Mavroyannis seçilmeden Downer'la görüşmeye başlıyor

Politis "Belge İle Başlangıç... Başkan Çelebis'ten Sonra Muduros'u Düşünüyor" başlıklı haberinde Mavroyannis'in bu ay sonunda BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Aleksander Downer'la görüşmesinin beklendiğini yazdı.

Mavroyannis'in BM'nin, geçmiş müzakerelerde kaydedilen görüş birlikleri-görüş ayrılıkları belgesini Downer ile er veya geç görüşmesi gerekeceğine işaret eden gazete, Downer'ın yaz döneminde ve müzakereler başlamadan önce dönmesinin ana nedenlerini, Rum müzakerecinin atanması, rolü ve görevi ve Rum tarafının görüş birlikleri belgesine cevabı olarak sıraladı.

Politis şöyle devam etti:

"Başkan Anastasiadis Ulusal Konsey toplantısında belgenin müzakerelere zemin teşkil edemeyeceğini vurgulamıştı ancak aynı zamanda içeriğinin de çöp kutusuna atılamayacağını söylemişti. Nikos Anastasiadis'in bu tezi Andreas Mavroyannis aracılığıyla BM nezdinde netleştirmesi gerekiyor.

Müzakereciye vermek istediği rol ve yetki konusunda Ulusal Konsey'de tartışma çıkacağını şimdiden bilen Anastasiadis'in müzakereci mevkiine atamayla ilgili planını Konsey'de tam teferruatlı anlatması bekleniyor. Dolayısıyla ortadaki soru işareti, Ulusal Konsey'in Anastasiadis'in müzakerecinin görevini yükseltme düşüncesini onaylayacak mı yoksa günün sonunda başkanın Kıbrıs sorunundaki danışmanı (yani Tasos Conis ve Yorgos Yakovu gibi) mı olacağıdır."

GENİŞ YELPAZEDE YETKİLER

Politis, Anastasiadis'in Mavroyannis'e geniş yetkiler verilmesini istediğini de belirterek, şöyle yazdı:

"Anastasiadis daha eski açıklamalarında, müzakereciye; Türk yetkililerle görüşme ve Türkiye'ye gitme (paralel müzakereler yolu planı ileri götürülürse) de dâhil olduğu geniş yelpazede yetkiler vermek istediğini açıklamıştı.

Başkan müzakereciye, özellikle hukuk danışmanlarından oluşan bir grubun eşlik etmesini istiyor. Bu çerçevede, aklında; Alekos Markidis, Tumazos Çelebis, Kipros Hrisostomidis, Hristos Kliridis ve Polis Poliviu isimleri var. Markidis, müzakerecinin rolü değişirse böyle bir gruba katılmayı reddediyor görünüyor.

Bu itibarla Anastasiadis, müzakereler ve Kıbrıs sorunuyla ilgili konulara ilişkin inceleme yapmak ve görüş üretmek üzere bir 'think tank' (düşünce havuzu) oluşturmayı düşünüyor (önceki günkü siyasi parti başkanları toplantısında böyle bir şey söylemişti). Bu organın başkanlığına da Tasos Conis'i uygun görüyor."

KASULİDİS MARAŞ ÖNERİSİNİ YEREL ÖRTGÜTLERE ANLATIYOR

Politis ayrıca Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis'in, Rum tarafının Maraş önerisiyle ilgili projelerini "Mağusa Ticaret ve Sanayi Odası" yetkilileriyle görüştüğünü bildirdi.

Habere göre, bakanlık tarafından yapılan yazılı açıklamada Kasulidis muhataplarına, Rum Yönetimi'nin, müzakerelerde sunacağı ve Maraş'ın iade edilmesi, Mağusa Limanı'nın Kıbrıs Türk ürünlerinin ihracı için AB gözetiminde açılmasını öngören öneri üzerinde çalıştığını söyledi.

"Mağusa Ticaret ve Sanayi Odası" heyeti ise Anastasiadis hükümetinin bu inisiyatifini kutladı ve "Maraş'ın Güvenlik Konseyi kararlarının dikte ettiği öncelikler temelinde iadesi, iki toplum arasındaki buzları kıracak ve güven ortamı yaratacak" görüşünü ortaya koydu.

Fileleftheros "Kentin İadesi İşbirliğine Fırsat... İşgal Altındaki Maraş'ın Örgütleri Hükümetin Önerisini Destekliyor" başlığıyla verdiği haberinde "Mağusa Ticaret ve Sanayi Odası" tarafından yapılan yazılı açıklamaya yer verdi.

Habere göre açıklamada Maraş'ın bugün meskûn olmayan kapalı bölümünün iadesi müzakerelerin başlamasıyla birlikte gerçekleşecek ve Kıbrıs sorununun kapsamlı çözümü için olumlu bir ortam ve dinamik oluşturulmasının başlangıcı olacak. Bu, Kıbrıs sorununun çözümüne yardımcı olacak bir çözüm öncesi tedbirdir" denildi.

RUM SÖZCÜ'YE GÖRE ANASTASİADİS ÇÖZÜMÜ DOĞAL GAZA BAĞLAMIYOR, TAM AKSİNE AYIRIYOR

Filelftheros ayrıca Rum Yönetimi Sözcü Vekili Viktoras Papadopulos doğal gaz arama ve çıkarma prosedürlerinin normal şekilde devam ettiğini, "bunların Kıbrıs sorunuyla bir bağlantısı olmadığını" iddia ettiğini bildirdi.

Gazeteye göre Kıbrıs sorununun, doğal gazdan istifadeyle çözümüyle ilgili bir soruya muhatap olan Papadopulos "Kıbrıs sorunu çözülürse, çözümden sonra elbette bölgedeki bütün oyuncularla farklı ekipler ve farklı işbirliği perspektifleri olacak" ifadesini kullandı.