İNGİLTERE
okuma süresi: 4 dak.

“Ucu açık müzakerelere hayır” çağrısı Jack Straw’un 'atlıkarınca' benzetmesini hatırlattı

“Ucu açık müzakerelere hayır” çağrısı Jack Straw’un 'atlıkarınca' benzetmesini hatırlattı

Türkiye'nin 'ucu açık müzakerelere hayır' ifadesi, 3 yıl önce kaleme aldığı makalede İngiltere eski Dışişleri Bakanı Jack Straw'un geçmiş görüşmeleri ‘atlıkarıncalara’ benzetmesi ve ‘bölünmenin’ asla varılamayacak bir anlaşma için müzakere masasında dönüp durmaktan daha çok katkı yapacağına inandığı sözlerini akıllara getirdi.

Yayın Tarihi: 22/09/20 10:45
okuma süresi: 4 dak.
“Ucu açık müzakerelere hayır” çağrısı Jack Straw’un 'atlıkarınca' benzetmesini hatırlattı
A- A A+

İngiltere eski Dışişleri Bakanı Jack Straw, Kıbrıs’taki müzakerelerin ‘birleşme’ bağlamında gerçekleştirilmesini ‘saçmalık’ olarak niteleyerek çözümün ‘bölünmeden’ geçeceğini dile getirmişti.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’in geçtiğimiz günlerde Türkiye, Yunanistan ve İngiltere’nin de katılımıyla gerçekleşmesi planlanan 5’li görüşmeye işaret etmesiyle birlikte hem Türkiye kanadından hem de Kıbrıs’taki makamlardan yapılan açıklamalar, Straw’un bu açıklamasını hatırlattı.

İlgili açıklamada söz konusu görüşmeleri ‘atlıkarıncalara’ benzeten Straw, ‘bölünmenin’ asla varılamayacak bir anlaşma için müzakere masasında dönüp durmaktan daha çok katkı yapacağına inandığını vurgulamıştı.

2017 yılında Independent için kaleme aldığı makalede Straw, Avrupa Birliği’nin ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ni ‘adanın tamamı olarak değerlendirip’ 2004 yılında gerçekleşen çözüm müzakerelerinin ardından AB’ye kabul etmesinin AB için ‘bugüne kadar alınan kötü stratejik kararlardan biri’ olarak değerlendirmişti.

Dönemin İngiltere Dışişleri Bakanı olan görevini İşçi Partisi hükümetinde 2001-2006 yıllarında sürdüren Straw, daha önce de çeşitli vesilelerle Kıbrıs'ta görüşmelerin sonuçsuz kalması halinde bölünmenin gündeme getirilmesi gerektiğini savunmuştu.

“GEREKİRSE KIBRIS'IN RESMEN BÖLÜNMESİNİ DEĞERLENDİRMELİYİZ”

Straw, bir başka makalesinde de bu görüşünü yineledi.

Eski bakan, ilgili makalede, "Buradaki temel sorun, Kıbrıslı Rumları anlaşmayı kabul etmeye teşvik edecek bir unsurun olmamasıdır. Avrupa Birliği (ne yazık ki İngiltere'nin de rızasıyla), Türk tarafıyla bir anlaşma olsun ya da olmasın Kıbrıs'ın 1 Mayıs 2004'te AB'ye katılmasını kabul ederek, bugüne kadarki en kötü stratejik kararlarından birine imza atmıştır" ifadelerini kullandı.

Straw makalesini şöyle sürdürdü:

"Bir müzakerenin başarılı olabilmesi için her iki tarafın da bir kazanım elde etmesi gerekir. Ancak Kıbrıslı Rumların gözüyle bakıldığında Kıbrıslı Türklerle siyasi eşitliği kabul etmek demek ellerindeki güçten feragat etmek demektir.

Eğer bu sürecin sonunda ödül olarak AB üyeliği verilecek olsaydı, benim görüşüme göre, anlaşmaya da varılabilirdi. Ancak bu ihtimalin ortadan kalkması, bizi hiçbir Rum liderin anlaşmaya seçmen desteği sağlayamayacağı gerçeğiyle yüz yüze bırakıyor.

Artık uluslararası toplumun bu gerçeği kabul etmesinin ve adanın bölünmesini tanımasının zamanı geldiğini düşünüyorum.

Bunun, iki toplumun ilişkilerinin iyileşmesine, atlıkarınca misali asla varılamayacak bir anlaşma için müzakere masasında dönüp durmaktan daha çok katkı yapacağına inanıyorum."

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.