DAÜ - Sen: "Bizim topraklarımızda bize karşı faşizm uygulandı"

"19 Temmuz 2011 tarihinde KTAMS, KTOEÖS binalarında, Hamitköy çemberinde ve KTHY çadırında yaşananlar bu ülkenin tarihinde utanç belgeleri olarak yerini alacaktır. 19 Temmuz 2011 tarihinde bu ülkede demokrasinin ne kadar geçerli olduğu görüldü. 19 Temmuz 2011 tarihinde hükümetin ve polisin demokrasiden ne anladığı ortaya çıktı.

O gün tutuklanan, yaralanan, yerlerde sürüklenen genç, yaşlı, kadın, erkek herkes temel demokratik haklarını kullanıyordu: protesto etmek, görüşlerini açıklamak, gösteri düzenlemek. Nutuk çekme zamanı geldi mi demokrasi sözcüğünü ağzından düşürmeyenler, demokrasi havarisi kesilenler barışçı yöntemlerle düzenlenen bu eylemlere tahammül edemediler. Çünkü biliyorlardı ki orada söylenecek her söz doğruydu, haykırılan isyan haklı bir isyandı. Korktular konuşmamızdan, doğruları yüzlerine haykırmamızdan. Korktukları için de polisin faşizan uygulamalarına sarıldılar; bizim topraklarımızda bizlere karşı!

Yaşananlar, egemen güçlerin çıkara dayalı kurdukları sistemlerini korumak için bir telaşa kapıldıklarını göstermektedir. Yaşananlar, egemen güçlerin panik içinde, dalga dalga yükselen halk muhalefeti karşısında ne yapacaklarını bilmez durumda olduklarını göstermektedir. Bu toprakların değerlerine sahip çıkma isteğimize karşı çaresizdirler. O yüzdendir şiddete başvurmaları, o yüzdendir faşizan uygulamalara sığınmaları. Bütün saldırılarına karşı sözümüz aynıdır: elinizden geleni ardınıza koymayın. Dostlarımız yaralandı, dostlarımız tutuklandı. Bu bizi durdurmayacak. Yine meydanlada olacağız bu güzel ülkenin geleceğine sahip çıkmak için! Bu toprakların öz varlıklarına sahip çıkmak suçsa, bu suçu işlemeye devam edeceğiz!"