GÜNEY KIBRIS
okuma süresi: 8 dak.

Rum ve Yunan hükümetlerinin müttefik arayışlarında yeni rota: Arap dünyası

Rum ve Yunan hükümetlerinin müttefik arayışlarında yeni rota: Arap dünyası

Almanya, dönem başkanlığı sırasında kriz istemiyor. Rum ve Yunan hükümetleri destek ve müttefik arayışlarında Arap dünyasına yöneldi.

Yayın Tarihi: 05/07/20 12:27
okuma süresi: 8 dak.
Rum ve Yunan hükümetlerinin müttefik arayışlarında yeni rota: Arap dünyası

AB dönem başkanlığını 1 Temmuz’da devralan Almanya’nın Doğu Akdeniz’de kriz patlak vermesini istemediği, bu nedenle bölgedeki aktörlerle temaslarda bulunduğu haber verildi.

Fileleftheros haberi “Berlin’de Gizli Görüşmeler… Erdoğan’ın Gizli Adamı Şansölye İle Doğu Akdeniz’e Dair Uzun Görüşmeler Yaptı… Almanya, AB Dönem Başkanlığı Sırasında Kriz İstemiyor” başlığıyla manşete çekti.

Gazete, Almanya’nın, perde gerisi faaliyetleri çerçevesinde “Erdoğan’ın gizli adamı” diye nitelendirdiği Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ı Berlin’e davet ettiğini, “Kalın’ın yaklaşık 10 gün önce ‘tebdili kıyafet’ Berlin’e giderek, Başbakan Merkel’in yakın çalışma arkadaşlarıyla Türkiye-AB ilişkileri ve Doğu Akdeniz’deki duruma dair uzun görüşmeler yaptığını” iddia etti.
Kalın’ın Alman muhataplarına bilinen Türk tezlerini anlatarak Ankara’nın bölgede hakları bulunduğunu ve projelerini de hayata geçireceğini anlattığına işaret eden gazete, Alman muhataplarının, Türkiye’nin “halen gerilmiş olan ipi koparmakta kararlı olduğu” izlenimi edindiklerini yazdı.

“Kalın’ın davet edilmesi tesadüf değildi çünkü onunla görüşmeyi, Erdoğan’la görüşmekle eş görüyorlar” ifadesine yer veren gazete, Almanya’nın çabasının devam edeceğini; keza Merkel ile Erdoğan arasında telefon görüşmesi gerçekleştiğini, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun da geçen Perşembe günü Turizm Bakanı ile birlikte Berlin’e gittiğini kaydetti.

Almanya’nın bu hareketlerinin AB dönem başkanlığını yönetmeyle alakalı olduğu görüşünü ortaya koyan gazete, “Berlin için büyük konu, Alman dönem başkanlığı sırasında bölgede ‘bomba patlamaması ve askerî çatışma olmaması” ifadesine yer verdi.

Gazete, Almanya’nın Doğu Akdeniz’deki duruma dair endişelerini “Libya’daki paylamaya hazır durum. Türk-Yunan savaşı ihtimali. Rum yönetiminin tek yanlı ilan ettiği münhasır ekonomik bölgede cereyan edenler” şeklinde sıraladı.

“LİBYA’NIN RUSYA’DANSA TÜRKİYE’NİN KONTROLÜNDE OLMASINI TERCİH EDİYORLAR”

Fransa’nın, Türkiye’nin Libya’yı kontrolü altına alması durumunda Afrika’dan Avrupa’ya mülteci akışı anahtarına da sahip olacağından, Avrupa’ya tehdit ve şantaj yapacağı tezine sadece Güney Kıbrıs, Yunanistan ve birkaç üye ülkenin destek verdiğine işaret edildi.

Haberde, şunlar da aktarıldı:

“AB üyesi çeşitli devletlerin Libya krizine dair tavırları soru işaretleri yaratıyor. Çoğunluğu, Libya’nın, Rusya’nın kontrolünde olmasındansa, Türkiye’nin kontrolünde olmasını tercih ediyor. Yunanistan, Kıbrıs, Fransa ve başka birkaç üye dışındakiler, Rusya karşıtlığı refleksiyle Türkiye’nin Libya’yı tamamen veya büyük ölçüde kontrol etmesi halinde olacakları değerlendiremiyor. Böyle bir durumda, Ankara bölgedeki büyük aktör olarak ülke petrollerine erişim sağlayacak ve ülkenin yeniden yapılandırılmasında rol sahibi olacak”

Almanya’nın Türkiye ile Yunanistan arasında askerî bir çatışma ihtimaline karşı Yunanistan’la iletişim içerisinde bulunduğunu ve Dışişleri Bakanı Nikos Dendias’ın Berlin’e gitmesinin beklendiğini kaydeden gazete, Alman yetkililerin Türk denkleriyle yaptıkları temaslarda, Ankara’nın geri adım atmadığını, ipi gerdiği ve sonunda kopup kopmayacağıyla ilgilenmediğini teyit ettiklerini yazdı.

Almanya’nın, Kıbrıs’ta bir çatışma beklemediğini ancak gerilimin düşürülmesi için bir formül -doğal gazla ilgili Türk önerileri gibi eski öneri ve fikirlerle alakalı formüller-bulunması gerektiğini ilettiği kaydedildi.

Almanya’nın bu perde gerisi faaliyetleri devam ederken, arabuluculuk için yetki arayışında olan ve yakın zamanda Yunanistan ve Güney Kıbrıs’ı ziyaret eden AB Yüksek Komiseri ve Komisyon Başkan Yardımcısı Josep Borrel’in yarın Ankara’ya gideceği hatırlatıldı.

ATİNA’YA KRİTİK ZİYARETLER

Gazete, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ve Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis’in birkaç gün ara ile Atina’yı ziyaretlerinin, gelişmelerin ne kadar kritik olduğunu gösterdiğine dikkat çekti. Hristoduldis’in Atina’ya geçen Perşembe günü gittiğini, Anastasiadis’in de 14 Temmuz Salı günü gideceği hatırlatıldı.

Gazete, Anastasiadis’in Atina ziyaretinin, Türkiye-AB ilişkilerinin ele alınacağı 13 Temmuz’daki AB Bakanlar Konseyi toplantısı ile 15 veya 16 Temmuz’daki Avrupa Konseyi toplantıları arasında gerçekleşeceğine dikkat çekti. Gazete “Yunanistan Başbakanı’nın Kıbrıs’ı ziyaret etmesi sembolik ve öz olarak daha iyi olsa da önemli olan daha iyi ve yükseltilmiş işbirliği yöntemlerini bulmaları.  Bu görüşmelerde birçok konunun netleştirilmesi bekleniyor çünkü önümüzdeki aylar çok kritik olacak” ifadelerine yer verdi.

ARAP YAYINDA DESTEK VE MÜTTEFİK ARAYIŞLARI

Aynı gazete,  Rum ve Yunan Dışişleri Bakanları arasında yapılan görüşmelerin, Türkiye’ye karşı destek ve müttefik arayışlarında Arap dünyasına yönelik daha sistematik faaliyetleri gündeme getirdiğine dikkat çekti. Dendias’ın “Yunanistan ve Kıbrıs, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan’dan Sahel’e kadar daha önce hiç yönelmediğimiz, geniş bölgeye açılıyor” sözünü hatırlattı. 

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.