Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Hasan Acar: Kırık kalp sendromu ve kalp krizi karıştırılmamalıdır

Girne Amerikan Üniversite (GAÜ) Tıp Fakültesi Akademisyeni Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Hasan Acar, stresin kalp ve damar hastalıkları konusunda ciddi sorunlar yarattığını, kırık kalp sendromu ile kalp krizinin karıştırılmaması gerektiğini vurguladı.

Doç. Dr. Hasan Acar; “İnsanoğlun da hayatın akışında belirli derecede stres doğaldır. Ancak bir ölçü aşılınca vücut direnci düşer. Buna bağlı olarak kanser hastalıkları, kalp damar hastalıkları gibi ciddi hastalıkların ortaya çıkmasına yol açar” dedi.

“KIRIK KALP SENDORUMU GEÇİCİ BİR KALP HASTALIĞIDIR”

Acar, yaptığı yazılı açıklamada şu ifadelere yer verdi:“Kırık kalp sendromu sevilen birinin ölümü, terk edilme veya ayrılık gibi ağır stres oluşturan durumların sonucunda ortaya çıkan geçici bir kalp hastalığıdır. Geçirilen şiddetli travmalar, ameliyatlar veya fiziksel hastalıklar da kırık kalp sendromunun ortaya çıkma ihtimalini artırabilir. Bu sendromun ortaya çıktığı kişilerde ani başlayan bir göğüs ağrısı ortaya çıkar ve hasta adeta kalp krizi geçiriyormuş gibi görünür. Kırık kalp sendromunun gelişiminde kalbin sol bölgesindeki pompalama işlevinde geçici bir bozukluk ortaya çıkar. Kalbin geri kalan kısmı ise normal düzeninde veya daha kuvvetli şekilde kasılmaya devam eder. Gelişim mekanizması tam olarak bilinmese de, bu sendromun kalbin stres hormonlarının seviyelerindeki dalgalanmalara verdiği tepkiye bağlı olarak ortaya çıktığı düşünülür.”

“KALP KRİZİ VE KIRIK KALP SENDROMU BİRBİRİNDEN FARKLIDIR”

Kalp krizi ile kırık kalp sendromunun sıklıkla karıştırılsa da aslında aralarında önemli farklar bulunduğuna işaret eden Acar, kalp krizlerine genellikle kalpte bulunan arterlerin kısmen ya da tamamen tıkanmasının neden olduğunu, oluşan bu tıkanıklığın nedenin kan yağlarının yüksek olmasına bağlı gelişen ateroskleroz veya damar içinde oluşan pıhtılar olabildiğini söyledi.

Acar, kırık kalp sendromunda ise damarlarda herhangi bir tıkanıklık durumunun söz konusu olmadığını, ancak kalp damarlarında kan akışının yavaşladığını ifade ederek, kırık kalp sendromunun belirtilerinin göğüste hafif veya şiddetli uzun süreli bir ağrı, çok hızlı ya da düzensiz kalp atışları, kişiyi derinden etkileyen ve ağır stres oluşturan bir olayın ardından yaşanan nefes darlığı, sol kolda ve alt bölgesinde ağrı, terleme, kalpte sürekli sıkışma hissi, yorgunluk, huzursuzluk ve stres, vücut hareketlerinde kontrolsüzlük ve dengesizlik, yalnızlık korkusu, baş ağrısı, konsantrasyon güçlüğü olduğunu kaydetti.

Acar şöyle devam etti:

“Kırık kalp sendromunun nedeni kesin olarak bilinmese de hastalığın gelişimini tetikleyen faktörler kalbin çalışma düzenine geçici de olsa zarar verebileceği bilinmektedir. Bu hormonun kalbe ne şekilde zarar verdiğine ilişkin mekanizma tam olarak aydınlatılamamış olsa da adrenalin hormonu seviyesini yükselten üzüntü, stres, kötü haber, heyecan gibi durumların kırık kalp sendromunun gelişiminde birincil neden olduğu bilinir. Bunun haricinde kırık kalp sendromunun ortaya çıkmasını tetikleyen diğer potansiyel nedenler şu şekilde sıralanabilir: Sevilen bir kişinin beklenmeyen ölüm haberini alma, korkutucu bir hastalık tanısı alma, bir anda fazla miktarda para kazanmak veya kaybetme, aile içi şiddet, ayrılık, boşanma, aldatılma veya terk edilme, geniş bir kitleye açıklama yapmak durumunda olma, işin kaybedilmesi, beklenmeyen sürprizler, şiddetli bir tartışmanın içinde olma, astım krizi, hırsızlık olayları, kaza ve travmalar, geçirilen ciddi ameliyatlar, depresyon ve diğer psikolojik hastalıklar.”

“SAĞLIKLI YAŞAM İÇİN STRESLE MÜCADELE EDİLMELİ”

Koroner yetmezlik ve kalp krizlerinin insanlarda en sık ölüme yol açan rahatsızlıklar olduğuna işaret eden Acar, bunun en sık nedenlerinden birinin de stres olduğunukaydetti.

Acar, “Bu nedenlerle sağlıklı yaşamın olmazsa olmaz kurallarından biri olan stresle mücadeleden asla vazgeçmemeliyiz. Stres atmak için sevdiğimiz hobilerle uğraşmalı, sosyal etkinliklerde bulunmalı ve her gün düzenli spor yapmalı” dedi.