LEFKOŞA
okuma süresi: 5 dak.

Kudret Akay: POLMER’in amacı bilgi üretmek

Kudret Akay: POLMER’in amacı bilgi üretmek

Rauf Denktaş Üniversitesi bünyesinde kurulan Sosyal ve Siyasal Politikalar Merkezi (POLMER) Yöneticisi Sosyolog Kudret Akay, POLMER'in yaptığı araştırmaların amacının bilgi üretmek olduğunu söyledi.

Yayın Tarihi: 15/03/22 09:54
Güncelleme Tarihi: 15/03/22 11:02
okuma süresi: 5 dak.
Kudret Akay: POLMER’in amacı bilgi üretmek

Rauf Denktaş Üniversitesi bünyesinde kurulan Sosyal ve Siyasal Politikalar Merkezi (POLMER) Yöneticisi Sosyolog Kudret Akay, Kuzey Kıbrıs Web TV’de Ulaş Barış’ın Aslı Astarı programına konuk oldu.

Programda POLMER’in geçtiğimiz hafta yayımladığı “Lefkoşa Türk Belediyesi Seçmen Eğilimleri” araştırması da masaya yatırıldı.

Programda POLMER’in amacının bilgi üretmek olduğunu anlatan Akay, ülkenin genel anlamda istatistiksel bilgi ve veri anlamında sıkıntılar yaşadığını kaydetti.

“ARAŞTIRMAMIZ LEFKOŞALININ DÜŞÜNCELERİNİ ORTAYA KOYUYOR”

“POLMER ülkedeki bu sıkıntıyı gidermek adına bilgi üretmek, sağlam veriler ortaya koymak için yola çıkmıştır” diyen Akay, “Bu bağlamda yaptığımız bu son  çalışma hem önümüzdeki seçimlerde Lefkoşa yönetimine talip olanlar için önemli bir göstergedir hem de şu anki mevcut yönetim için önemli bir verİdir çünkü halkın genel kanısını ortaya etraflıca koymaktadır” ifadelerini kullandı.

Akay, “Lefkoşalı nereden memnundur, nereden memnun değildir, araştırma sonuçları bunu söyler. Öte yandan yine araştırma LTB için adı geçen adayların seçilip seçilemeyeceğine de ışık tutar. Ve elbette mevcut belediye başkanının aday olması durumunda oy kazanma şansı nedir ona da ışık tutar” diye konuştu.

“BENCE AYNI SAYIDA BELEDİYE İLE SEÇİME GİDECEĞİZ”

Belediye reformu hakkında da konuşan Akay, açıklamasının devamında şunları kaydetti:

“Ortada büyük bir belirsizlik vardır ama benim tahminim seçimler aynı sayıda belediye ve belirlenen tarihte yapılacaktır. Bu saatten sonra bir erteleme ya da Anayasal değişiklik olacağını sanmıyorum. Ben esasında yerelde çalışan, İngiltere’de bu çalışmalarda yer alan birisiyim yani yerelciyim. Yerel yönetimlerin güçlenmesini, savunurum. Olayı sadece belediye sayısına indirgeyerek tartışmak reform olmaz, sorunları da çözmez.

Mesela belediye bütçesi hangi kaynaklardan oluşturulacak? Belediyeler merkezden gelen katkı payına bağımlı olarak mı devam edecekler? Merkezi yönetim bütçeden yüzde 9’luk bir miktarı belediyelere aktarmaktadır. Bu esasında belediyelerin merkezi yönetime bağlılığı anlamına gelmektedir.

Halbuki ben belediyelerin özerk olmasını savunurum. Bunun ortadan kalkması lazım. E peki bu nasıl olacak? Bu reform belediyelerin nasıl daha çok gelir edeceğini belirliyor mu?

Öngörüyor mu? Ben herhangi bir taslak görmedim, duymadım. Tek gördüğümüz bir harita ve tartışmaları. Dolayısıyla altı doldurulmayan şeyler reform olmaz. Herkes adına reform denilince sihirli bir şey olduğunu sanıyor ama böyle bir şey yoktur” ifadelerini kullandı.

Belediyelerin finansmanı için yerel vergi sistemine geçilmeli, belediyeler emlak ve kişi başına alacakları vergilerle belediye bütçesini oluşturmalı.  Bu tabii işin bir boyutu. Neredeyse 7 yıl önce hazırladığım daha sonra defalarca güncelleyip siyasilere sunduğum Yerel Seçim Reformuyla ilgili taslağı sanırım bir kez daha yayınlamam gerekecek.

Belediye reformu Belediye Başkan ve Meclis üyelerinin seçim şeklini de kapsayacak, bütçe ile gelir arasında dengeyi sağlayacak, seçmene demokratik denetim araçlarını sunacak düzenlemeler içermelidir.” 

“BOYKOTTAN SADECE TDP DEĞİL, YDP DE ZARAR GÖRDÜ”

Anketten çeşitli verileri de yorumlayan Kudret Akay, 23 Ocak seçimlerinde ses getiren boykot hareketinin etnik köken üzerinden sonuçlarını da açıkladı.

Akay, “Seçimleri boykot eden yüzde 22’lik genel kesimin kimlikleri üzerinden baktığımızda bunların yüzde 31.8’lik kısmı kendini Kıbrıslı olarak tanımlıyor. Boykot edenler kendilerini belli ki Kıbrıslı olarak tanımlıyor. Yine toplumun yüzde 22’si 18-24 yaş arası gençlerdir. Bunların yüzde 41.6’sı boykotçudur. Bu da gençlerin tavrını söyler. Öte yandan bu toplumun yüzde 13.6’sı kendisini Müslüman-Türk olarak tanımlar. İlginçtir bunların yüzde 28’lik bir kısmı boykotçudur. Bu şu demektir; Evet TDP boykottan zarar görmüştür çünkü Kıbrıslı oylar sandığı boykot etmiştir. Ama skalanın diğer tarafındaki YDP’nin seçmen kitlesi de büyük oranda boykotçudur. Sandığa gitmeme nedenleri farklı olabilir ancak bu iki kesim boykottan zarar görmüştür” dedi.

“DAHA DA KÖTÜ OLACAK”

Ülke siyasetinin geldiği son noktayı da değerlendiren Akay, 23 Ocak seçimleri öncesi bir TV programında “her şey daha kötü olacak” dediğini hatırlatarak “Maalesef daha da kötü oldu ama daha da kötüsü olacak diye düşünüyorum” dedi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.