Bazı koronavirüs hastaları kanama riski altında

Kanın pıhtılaşması Koronavirüsün ciddi semptomlarından biri olarak biliniyor. Ancak Scientific Reports dergisinde yayımlanan yeni bir Amerikan çalışması, hastanede tedavi gören bazı hastaların ölüm ihtimaliyle ilişkili kanama riski altında olabileceğine işaret etti.

Koronavirüs enfeksiyonu sonrası, kan damarlarının tıkanmasına yol açan kan pıhtılaşmasına neden olabilir. Bu da ölümcül sonuçlar doğurabilir.

Vücut kan dolaşımı esnasında yayılan ve doku plazminojen aktivatörü (tPA) ve “plazminojen aktivatör inhibitörü Tip 1” olarak bilinen 2 proteinin seviyelerini değiştirerek pıhtılaşma ve kanamayı dengeler.

İsimlerinden de anlaşılacağı üzere birincisi plazminojeni aktive eder. Böylece trombüsün çözünmesini arttırır. Diğer protein ise ters etkiye sahiptir.

Şiddetli Koronavirüs semptomları gösteren hastalar, yüksek kan viskozite göstergeleriyle kanlarını pıhtılaşmaya karşı savunmasız hale getirir. Bu durum da Akut DVT, kalp krizi ve felç gibi ölümcül sonuçlara neden olabilir.

Söz konusu durum, hastanelerde Koronavirüs tedavisi gören hastalara tedavileri boyunca pıhtılaşmayı engelleme noktasında yüksek dozda antikoagülan ilaçlarının verilmesine yol açar.

Michigan Üniversitesi’ndeki araştırmacılar tarafından yürütülen yeni çalışmada, bu tedavinin tüm hastalar için uygun olmayabileceğini öne sürüldü.

Çalışma sırasında araştırmacılar, sağlıklı insanlardan alınan 30 kan örneğinin yanı sıra, şiddetli Koronavirüs semptomları ile hastaneye kaldırılan 118 hastanın kanındaki doku plazminojen aktivatörü ve plazminojen inhibitör-1 seviyelerini ölçtü. Hastaların kan örneklerindeki her iki proteinin de çok yüksek seviyelerde olduğu tespit edildi. Bu durum Solunum güçlükleri ile ilişkilendirildi. Ancak kanamaya yol açan doku plazminojen aktivatöründeki yüksek seviyenin, ölüm oranıyla daha yüksek bir ilişkisi olduğu saptandı.

Araştırmacılar, laboratuvarda pıhtılaşmayı sağlayan trombin adlı enzimi de ekleyerek, kan örneklerinin pıhtılaşma eğilimini test etti.

Beklendiği gibi bu durum, çok yüksek seviyelerdeki plazminojen aktivatörünün kan pıhtılarını parçalama eğilimini önemli derece artırdığını gösterdi.

Michigan Üniversitesi’nde Romatolog Yun Zhoe, 4 Şubat’ta Medical News Today’de yayımlanan makalesinde şu ifadelere yer verildi: “Kovid-19 hastalarında kanın pıhtılaşması konusu geniş olarak incelendi. Ancak bu noktada hastalarda oluşabilecek yüksek kanama risklerini bilmek ve yönetmek aynı derecede önem taşıyor. ”

Araştırmacılar, geniş kapsamlı çalışmalarından birinde hastaneye kaldırılan Koronavirüs hastaları arasında toplam kanama riskinin yüzde 4,8 olduğunu ve bu riskin kritik hastalar arasında 7,6’ya yükseldiğini söyledi.

Araştırmacılar yeni ve önceki araştırmalarında, antikoagülan tedavilerinde “seçici ve dikkatli” olunması gerektiğini belirtirken, kanama riskini azaltma noktasında bu tedavinin her hastaya uygulanmaması gerektiği sonucuna vardı.

Öte yandan araştırmacılar, doku plazminojen aktivatörü seviyelerinin mevcut olup olmadığını değerlendirme noktasında, daha fazla çalışma yapılmasını talep ediyorlar. Bu biyobelirteç, kanama riski altında olan hastaları tespit etme noktasında faydalı olabilir.