GÜNEY KIBRIS
okuma süresi: 7 dak.

Kıbrıs için, Sonbaharda diplomatik mücadele bekleniyor

Kıbrıs için, Sonbaharda diplomatik mücadele bekleniyor

Kıbrıs için, sonbaharda, çeşitli düzeylerde zorlu bir diplomatik mücadelenin beklendiği belirtildi.

Yayın Tarihi: 18/08/13 12:53
okuma süresi: 7 dak.
Kıbrıs için, Sonbaharda diplomatik mücadele bekleniyor
A- A A+

Fileleftheros gazetesi "Bulanık Manzarada Diplomatik Poker" başlıklı haberinde, aldığı bilgilere dayanarak, Birleşmiş Milletler'in, Ekim ayı içerisinde müzakereler sürecinin başlamasına ve buna paralel olarak, Maraş'a ilişkin paket konusundaki görüşmelerin yapılmasına yöneldiğini yazdı.

BM Genel Sekreterliği'nin, bu konunun (Maraş) ilerlemesi durumunda, bunun müzakereler içerisinde onaylanacağı düşüncesinde olduğunu yazan gazete, BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon'a yakın kişilerin bu görüşte olduğunu, bununla birlikte BM Genel Sekreteri Ban'ın Kıbrıs Özel Danışmanı Alexander Downer'in ise "eğer Maraş konusunda anlaşabiliyorlarsa, neden Kıbrıs sorununu çözmesinler" görüşünde olduğunu belirtti.

Güney Kıbrıs'ın, Maraş konusunda üstlendiği girişimle, sürecin başlamasına dinamik kazandırma girişiminde bulunacağını, ayrıca Ankara'nın niyetlerini sınayacağını yazan gazete, Maraş önerisinin, ABD ve AB tarafından destek gördüğünü, ancak son dönemde İngilizlerin buna "sessiz" kaldığını belirtti.

Gazete, Maraş konusundaki paketin ileriye götürülmesinin, bazı tehlikeler de arz ettiğini, bunlardan ilkinin, Maraş önerisini Ankara'ya taşımayı üstlenen AB Komiseri Olli Rehn'in, "Lefkoşa'"ya, muhtemelen Rum tarafının kabul etmeyeceği, uzlaşma önerisiyle dönme ihtimali olduğunu yazdı.

Habere göre bir diğer tehlike "görüşmenin ileriye götürülmesi, ara bir anlaşma sağlanması ve Kıbrıs sorununun bütünlüklü çözümüne ilişkin süreçte bunun devamının olmamasıdır".

Türkiye'de ise Maraş konusunun, kapalı olarak addedildiğini yazan gazete bunun, gündemin önemli ölçüde genişletilmemesi dışında görüşülmeyeceğini belirtti.

Ankara'nın, Kıbrıs sorunun çözümlenmesi durumunda Maraş'ın iade edileceğini savunduğunu belirten gazete, Türkiye'nin AB Bakanı Egemen Bağış'ın, bunu, Hırvatistan'ın AB'ye katılım töreni esnasında, Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis'e söylediğini belirtti.

Gazete, Türk diplomatlar ile yabancı diplomatlar arasındaki görüşmeler temelinde Ankara'nın "Maraş konusunun, doğal gaz ile ilişkilendirilmesi durumunda, açılabileceğini" düşündüğünü yazdı.

Habere göre diplomatik kaynaklar, "Türklerin enerji konusunu, gerek doğrudan, gerekse Kıbrıslı Türkler aracılığıyla ortaya koymaya kararlı olduğu" görüşünü dile getirdiler.

İyi haber alan kaynaklar, iki toplumlu görüşmelerde enerji başlığının görüşülmesine ilişkin önerinin (Eroğlu aracılığıyla) yeniden gündeme getirileceğini ifade ettiler.

Kıbrıs sorununu enerji konusuyla ilişkilendiren tek ülkenin Türkiye olmadığını, Kıbrıs sorununda yıllardır rol oynayan ülkelerin de bulunduğunu yazan gazete, Türkiye'nin böylesi bir durumda, Kıbrıs doğal gazına dahil ve role sahip olacağını, Güney Kıbrıs'ın egemenlik haklarına karşı çıkmayacağını belirtti.

