Londra Taliban’ı uyardı: Terör örgütleri Afganistan’a geri dönmemeli
Taliban Afganistan ve dünya kamuoyunu değiştiğine dair ikna etmeye çalışırken Birleşik Krallık ve Fransa Afganistan’ın yeniden bir terör üssü olma ihtimalinden endişeli...
Taliban Afganistan ve Dünya kamuoyunu değiştiğine dair ikna etmeye çalışırken Birleşik Krallık ve Fransa Afganistan’ın yeniden bir terör üssü olma ihtimalinden endişeli.
Fransız Haber Ajansı (AFP), 19 Ağustos’ta Kabil’den yayınladığı bir haberde Taliban hareketinin ‘uluslararası toplumun ve Afganların güvenini kazanmaya çalıştığını’ yazdı. AFP, Taliban kadrolarının gazetecilere gülümsediğini ve onlarla selfie çektiklerini, hatta bir kadın gazeteciyle televizyon röportajı yapmak üzere aynı ortamda oturduklarına dikkat çekti. Ajansa göre Taliban, Afganları ve dünyayı değiştiğine ikna etmek için büyük bir medya kampanyasına girişmiş görünüyor.
Ancak AFP’ye göre bu girişimler herkesi ikna etmiyor. Öyle ki Afganlar, özellikle de kadınlar ve dini azınlıklar, hareketin ‘1996 - 2001 yılları arasında iktidara geldiğinde dayattığı radikal rejimi ve takip eden yirmi yılda kanlı isyanlarında ölen on binlerce kurbanını’ hatırlıyor.
Taliban sözcüsü Zebihullah Mücahid, geçen salı günü Kabil’deki basın toplantısında yaptığı açıklamada “İnanç açısından hiçbir fark yok ama tecrübe, olgunluk ve bilgelik açısından kesinlikle çok farklılıklar var” dedi. Mücahid, herkes için genel af, kadın hakları, sürekli eğitim ve çalışma, bağımsız ve özgür medya ve kapsayıcı bir hükümetin kurulması dahil olmak üzere uzun bir çekici vaatler listesine dikkati çekti. Aynı şekilde bir Taliban yetkilisi de bir kadın gazeteciyle yüz yüze görüştüğünü ifade etti. Taliban ayrıca, uluslararası toplumun bir parçası olmak istediğini söylerken, Afganistan’ın ‘yurtdışındaki saldırılar için kullanılmasını önleme’ taahhüdünde bulundu. ABD, El Kaide lideri Usame bin Ladin’i teslim etmeyi reddetmesi nedeniyle 2001 yılında Taliban hareketini iktidardan deviren uluslararası bir koalisyonun başındaydı.
AFP’ye göre hareket, temsilcilerini Aşura’nın yıldönümünü anmak üzere bir törene gönderdi.
Bu hafta olduğu gibi Taliban, 1996 yılında da Kabil’e girdiklerinde genel af sözü vermişti. Hareketin kurucusu Molla Ömer, başkent sakinlerinde “Hiçbir şekilde intikama inanmıyoruz” demişti. Ancak AFP’nin haberine göre açıklamadan iki gün sonra hareket, eski Cumhurbaşkanı Necibullah’ı idam etti ve cesedini bir elektrik direğine astı.
On binlerce dehşete düşmüş Afgan, pazar gününden bu yana ülkeden kaçmaya çalışıyor ve tam bir umutsuzluk içinde Kabil havaalanına akın ediyor.
Kadınlar, sokaklardan kaçınırken, gazeteciler ve uluslararası örgütlerde çalışanlar da misilleme korkusu yaşıyor.
Çin, Rusya, Türkiye ve İran, Taliban hareketine açıklık belirtileri gösterdi, ancak henüz kimse tam anlamıyla hareketi tanımadı. Londra’da Birleşik Krallık Savunma Bakanı Ben Wallace, 19 Ağustos’ta ABD liderliğindeki 20 yıllık savaşın ardından Afganistan’ın kaderinin, Rusya gibi Batı muhaliflerinin Batı’nın kararlılığını gevşek olarak görmeye başladığı anlamına geldiğini vurguladı. Wallace, BBC kanalına yaptığı açıklamada, “Beni rahatsız eden şey, artık Batı’nın kararlılığını gevşek gören bir dünya düzeninin olması” dedi. Reuters tarafından aktarıldığına göre Bakan, “Bu, hepimizi ilgilendiren bir konu. Batı’nın parçalandığı ve kararlı olmadığı düşünülüyorsa, Rusya gibi muhaliflerimiz bunu cesaret verici bulabilir” şeklinde konuştu.
Diğer İNGİLTERE Haberleri
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.