İnsan kaçakçılığına 42 ay hapis cezası

Küçükerenköy sahilinde 2020 yılı Ekim ayı içerisinde Sahil Güvenlik Komutanlığı ekipleri ile polis ekipleri tarafından gerçekleştirilen operasyonda tespit edilerek tutuklanan 1’i kadın olmak üzere 18 Suriyeli mültecinin KKTC’ye girişlerini sağlayan sanık Serhat Yenigün’ün Mağusa Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki yargı süreci tamamlandı.

“İnsan kaçakçılığı” ve “Onaylanmış liman olmayan bir yerden KKTC’ye giriş yapmaya yardımcı olma” davalarından yargılanan sanık Yenigün, aleyhindeki davalardan suçlu bulundu. Sanık Yenigün, Mağusa Ağır Ceza Mahkemesi Heyeti’nin oy birliği ile aldığı kararla 42 ay (3 buçuk yıl) hapis cezasına mahkum edildi. 18 mülteci hakkında ise ihraç kararı çıkarıldığı öğrenildi.

ŞENOL: İNSAN KAÇAKÇILIĞIYLA MÜCADELEDE YENİ BİR DÖNEM BAŞLADI

Sanık hakkındaki davanın kararını Mağusa Ağır Ceza Mahkemesi Heyeti Başkanı Fatma Şenol okudu. Sanığın mahkum edildiği davanın Fasıl 154 Ceza Yasası’na eklenen “İnsan kaçakçılığı” suçu olduğunu belirten Şenol, 2020 yılında Ceza Yasası’na eklenen maddeye göre maddi menfaat elde etmek amacıyla yasal olmayan yollardan yabancı bir kişinin ülkeye girmesine imkan sağlayan kişinin insan kaçakçılığı suçu işlemiş olduğunu vurguladı.

Şenol, bu suç işleyenlerin 5 yıla kadar hapislik cezası ile cezalandırılabileceğini, bunun yanısıra ülkeye yasa dışı yollarla sokulan kişinin 18 yaşından küçük olma veya aklen veya bedenen savunmasız olmaları durumunda ise 10 yıla kadar hapislik cezası verilebileceğine dikkat çekti.

Şenol, 2020 yılında Ceza Yasası’nda yapılan tadilatla ve bu tür suça ağır cezalar öngörülmesiyle birlikte insan kaçakçılığıyla mücadelede yeni bir dönem başladığının altını çizdi.

KKTC’ye girişin yasal olarak kabul edilebilemesi için önceden tespit edilen onaylanmış gümrük giriş kapılarında pasaport veya kimlik kullanılarak girilmesi gerektiğine vurgu yapan Şenol, bu şekilde bir giriş dışında bir yabancının KKTC’ye sokulmasının, sokulmasına aracılık ve yardım edilmesinin insan kaçakçılığı suçunu oluşturduğunu açıkladı.

Günümüzde dünyanın önde gelen sorunları arasında olan insan kaçakçılığı suçuyla dünyanın bir çok ülkesinin mücadele etmekte olduğunu belirten Şenol, insan kaçakçılığının uluslararası suç örgütlerinin dahil olduğu bir suç türü olarak karşımıza çıktığının altını çizdi.

“İNSAN KAÇAKÇILIĞI ARTIŞTA OLAN SUÇ TÜRLERİ ARASINDA”

Mahkemelerde yargılanan mültecilerin sayısının her geçen gün artmakta olduğunun açıkça görüldüğünü ifade eden Şenol, insan kaçakçılığı suçunun da KKTC’de artışta olan suç türleri arasında olduğunun görüldüğünü altını çizdi.

Ülkelerindeki zor koşullardan kurtulmak isterken suç örgütlerinin eline düşen ve maddi menfaat sağlamak amacıyla çaresiz insanları başka ülkelere yasal olmayan yollardan sokmaya çalışan kişilere caydırıcı cezalar verilmesinin bu tür suçlarla mücadelede büyük önem arz ettiğini belirten Şenol, suçu organize edenlerin ve onlara yardımcı olan kaçakçıların tespit edilerek haklarında yasal işlem başlatılması ve caydırıcı cezalar verilmesinin suçun önlenebilmesi için vazgeçilmez bir gereklilik olduğunu kaydetti.

SUÇU ORANİZE EDEN KİŞİLER YAKALANMADI

Olayın olgularına dikkat çeken Mağusa Ağır Ceza Mahkemesi Heyeti Başkanı Fatma Şenol, sanık Serhat Yenigün’ün, isimlerinin Kasım ve Şahin olduğunu öğrendiği şahısların kendisine mülteci taşımacılığı yapması için teklifte bulunmaları üzerine Küçükerenköy sahiline gittiğini ve orada Kasım ve Şahin isimli kişilerle ile birlikte bekleyerek konu kaçakları aracına aldığının ancak Kasım ve Şahin isimli kişilerin polisi görmeleri üzerine olay yerinden kaçtıklarının, sanığın ise kaçaklarla birlikte araç içerisinde yakalandığının anlaşıldığını söyledi.

Suçu organize eden kişilerin tespit edilemediği, sanığın ise Kasım ve Şahin isimli kişiler tarafından sadece taşımacılık yapması için kullanıldığının açıkça görülebildiğini ifade eden Şenol, kaçaklar arasında 18 yaşından küçük kişilerin de olduğunun görüldüğünü kaydetti.

Sanık Yenigün’ün, Suriye uyruklu 18 mültecinin yasalar hilafına hareket ederek KKTC’ye girmelerine yardımcı olduğunu anımsatan Şenol, bu tür suçu işleyenlere mahkeme tarafından verilecek cezanın hapislik cezası olduğunu ifade etti.

Sanığın 2 yıldan beridir psikolojik tedavi gördüğünü ve konu suçun işlenmesinde esas rol oynayan kişiler tarafından sanığın durumunun fark edilerek sanığın kullanılmış olduğunun olgulardan ve meselenin oluş şeklinden anlaşılabildiğini ifade eden Şenol, sanığı oy birliği ile 3,5 yıl hapis cezasına mahkum ettiklerini açıkladı.