"PRİŞTİNE MODELİNDE ERCAN"

Simerini gazetesi, Maraş'ın yasal sakinlerine iade edilmesi konusu gündeme geldiği andan itibaren, Türk tarafının, bu konuyu, Kıbrıslı Türklerin izolasyonun kaldırılması, Mağusa Limanı ile Ercan Havalimanı'nın faaliyete geçmesi konusuyla ilişkilendirdiğini yazdı.

Haberi "Priştine Modelinde Ercan" başlığıyla veren gazete, Türkiye'nin daha önceki anlaşmalardan doğan yükümlülüklerini yerine getirmediği, yenileri ise nasıl yerine getireceği mantığı çerçevesinde "kapalı bölge Maraş'ın iadesi, mevcut aşamada müzakerelerin başlaması ve Türkiye'nin AB sürecinin devamı için önkoşulu teşkil etmesi gerektiğini yazdı.

Güney Kıbrıs'taki şimdiki hükümetin, Maraş konusunu, Ercan Havalimanı'yla ilişkilendirmeden yeniden gündeme getirdiğini yazan gazete, Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasuldis tarafından dile getirildiği şekilde, Ercan Havalimanı'nın, "Kıbrıs Cumhuriyeti'nin egemenliğine saygı duyulduğu sürece" faaliyete geçebileceğini ve ilişkilendirilebileceğini belirtti.

Gazete, BM ile AB'nin, Tasos Papadopulos Hükümeti döneminde sunulan ancak sonuçlanmayan formülü de yastık altında tuttuğunu ve bunu incelemeye hazır olduğunu belirterek, söz konusu formülün, Kosova'daki Priştine örneğiyle ilgili olduğunu yazdı.

Gazete, Priştine'nin 1999- 2008 yılları arasında BM'nin kontrolünde bulunduğunu anımsattı.

"EKİM 2014'E KADAR ÇÖZÜM"

Kathimerini gazetesi "Ekim 2014'e kadar çözüm" başlığıyla verdiği haberinde, uluslararası unsurun, "her şeyin" 2014 sonuna kadar hazır olması için, Kıbrıs sorununda hızlı bir süreci öngördüğünü yazdı.

Gazete, koordinasyon rolünü bu kez ABD'nin üstlendiğini, aynı zamanda Atina ve Ankara aracılığıyla, taraflara ilgili mesajları gönderdiğini bildirdi.

Kıbrıs sorununa ilişkin olarak gelişmelerin beklendiği tarihlere de yer veren gazete, bunları "Ekim 2013, Nisan 2014 ve Ekim 2014" şeklinde belirtti.

Ekim 2013 tarihini, müzakerelerin başlama tarihi olarak ifade eden gazete, müzakere hazırlıklarına ilişkin haberlere yer verdi.

Kathimerini, Nisan 2014 tarihinin ise diplomatik çevrelerce dönüm noktası olarak nitelendirildiğini, zira Türkiye'nin 2014 yılının ilk dört ayından sonra, belediye, milletvekilliği ve cumhurbaşkanlığı seçimleri gibi seçim sürecine gireceğini yazdı.

Diplomatik kaynaklar, müzakerelerin Nisan 2014 tarihine kadar ara bir anlaşmaya olanak sağlayacak şekilde ilerlemesi gerektiğine de dikkati çekti.

Habere göre diplomatik kaynaklar, ayrıca Ekim 2014'ü, Kıbrıs sorunundaki müzakerelerin tamamlanacağı tarih olarak görüyor.

Gazete ayrıca ABD'nin, Bill Clinton'un ABD Başkanlığı döneminde, Kıbrıs Özel Temsilciliği'ni yürüten (1996-1999)Richard Hoolbrooke tipinde bir arabulucu atama düşüncesiyle tüm çaba içerisinde rol üstleneceğini yazdı.

PANİKOS PAPANİKOLAU

Fileleftheros gazetesine söyleşi veren eski Dış Rumlar Dünya Federasyonu (POMAK) Başkanı Panikos Papanikolau, Kıbrıs sorununa yönelik çözüm için hazırlıklı olmaları gerektiğini söyledi.

Papanikolau, 2004'te Annan Planı'nın reddedilmesi unsurlarından birinin de çözüme hazır olunmaması olduğunu ifade etti.

Papanikolau, Amerikalıların, süreçte aktif role sahip olacaklarını ilk kez dile getirdiğine de dikkati çekerek Amerikalıların, Kıbrıs sorununun çözümü için ağırlığını koyması temennisinde bulundu.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.