Doç. Dr. Hamza Duygu: "Damar tıkanıklığı görülme yaşı giderek iniyor"

Yakın Doğu Üniversitesi,Lefkoşa (Neaar East University,Nicosia) Basın ve Halkla İlişkiler Dairesi Müdürlüğü'ne açıklamalarda bulunan YDÜ Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı'ndan Doç. Dr. Hamza Duygu, Dünya Sağlık Örgütü, kan basıncı, obezite, kolesterol ve sigara içiminin kontrolü ile kalp ve damar hastalıkları görülme sıklığının yarıya indirilebileceğini, bu anlamda koruyucu hekimliğin kalp ve damar hastalıklarından kaynaklanan ölümlerin azaltılmasında çok önemli role sahip olduğunu vurgulamaktadır. Kalp damar tıkanıklığı için yüksek risk taşıyan bireyler saptanabilmekte, kişilerdeki ilk veya tekrarlayan kalp damar tıkanıklıkları önlenebilmektedir. Sigara içmeme, sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz yapma (en az günde yarım saat, haftada beş gün), normal şeker metabolizmasını koruma ve aşırı stresten uzak durma kalp ve damar sağlığını koruma açısından önem taşımaktadır.

Damar Tıkanıklığı Görülme Yaşı Düşüyor

Doç. Dr. Hamza Duygu, kalp-damar hastalıklarına neden olan risk faktörlerinden; aşırı kilonun, kolesterol yüksekliğinin, şeker hastalığının ve yüksek tansiyonun, damar tıkanıklığı yaşının yirmili-otuzlu yaşlarda da görülmesine yol açtığını belirtti. Doç. Dr. Hamza Duygu damar tıkanıklığına karşı yapılması gerekenleri "Topluma giderek yerleşen batı tipi diyet ve fast food alışkanlığı ile mücadele etmek gereklidir. Diyet alışkanlıkları çocukluk yaşlarında başladığından, bu yaşlardan itibaren sağlıklı diyet alışkanlığının yerleştirilmesi ile toplumun kalp-damar hastalığı riski azaltılabilir. Aşırı kalori ve tuz tüketilmesinin önlenmesi, hayvansal yağların azaltılarak bitkisel yağların, taze sebze, meyve, lifden zengin yiyecekler ve balığın daha çok tüketildiği bir diyetin benimsenmesi kalp damar hastalığı riskini azaltmaktadır. Nitekim zeytin yağı ve balık tüketiminin daha fazla olduğu bölgelerde kalp-damar hastalıklarından ölüm daha az görülmektedir. Toplam tüketilen enerjinin % 30'dan azının hayvansal yağlardan köken alması gerekmektedir." şeklinde konuştu.

Kilo Kontrolü Ve Egzersizle Damar Tıkanıklığı Riski Azaltılabilir

YDÜ Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı'ndan Doç. Dr. Hamza Duygu açıklamalarına şöyle devam etti; Öncelik verilmesi gereken bir konu da şeker hastalığı sıklığındaki korkutucu artıştan sorumlu şişmanlık ve hareket azlığı ile mücadeledir. Bu mücadele, toplum düzeyinde verilmeli ve topluma bu bilinç eğitim yoluyla kazandırılmalı, her yaştaki bireyin spor yapabileceği olanaklar oluşturulmalıdır. Haftanın beş günü günde en az 30 dakika süre ile yapılacak spor ve aktiviteler kalp kasının oksijenlenmesinin yanı sıra kişinin ideal kilosuna ulaşmasına, kolesterol düzeyinin düşmesine, kan basıncının kontrol altına alınmasına yardımcı olur.

Damar Tıkanıklığına Önlem Alınmalı

Damar tıkanıklığına karşı sigara dumanından uzak durulmalı, sağlıklı beslenme alışkanlığı kazanılmalı, her gün düzenli spor yapılmalı, kilo almamaya dikkat edilmeli, ideal kilo korunmalı, kan basıncının yükselmemesine özen gösterilmeli ve fazla tuzdan uzak durulmalıdır. Kötü huylu kolesterol yüksekliğine dikkat edilmeli, kan şekeri kontrolü sağlanmalı, günde ortalama 7 saat uyumaya dikkat edilmeli, stresli yaşamdan uzak durulup, iyimser olmaya gayret edilmelidir. Fazla alkol tüketiminden kaçınma ve mümkün olduğunca kirli havanın olduğu yerlerden uzak durulma da damar tıkanıklığını önlemeye yardımcı olmaktadır.

Tüketilen Gıdalara Dikkat Edilmelidir

Gıda tüketimindeki tercihler doğrudan damar tıkanıklıklarına etkili olduğundan, hayvansal gıdalardan (kırmızı et, sakatat, sucuk, pastırma, sosis vb.) uzak durulmalıdır. Haftada 1-2 kez balık yenilmeli, günde en az üç kez sebze-meyve tüketilmeli, beyaz et tercih edilmeli, katı yağlardan kaçınılmalı, bol posalı yiyecekler tüketilmeli, ara öğünler sebze-meyve ile geçiştirilmeli, yatmadan önce kesinlikle yemek yenmemeli, aşırı alkolden kaçınılmalı, sigara ve stresten uzak durulmalıdır.