Kasulidis: "Kıbrıs Cumhuriyeti konferansta olacak çünkü anlaşmalar imzasını taşıyor"

Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis, Cenevre'de gerçekleştirilecek Kıbrıs konferansında "Kıbrıs Cumhuriyeti'"nin mevcut olacağını çünkü anlaşmalarda imzası bulunduğunu ve onayına gereksinim olduğunu ifade etti.

Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis, Cenevre'de görüşmelerinden iki hafta önce Simerini gazetesine verdiği söyleşide, konferansta, "Kıbrıs Cumhuriyeti"ni kimin temsil edeceğinin önemli olmadığını, bununla birlikte "Kıbrıs Cumhuriyeti"nin orada olacağını belirtti.

Kasulidis, anlaşmaların, "Kıbrıs Cumhuriyeti"nin imzasını taşıdığını, bu nedenle onayına da gereksinimi olduğunu da ifade etti.

Yoannsi Kasulidis ayrıca Türk askerinin, çözümün ilk gününden itibaren çekilmesinin mümkün olmadığını kabul ederken, Türk askerinin çekilmesine ilişkin makul bir zaman diliminden söz etti.

Kasulidis, garantiler konusunda hangi noktaya kadar ödün verilebileceğine ilişkin bir soru üzerine, garantilerin, herhangi bir müdahale hakkının kaldırılmasını ve Türk askerinin Ada'dan çekilmesini istediklerini söyledi. Kasulidis sözlerinin devamında, müzakere taktiklerine yönelik olarak bunu yaymak istemediğini de söyledi.

Yunanistan'ın garantilerin kaldırılması ve askerin mutlak şekilde çekilmesini istediğinin anımsatılması üzerine Kasulidis, Yunanistan'ın görüşü ile kendi görüşlerinin örtüştüğünü, bunun Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras, Dışişleri Bakanı Nikos Kocas, Rum Yönetimi Başkanı ve kendisinin açıklamalarında da teyit edildiğini anımsattı. Kasulidis, makul bir zaman dilimi içerisindeki geçiş döneminin ardından Türk askerinin Kıbrıs'tan tamamıyla çekilmesinden bahsettiklerini ifade etti.

TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras'ın, Cenevre'deki konferans öncesinde bir araya gelip gelmeyeceklerine ilişkin bir soru üzerine Kasulidis, bu soruyu yanıtlama konumunda olmadığını, Türkiye ve Yunanistan Dışişleri Bakanları'nın, Erdoğan-Çipras görüşmesini hazırlamak için yüksek düzeydeki diplomatların görüşme gerçekleştirmesi süreci konusunda anlaşmaya vardıklarını bildiğini söyledi.

Yunanistan'ın konferansa katılabilmesi için garantiler konusunda bir çeşit ön anlaşma olması şeklinde ön talep ortaya koyduğuna ilişkin bir soru üzerine Kasulidis, Yunanistan'ın konferansa katılmak için şart veya ön talep ortaya koymadığını, Türkiye ile Yunanistan arasında uzlaşma ve konferansın başarı perspektifini kolaylaştıracak istişareler olmasını istediğini belirtti.

Kasulidis, tarafların "Konferansa, geriye kalan beş başlıkta anlaşma huzmesi olmadan gidilmesi durumunda, müzakerenin Kıbrıs aidiyetli olmaması tehlikesinin bulunacağı" yönündeki açıklamasının anımsatılması üzerine, şu yanıtı verdi:

"Kıbrıs sorununa ilişkin beş iç başlık, ne kadar anlaşma huzmesinde olursa, konferansın başarılı olması perspektifinin de o kadar artacağına ilişkin görüşlerimiz devam ediyor. Bu huzmede bulunmamamız için işbirliği yapmayacak ve gündemi otomatik olarak yükleyecek olanlar, konferansın başarısız olması sorumluluğunu da taşıyacak"

Kasulidis, sözlerinin devamında, iç başlıkların, Güvenlik Konseyi'nin belirlediği şekilde, Kıbrıs aidiyetli olduğu konusunda ısrar ettiğini, konferanstaki üçüncülerin herhangi bir şekilde karışmasının mümkün olmadığını söyledi.

Uluslararası konferansa, iki liderin 9-11 Ocak'ta gerçekleştireceği görüşmelerin öncülük edeceğini anımsatan Kasulidis, burada haritaların sunulmasının ve çeşitli konularda yakınlaşmanın beklendiğini ifade etti.

Kasulidis, bugüne kadar anlaşma huzmesine henüz gelemediklerini belirterek 12 Ocak tarihine kadar bunun gerçek olması temennisinde bulundu.

Kasulidis, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis'in son mücadeleyi, Türkiye'nin kartları açması ve siyasi irade göstermesinin gerekeceği uluslararası konferans sırasında vermeyi seçtiğini ifade etti.

"Kıbrıs Cumhuriyeti"ni kimin temsil edeceği sorusu üzerine Kasulidis, bunun öneme sahip olmadığını, zamanı gelince bunun açıklanacağını ancak "Kıbrıs Cumhuriyeti"nin mevcut olması noktasının önemli olduğuna dikkati çekti.

Cenevre'ye anlaşma mı yoksa ara anlaşma için mi gidileceği şeklindeki soru üzerine Kasulidis, Cenevre'ye, 6 başlığa ilişkin anlaşma için gidileceğini, yeni Anayasa'nın, çözümün ilk gününden itibaren geçerli olacak yasaların yazımı gibi teknik içerikli konuların bunu takip edeceğini belirtti.

Kıbrıs Türk tarafının, Güvenlik Konseyi daimi üyeleri ve AB'nin konferansta bulunmalarına ilişkin duruşuyla ilgili bir soru üzerine Kasulidis, AB Konseyi kararının, AB'nin net tutumu haline geldiğini, Güvenlik Konseyi'nin daimi üyelerinden bazılarının ise konferansta yer alma arzusunu dile getirdiğini anımsattı. Kasulidis, Rum Yönetimi'nin, Güvenlik Konseyi'nin daimi tüm üyelerine konferansa katılmaları yönünde çağrı yaptığını da ifade etti.

Kadulidis, Güvenlik Konseyi'nin beş daimi üyesinin, çok yüksek düzeyde, müzakerelerin himayesinde yapıldığı BM Genel Sekreteri'nin emrinde olduklarını ve konferansta yer almalarını Genel Sekreter'den talep etmelerinin onlara bağlı olduğunu düşündüklerini belirtti.