasetten geri adım yok. Egemen eşitlik kabul edildiğinde Kıbrıs konusunu bütün başlıklarıyla görüşmeye hazırız. Egemen eşitliğimizi kabul etsin. Eğer egemen eşitliğin yoksa bu adamlar seni zaman içerisinde hap gibi yutar. Egemen eşitliğimizi kabul etmiyor çünkü niyeti kötü...” ifadelerini kullandı.

"KAPALI MARAŞ'IN AÇILMASIYLA ÇOK BÜYÜK BİR İŞ BAŞARDIK"

“Kapalı Maraş’ın açılmasıyla çok büyük bir iş başardık” diyen Tatar, 4. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Kapalı Maraş’ın açılması gerektiği yönünde açıklamaları olduğuna da işaret etti.

Pandemi şartları çerçevesinde yaklaşık 500 binden fazla insanın Kapalı Maraş’ı ziyaret ettiğini belirten Tatar, “Bugün Türkiye’de Maraş’ın açıldığını bilmeyen yok. Şu anda bütün otellerimiz dolu. 2019 yılındaki verilere yaklaştık. Maraş açılımıyla potansiyel arttı...” şeklinde konuştu.

Tatar, Kapalı Maraş’ın eşi benzeri olmadığını da vurgulayarak, şöyle devam etti:

“Taşınmaz Mal Komisyonu çalışmaya devam ediyor. 400'e yakın başvuru var. Önümüzdeki süreçte gerekli kararlar verilecektir. İnsan haklarına saygılı, BM kararları ters düşmemek adına böyle bir yol izliyoruz. Taşınmaz Mal Komisyonu, başvuruları değerlendiriyor. Ben takip ediyorum. Hızlandırılmasının faydalı olacağını düşünüyorum, yetkililerle de paylaşıyorum.”

"ABBAS'A KUZEYE GEÇMESİ TAVSİYE EDİLDİ AMA GEÇMEDİ"

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın Güney Kıbrıs’ı ziyaret etmesine de işaret eden Tatar, “Mevlüt Çavuşoğlu ile görüştük, kuzeye geçmesinin tavsiye edildiğini söyledi ama geçmedi” dedi.

"50 YIL FEDERASYON KONUŞTUK NE OLDU?"

Türkiye Cumhuriyeti’nin KKTC’yi resmen tanıdığını da savunan Tatar, “50 yıl federasyon konuştuk ne oldu? En azından ben yeni bir siyaset ortaya koydum. Türkiye’nin tam desteğini aldım” ifadelerini kulllandı.

"KÜLLİYE DEMEYELİM, CUMHURBAŞKANLIĞI YERLEŞKESİ.."

Tatar, 20 Temmuz’da Külliyenin temelinin atılmasının planlandığını belirterek, “Külliye demeyelim, Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesi diyelim. Hem de Meclis binası da olacak. 20 Temmuz’da temel atılması yönünde bir plan var. Fuat Oktay Bey geldiğinde bu konu kesinleşir” ifadelerini kullandı.

STENOGRAFLARIN EK MESAİYE KALMAMASI... "BUNLARI DÜRTENLERİ ELEŞTİRİYORUM, İŞ Mİ ŞİMDİ BU?"

Stenografların ek mesaiye kalmama eylemi nedeniyle Meclis Genel Kurulu’nun gündemdeki konular tamamlanmadan kapanmasını eleştiren Cumhurbaşkanı Tatar, “Bu durum beni çok üzdü. İş mi bu? Bunları dürtenleri, bu aklı verenleri eleştiriyorum. Bu konuya çok üzüldüm” dedi.

Muhalefetle bir derdi olmadığını da belirten Tatar, “Ben Meclis’te yokum ama sürekli beni gündeme getiriyorlar, rahatsız oluyorum. Olmadığım bir yerde bu kadar eleştirilmem çok doğru değil diye düşünüyorum” diye konuştu.

"BEN NOTER DEĞİLİM"

23 Ocak seçimlerinin ardından hükümeti kurmakla görevlendirilen Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı Faiz Sucuoğlu’nun ilk kabinesinde Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’nun yer almadığını da belirten Tatar, Ertuğruloğlu’nun göreve gelmemesi halinde Antalya’daki foruma katılamayacağı yönündeki söylentilerin doğru olmadığını vurguladı.

Sucuoğlu’nun Sunat Atun’u görevden almak istemesinin ardından gelişen sürece de dikkat çeken Tatar, “Sucuoğlu akşama kadar bekleseydi Atun’un görevden alınması yürürlüğe girecekti. Ben istişare etmek durumundayım. Kiminle istersem de onunla istişare ederim. En doğal hakkım... Ben noter değilim ki. İstifa neden geldi bilmiyorum, gerek yoktu” ifadelerini kullandı.

Türkiye Cumhuriyeti’nin Sucuoğlu’nu istemediği yönündeki haberlerin sorulması üzerine Tatar, “Ben bu konulara girmek istemiyorum. Bilgim yok” dedi.

Sucuoğlu’nun hükümetin istifasını vermesinin ardından CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman’ın hükümeti kurma görevini ‘şartlı’ istediğini hatırlatan Tatar, “Kabul etmem mümkün değildi” diye konuştu.

Tatar, UBP Parti Meclisi kararını beklemeden hükümeti kurma görevini Ünal Üstel’e vermesine de işaret ederek, “Vekil grubu seçimi yapacaktı, beklenti oydu. Seçim yapılmayınca yetkimi kullandım. PM’ye gitseydi iş uzayacaktı” ifadelerini kullandı.

Türkiye’yi çok fazla ziyaret ettiği yönündeki eleştirilere de yanıt veren Tatar, “Hesapladık, 500 günde 39 gün gitmişim. Bundan daha doğalı olamaz, sonuçta davet alıyorum” dedi.

“ÖZERSAY’I DÖRTLÜDEN KOPARTTIM”

CTP-TDP-HP -DP dörtlü koalisyonu döneminde HP Genel Başkanı Özersay’ın Dışişleri Bakanlığı görevini yapmakta zorlandığını, yaptığı açıklamaların hükümeti rahatsız ettiğini ifade eden Tatar, “Ben Özersay’ı hükümetten koparttım. Hükümet programına da iki devletliliği yazdım. Aldım Kudret’i Dışişleri Bakanı yaptım” dedi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.