Akpınar: "Yoksulluk bir yardım sorunu olmaktan ziyade, bir adalet sorunudur"

"Küresel mücadelenin en yakıcı sorunu 'yoksulluk' bir yardım sorunu olmaktan ziyade, bir adalet sorunudur" sözleri ile, 17 Ekim Dünya Yoksullukla Mücadele Günü'ne dikkat çeken Girne Amerikan Üniversitesi (GAÜ) Kurucu Rektörü Serhat Akpınar, Birleşmiş Milletler Teşkilatı'nın (BM) 1992 Yılı'nda ilan ettiği farkındalık ve mücadele akımını temsil eden sembolik gün doğrultusunda; 1.3 Milyar kişinin, Dünya Nüfusu'nun yüzde 23'ünün yoksulluğun pençesinde olduğunu vurguladı.

Birleşmiş Milletler'in yürürlüğe aldığı kararın 27'inci yıldönümünde düşüncelerini paylaşan Girne Amerikan Üniversitesi Kurucu Rektörü Serhat Akpınar şu değerlendirmelerde bulundu:

"Tüm ülkelerde oransal değerleri değişmekle birlikte, özellikle az gelişmiş ülkelerde 'ölümcül' etkileri olan yoksulluğun sebepleri, çeşitleri ve mücadele yöntemleri uluslararası siyasi, ekonomik ve toplumsal sorunların ortak konusu olmaya devam edecek gibi görünmekte. BM himayesinde; Her yıl bir tema belirlenip, bu başlığa göre; Yoksullukla mücadelede bireylerin ve toplumların farkındalığı artırılmaya çalışılırken, birçok ülkede yoksullukla mücadeleyi merkeze alan hedeflere; siyasi istikrarsızlıklar, çatışma ve savaşlar, ekonomik sıkıntılar gibi nedenler ile odaklanılamıyor. Üstelik, yoksullukla mücadele; Yalnızca yoksul ülke ve toplumlarının sorunu değildir. Gelişmekte olan veya gelişmiş ülkelerde de, bu anlamda çok ciddi toplumsal savrulmalar vardır. Bizzat izlediğim ve etkin bir paydaşı olduğum; Birleşmiş Milletler'deki 25 Eylül 2015'te gerçekleşen toplantıda kararlaştırılan: Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri'ndeki 17 maddenin ilk sırasına -2030 Yılı'nda yoksulluğu bitirmek- ilkesi yerleştirilmiştir. Ancak, çok daha fazla çabaya ihtiyaç var. Yoksulluğun, nerede olduğu, elbetteki bir organize yardım hareketinin yönlendirilmesini sağlar. Ancak, bu daha ziyade bir adalet sorunudur. Bu işaret, zaten yüksek insanlık değerlerinin ihlal edildiği gerçeğini de ortaya koyar. Yoksulluğun olduğu yerde, adaletsizlik vardır. Bu dünyanın tamamına, bir güvenlik sorunu geriye dönecektir. Özetle, bu farkındalık gününün verdiği umutlar ile 'hala zamanımız var' diyerek, '2030 Hedefleri'ne sadığız. Şahsım ve temsil ettiğim kurumlar, bu hedeflerin tam paydaşlarıdır."