GÜZELYURT
okuma süresi: 4 dak.

Güzelyurt sivil toplum örgütleri “kadına şiddete hayır” dedi

Güzelyurt sivil toplum örgütleri “kadına şiddete hayır” dedi

Güzelyurt'ta sivil toplum örgütleri, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü nedeniyle basın açıklaması yapıldı.

Yayın Tarihi: 26/11/21 11:00
Güncelleme Tarihi: 26/11/21 18:57
okuma süresi: 4 dak.
Güzelyurt sivil toplum örgütleri “kadına şiddete hayır” dedi
A- A A+

Güzelyurt'ta sivil toplum örgütleri, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü nedeniyle Güzelyurt Kaymakamlığı önünde saat 12.30'da basın bildirisi okudu, “Kadına şiddete hayır” vurgusunu yaptı.

“Ataerkil yapıya dur” denilmesinin altı çizilen açıklamada, “Karşımızdaki bu kötülükle ancak örgütlülükle mücadele edebiliriz” denildi.

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle mücadele günü için okunan bildirinin tam metni şu şekilde: 

"25 Kasım 1960…  Dominik Cumhuriyeti’nde diktatörlüğe karşı mücadele eden üç kız kardeş o gün tecavüze uğrayıp katlediliyor ve onların anısına 25 Kasım ‘Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü’ ilan ediliyor.

O günden bugüne de kadına yönelik fiziksel, cinsel, psikolojik ve ekonomik şiddet dünyada da ülkemizde de artmaya devam ediyor. Özellikle pandemi sürecinde evde daha çok vakit geçirmeye başlamamızla şiddetin her türlüsünün daha çok arttığı bilinmektedir. Kadınlar ne evde ne de toplumsal alanlarda güvende değildirler. Sırf kocası yaptığı yemeği beğenmedi diye, sırf mini etek giydi diye ve sırf ‘artık yeter!’ demeye karar verdi diye pek çok kadın şiddet görüyor.  Son 3 yılda Polis Genel Müdürlüğü’ne bağlı Kadına Karşı Şiddete Müdahale Şubesi’ne 3079 şiddet şikayetiyle başvurulmuştur. Ki bu sayı sadece polise yansıyandır. Şikâyette bulunamayan, polise ulaşamayan, ulaşsa da çok geç kalan veya dikkate alınmayan da bir o kadar kadın vardır. Cinsel taciz ve tecavüz, darp, kaçırma gibi şiddet türlerinin yanı sıra da içinden geçtiğimiz kriz döneminde ekonomik ve psikolojik şiddetin de arttığını görüyoruz. İşten çıkarılanların ya da istifaya zorlananların en önce kadınlar olduğunu, yani kriz anlarında ilk önce kadınların ceplerine el attıklarını görüyoruz.

Kadına karşı şiddetin failleri ise her seferinde aynı; baba, abi, koca, sevgili, patron, devlet ve polis... Buna rağmen ülkemizde kadınların sığınacak yerleri yok. Toplumun her bir bireyinin güvenliğinden sorumlu olduğu gibi, devlet kadınların da güvenliğinden sorumludur. Bu yüzdendir ki devlet şiddet gören, maddi durumu iyi olmayan kadınlara, adli yardım sağlandığını  koruma emri alabilmesi için ücretsiz avukat tayin edildiğini her fırsatta duyurmalı  şiddet önleme merkezleri kurmalı, her bölgeye kadın sığınma evleri açmalıdır. Bu görevi yerine getirmeyen gelmiş geçmiş her hükümet her bir kadın cinayetinde, şiddetinde, tecavüzünde suç ortağıdır!

Erkeklerin ve devletlerin şiddeti teşhir edilmelidir. Bu gerici ataerkil yapıya bir dur denmelidir. Karşımızdaki bu kötülükle ancak örgütlülükle mücadele edebiliriz. Sokakta, evde, iş yerinde, kısaca her yerde kadına yönelik şiddete karşı isyanımızı ve mücadelemizi sokakta başlattık, sokakta devam ettirip sokakta birlikte kazanacağız!

KADINLAR BİRLİKTE DAHA GÜÇLÜ

Güzelyurt Sanat Dernekleri Platformu ( Akder,Avsad,Dördüncü Duvar,Gasad-Seçder ,Güsad,Kayder)Gükad,ODTÜ Kampüs-Sen,ODTÜ SDT,Bağımsızlık Yolu"

 

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.