Andros Kiprianu: "Kıbrıs sorununda durumun ne kadar kritik ve zor olduğunu herkes fark etmeli"

AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu 8 yıl önce Anastasiadis’in yönetimi devralırken Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik pek çok şey vaatte bulunduğunu hatırlatarak, 8 yıl sonra Anastasiadis’in ve hükümetin Kıbrıs sorununda vardığı noktanın, bilançosunun ne olduğu sorusunu yöneltti.

Andros Kiprianu Türkiye şu ana dek olmadığı kadar saldırgan ve tahrik edici olduğunu ve bu kadar saldırgan bir Türkiye’nin normal olarak BM ve AB’den yoğun tepki ve baskı görmesi bekleneceğini, ama bugün gerçekte olanın bu olmadığını söyleyerek, gerçekte baskıların Türkiye’ye değil, Kıbrısrum tarafına yapıldığına işaret etti.

“2019 Ağustos’undan bu yana Rum Lider Nikos Anastasiadis ve özellikle de Nikos Hristodulidis AB’nin Türkiye’ye canını yakacak ve Kıbrıs sorununa çözüm bulunması konusunda işbirliği yapmak zorunda bırakacak yaptırımlar uygulayacağını defalarca söylediler. Sonuçta Mart ayında Avrupa Konseyi toplandı, Türkiye’ye yaptırımlar uygulanması konusunu sadece görüşmemekle kalmadı. AB’yle işbirliği yapması yönünde ikna etmek için pozitif bir gündem oluşturulması konusunu tartışır oldu” diye konuşan Kiprianu AB’nin Türkiye’ye gümrük birliğinin güncellenmesi konusunda vaatlerde bulunduğunu, göçmenler konusunda 6 milyar avro daha vaat ettiğini belirterek, Kıbrıs’ta hükümette olanların ise hâlâ yaptırımlar uygulanacak dediklerini belirtti.

Türkiye’nin ise kabul edilemez taleplerle geldiğine, Kıbrıs sorunu konusunda açık açık iki devlet talep ettiğine, Maraş’ta yeni oldubittiler yarattığına işaret eden AKEL Genel Sekreteri Cenevre’de ortaya çıkan sonucun ardından, gelişmelerin çok kötü olacağından hiç kimsenin şüphesinin olmaması gerektiğini kaydetti.

Andros Kiprianu Türkiye'nin Kıbrıs sorunuyla ilgili olarak öne sürdüğü bahaneleri ortadan kaldıracak hususları da içeren ve Kıbrıs sorununun çözümü için görüşmelerin yeniden başlatılmasına yönelik kapsamlı bir öneriyi AKEL’in 8 Aralık'ta Cumhurbaşkanı'na sunduğunu ancak bu öneriye herhangi bir yanıt verilmediğini hatırlattı.

Cenvre’de yaşananların ardından ortaya çıkan durumda hiç kimsenin iyimser olamayacağını bilakis geleceğe ilişkin endişelerin arttığını ifade eden Andros Kiprianu, BM Genel Sekreteri’nin toplantıya çağıracağı gelecek gayri resmi konferansa kadarki sürenin değerlendirilmesi gerektiğini, öncelikle Türkiye’nin şu anda desteklediği uzlaşmaz pozisyonlardan çıkmasına yönelik ikna edilmesi için kullanması gerektiğini ve bir çözüm perspektifi yaratmayan yaklaşımlarla ikna edilemeyeceğini dile getirdi.

Kıbrıs sorununun çözüm ilkelerinde geri adım atılması gerektiğini kastetmediğini açıkça belirten Kiprianu, çözüm ilkelerinde kararlı olunması gerektiği, esnek olunması gereken yerin ise Türkiye’yi çözüm yönünde sıkıştırmak için izlenmesi gereken taktik olduğunu ifade etti.

Andros Kiprianu, AKEL’in mevcut durumu kolektif olarak inceleyip değerlendireceğini ve yeni koşullar temelinde bir öneri oluşturarak bunu Cumhurbaşkanına sunacağını söyledi. Durumun ne kadar kritik ve zor olduğunu herkesin fark etmesi ve üzerine düşen siyasi sorumlulukları üstlenmesi gerektiğini belirten AKEL Genel Sekreteri “hem Sn. Anastasiadis’in ve DİSİ’nin, hem de diğer siyasi partilerin yurdumuzun şu anda ne kadar zor bir noktada olduğunun farkına varmalarını ümit ediyorum” dedi.