‘Süt Babam’ izleyicisi ile buluştu… Akıncı: “Hem hüzünle hem de geleceğe dair umutlarla izledik”

Kıbrıs’ta 1974’te yaşanmış gerçek bir hikayeyi konu alan “Süt Babam” adlı belgesel filmin Lefkoşa galası, dün akşam yapıldı.

Yönetmenliğini Cemal Yıldırım’ın yaptığı belgesel film, Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği ve Basın Emekçileri Sendikası’nın iş birliğiyle ve Lefkoşa Türk Belediyesi’nin katkılarıyla Lefkoşa’da Çağlayan Çocuk Bahçesi’nde açık hava sineması şeklinde sunuldu.

4. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, CTP Milletvekili Fikri Toros ve Güney Kıbrıs’tan konukların da aralarında bulunduğu davetlilerin izlediği belgesel filmin Kıbrıs’ta dostluk ve barış adına hem kuzeyde hem de güneyde turneye çıkacağı açıklandı.

Öğretmen Birgül Kılıç Yıldırım’ın babası Mehmet Kılıç’ın 1974’te Lefkoşa Dereboyu’ndaki sınır hattında, savaş sırasında karşı cephedeki bir grup Kıbrıslı Rum askerle kurduğu dostluğun ve Kıbrıslı Rum asker Andreas Efstatiu’nun kundaktaki Birgül Kılıç’a babası ile toz süt gönderip hayatta kalmasını sağlamasıyla başlayıp bugünlere kadar gelen dostluğun hikayesinin anlatıldığı belgesel film, Yunanca alt yazıyla sunuldu.

“Blue Platform Production” tarafından hazırlanan belgesel filmi izleyenler duygulu anlar yaşadı.

Birgül Kılıç Yıldırım’ın metin yazarlığını ve anlatıcılığını yaparak oynadığı 1 saat 20 dakikalık belgesel dramada Birsel Kılıç, Serdar Türkkal, İlke Yöncü, Havva Işıktan, Ayşe Şevketoğlu Kılıç, Nuran Uğurlu, Su Özbaysal, Vedat Yıldırım, Emine Durmuş, Altan Nurettin Arapsoy, Fatma Oya Kişmir bölüm oyuncusu olarak yer alıyor.

Süt Babam’ın iki toplumlu ilk gösterimi, ara bölgedeki Dayanışma Evi’nde 26 Temmuz’da yapılmıştı.

"HEM HÜZÜNLÜ HEM DE GELECEĞİ DAİR UMUTLARLA İZLEDİK"

4. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, sosyal medya hesabı üzerinden belgesel hakkında açıklama yaparak, “hem hüzünle hem de geleceğe dair umutlarla izledik” ifadelerini kullandı.

Akıncı, açıklamasının devamında ise şunları söyledi:

“Savaş ortamında yeni doğmuş bir Kıbrıslı Türk kızın yaşama tutunabilmesi için gerekli olan özel bir sütün bir Kıbrıslı Rum asker tarafından aileye ulaştırılmasının öyküsü çarpıcı bir anlatımla izleyenlere aktarıldı.

Bu adada her iki toplum da çok acılar çekti. Bağnaz milliyetçi anlayışların kurbanı oldu. Kanı, gözyaşını paylaşan toplumların, artık bu güzel adada kalıcı barışa ve huzura ulaşmaları ve geleceğe umutla bakabilmeleri gerekiyor. Savaş ortamında bile Kıbrıslıların insani değerlerini koruyabildiklerinin güzel bir örneğini oluşturan bu gerçek yaşam öyküsü bize yakışandır. Geleceğimizi şekillendirmesi gerekendir.

Başta Yönetmen Cemal Yıldırım ve Birgül hocanım olmak üzere emek veren herkesi kutluyorum; olayın gerçek kahramanlarına yarattıkları ders niteliğindeki bu güzel örnekten dolayı teşekkür ediyorum.”