Doç. Dr. Gürkan Gümüşatam: “Yabancı kelime istilasına dikkat”

Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Başkanı Doç. Dr. Gürkan Gümüşatam, 26 Eylül “Türk Dil Bayramı” kapsamında konuşarak, elektronik haberleşmenin iyice hayatımızı çevrelediği günümüzde Türkçe’nin tüm zenginliğine rağmen ikinci sınıf bir dil muamelesi gördüğünü kaydetti.

Ana dil bilinciyle Türkçe’ye gereken önemin verilmesi gerektiğine dikkat çeken Gümüşatam, aynı bilincin gelecek kuşaklara da miras olarak aktarılabilmesi için toplumdaki tüm bireylerin yabancı kelimeler karşısında Türkçe kelimeleri tercih ederek ana dilimize karşı gerekli hassasiyeti göstermesinin de önemine işaret etti.

“DİLİMİZİN İTİBARINI YÜKSELTMEK HEPİMİZE DÜŞEN BİR SORUMLULUKTUR.”

Gümüşatam, Türkçe’nin köklü bir yazılı ve sözlü edebiyat geçmişi yanında, sahip olduğu sözcük varlığı, deyim, atasözü ve veciz söz hazinesinin onu dünyanın önde gelen dilleri arasına soktuğunu aktardı. Gümüşatam, “Dilimizi sanat, edebiyat, bilim ve eğitim dili olarak daha yükseklere taşımak, yabancı kelime istilasına karşı korumak, seçkin eserler üreterek yabancı diller karşısında ana dilimizin itibarını yükseltmek hepimize düşen bir sorumluluktur.” dedi.

“EN YAYGIN DİLLERDEN BİRİSİ…”

Türk ulusunun temel iletişim aracı olan Türkçe’nin, Türk Milleti’nin birlik ve beraberliğin teminatı olduğunu da kaydeden Gümüşatam; Türk kültürünün, gelenek ve göreneklerinin nesilden nesle aktarılmasında da dilin en etkili araç olduğunu hatırlattı.

Gümüşatam, dünyanın seçkin dilleri arasında yer alan Türkçe’nin, asırlar boyunca tüm yabancı tesirlere rağmen işlenip gelişimini sürdürdüğünü ifade etti. Gümüşatam şöyle devam etti: “Dünyada konuşulduğu coğrafi saha bakımında en yaygın dillerden olan Türkçe, birçok lehçe ve ağızlara ayrılmasına rağmen, Türk dünyasıyla aynı kültürel çevrelerde buluşmamızda ve akrabalık bağlarının devamında en etkili araçtır. Gerek Türk toplulukları gerekse de diğer milletlerle olan ilişkilerde barışın ve sevginin dili Türkçe, ortak bir geçmişe sahip halklar arasında yıkılmaz gönül köprüleri kurmuştur.”