TURİZM
okuma süresi: 8 dak.

Üstel : “Ülkede turizmi betona boğmadan, doğayı, ön plana çıkararak geliştirme hedefindeyiz”

Üstel : “Ülkede turizmi betona boğmadan, doğayı, ön plana çıkararak geliştirme hedefindeyiz”

Kuzey Kıbrıs’ta Doğa Koruma Alanlarının Dünü, Bugünü ve Geleceği Sempozyum ve Çalıştayı Turizm ve Çevre Bakanı Dt. Ünal Üstel’in açılış konuşmasıyla başladı.

Yayın Tarihi: 12/12/19 18:01
Güncelleme Tarihi: 13/12/19 00:33
okuma süresi: 8 dak.
Üstel : “Ülkede turizmi betona boğmadan, doğayı, ön plana çıkararak geliştirme hedefindeyiz”

Taşkent Doğa Parkı’nın düzenlediği Doğa Koruma Alanları çalıştayı bugün başladı.

Sempozyuma Türkiye’den uzman katılımcılar ve ülkemizde konu ile ilgili olan birçok kurum ve sivil toplum örgütünden temsilciler katıldı.

Turizm ve Çevre Bakanı Ünal Üstel yaptığı açılış konuşmasında, turizm’in gelişimdeki önemine dikkat çekti ve bakanlık olarak yatırım yaparken ülkenin doğal güzelliklerinin korunmasının öncelikleri arasında olduğunu vurguladı.

Bu nedenle ülkede turizmi doğayı bozmadan, betona boğmadan, doğayı, ön plana çıkararak geliştirmek hedefinde olduğunu da değindi.

Çevre Koruma Dairesi işbirliği halinde çalışan ve doğa koruma konusunda doğa sevgisi ve bilinci ile profesyonel olarak çalışan Taşkent Doğa Parkı ve bünyesinde bulunan Kıbrıs Yaban Hayat Araştırma Enstitüsü’nün, bu çalıştay vesilesi ile birçok kurum ve sivil toplum örgütü ile bir araya gelerek, doğa koruma alanları ile ilgili çalışmaları daha da ileriye götürme fırsatı yakalayacağına inandığını belirtti.

 Ekonomik ve çevresel anlamda nesiller boyu devam edecek bir turizm başarısı ancak, sürdürülebilir bir turizm anlayışıyla doğaya ve çevreye saygılı ve kaynakları koruma kullanma dengesini gözeten politikalarla mümkün olduğunu vurguladı. Bakanlıklarının koruması altında olan 10 farklı Önemli Çevre Koruma Bölgesi olduğuna ve bunların yönetim planlarının oluşturulmasına yönelik yapılan çalışmalara ilaveten , yürürlüğe yeni giren Sulak Alanlar Tüzüğü sayesinde 34 sulak alanının korunmasına yönelik ciddi bir adım attıklarını da belirtti. Türkiye’den sempozyuma katılan, konusunda uzman katılımcıların ve ülkemizdeki paydaşların burada üretecekleri sonuçların mevcut çalışmalara katkı yapacağına inandığını ve bu bağlamda çalıştayı düzenleyerek konunun hassasiyetine vurgu yapan ve konunun daha iyi noktalara taşınabilmesi için Çevre Koruma Dairesi’yle her zaman iş birliği içerisinde çalışan Taşkent Doğa Parkı’na ve çalıştaya katılarak değerli bilgilerini paylaşacak olan değerli katılımcılara da teşekkür etti.

Bakan Üstel’in konuşmasının ardından Taşkent Doğa Parkı biyoloji ve çevre eğitimi uzmanı ve çalıştayın da koordinatörü olan Yrd. Doç. Dr. Nazım Kaşot da Taşkent Doğa Parkı ve çalıştay hakkında bir konuşma yaptı.

Kaşot konuşması sırasında,

2016 şubat ayında Çevre Eğitim Merkezi olarak kurulan Taşkent Doğa Parkı’na gelen yaralı ve yardıma muhtaç hayvanlarla birlikte ülkede bu tip durumlara müdahale edebilecek bir merkez ihtiyacının ortaya çıktığını belirten Kaşot, Uluslararası Yaban Hayat Rehabilitasyon Konseyi’nin standartlarına göre uluslararası düzeyde bir Yaban Hayat Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi’nin kurulduğunu, bunun ardından merkeze yaralı bir deniz kaplumbağasının gelmesiyle birlikte Kıbrıs Deniz Canlıları Merkezi ve Deniz Kaplumbağaları için ayrı bir rehabilitasyon merkezinin kurulduğunu, ülkedeki yaban hayat araştırmalarının az olması nedeniyle de bu konuda detaylı ve uluslararası düzeyde yayınlar ve işbirlikler yapabilmek için de Kıbrıs Yaban Hayat Araştırma Enstitüsü’nün kurulduğunu belirtti.

Yaptıkları her çalışmayla toplumdaki çevre ve doğa bilincini artırmayı hedeflediklerine de değinen Kaşot yine Taşkent Doğa Parkı bünyesinde kurdukları Kıbrıs Çevre Eğitim Merkezi sayesinde hem Taşkent Doğa Parkı’nda hem de okullarda çocuklara yönelik bilinçlendirme çalışmaları yaptıklarını da vurguladı.

Kıbrıs Yaban Hayat Araştırma Enstitüsü bünyesinde yapılan yaban hayat araştırmalarının geliştirilmesine imkan sağlamak, önemli doğa alanlarının önemine vurgu yapmak ve bu alanlardaki yaban hayatın derinlemesine araştırlarak korunmasına imkan sağlamak amacıyla çalıştayı düzenlediklerine değinen Kaşot, Türkiye’den, farklı daire ve sivil toplum örgütlerinden katılımcılarla konuyu derinlemesine ele alma ve geliştirilmesine imkan sağlama hedefinde olduklarını belirtti.

Kaşot son olarak da Türkiye’den gelen çağrılı konuşmacılara, katılımcılara ve Turizm Bakanı sayın Üstel’e de teşekkür etti.     

Konuşmalar ardından sempozyum Türkiye’den gelen çağrılı konuşmacıların bildirileriyle başladı. Sempozyumun ilk bildirisi Doğa Derneği’nden katılan Doğa Derneği Doğa koruma program koordinatörü Itri Levent Erkol tarafından “Doğa Koruma Alanları” ile ilgili sunuldu.

İkinci bildiri Adnan Menderes Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Tübitak Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Oğuz Türkozan tarafından Deniz Koruma Alanları ve Deniz Kaplumbağaları konusunda sunuldu.

Üçüncü konuşma Sualtı Araştırmaları Derneği  ve Akdeniz Foku Araştırma Koordinatörü Genel Koordinatörü Cem Orkun Kıraç tarafından Kıyı Koruma Alanları ve Savunuculuk konusunda yapıldı.

Çalıştayın dördüncü bildirisi Doğa Araştırmaları Derneği Başkanı ve Doğa Koruma ve Milli Parklar emekli Daire Başkanı Osman Erdem tarafından Tür Eylem Planları konusunda sunuldu.

Sempozyumun son bildirisi de Çevre Koruma Daire Doğal Hayat Şubesi’nden biyolog Sema Karahan tarafından Kuzey Kıbrıs’taki Önemli Çevre Koruma Bölgeleri ile ilgili sunuldu.

Sempozyum bildirilerinin sunulması sonrasında katılımcılar Kıbrıs Yaban Hayat Araştırma Enstitüsü gezisine katıldı.

Enstitü gezisi sonrası çalıştay düzeni alınarak Türkiye’den katılan çağrılı uzmanlar ve katılımcılarla birlikte doğa koruma alanlarının mevcut yapısı ve yapılması gereken öncelikler belirlenerek çalıştay bildirisi oluşturuldu.

Oluşturulan çalıştay sonuç bildirgesi ilerleyen günlerde Turizm ve Çevre Bakanı sayın Dt. Ünal Üstel’e sunulacak ve basınla paylaşılacaktır.  

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.