Kıb-Tek'i düşman ilan etmek yanlış!

Kıb-Tek'i düşman ilan etmek yanlış!

Kurum hakkında sayısız eleştiride bulunmuşuzdur…

Özellikle de çalışanlara verilen azı haklar konusunda!

Eskiden elektrik parası ödemezlerdi…

Sonra ödemeye başladılar ama bu kez de kendilerine ek tahsisat verilmeye başlandı!

Şu anda rakam sanırız bin TL civarında…

Aslında buna da çok itirazımız olmazdı ve kurumun sokakta çalışanlarına, riski bulunanlara ömür boyu beleş olsun da diyebilirdik!

Çünkü bu işi yaparken hayatlarını ortaya koyanlar var…

Hayatlarını kaybedenler var!

Ömür boyu sakan kalanlar var…

Ama gelin görün ki kurumda terleyen de terlemeyen de aynı haklara sahip olunca ve bunlar da vatandaşın cebinden çıkınca işte o zaman dokunuyor!

Hak eden ve etmeyen meselesi yani…

…

Kamuoyunda son tartışma…

Toplu iş sözleşmesi ile çalışanların maaşlarının yükseltilmesi!

Ne kadar artış aldılar bilmiyoruz…

Çünkü resmi açıklama yok ortada!

Birisi ortaya bir laf atıyor ortalık toz duman…

Burada asıl ilginç olan şudur;

Böyle bir karardan ilgili bakanın haberi yok…

Yönetim kurulu karar almış ve geçirmiş!

Bakan da sitem ediyor…

Ha keşke bana da danışılsaydı diye!

Karışık bir durum anlayacağınız…

Bakan ve çoğunluk yönetim kurulu aynı partiden ama!

Bakanın haberi olmadan bir takım kararlar üretiliyor…

Bunun üstüne bir de Bakan'ın 'yakında zam var' mesajı ortaya çıkınca haliyle ortalık karışıyor!

Çünkü insanlar artık zam denildiği vakit çıldırma noktasına geliyor bize…

Hadi gelir düzeyi iyi olanları anlarız da!

Ya asgari ücretliler?

Burada da gizli bir detay var aslında…

Şikayet edenlere bakınca hali vakti yerinde olanlar çoğunlukta!

Gariban asgari ücretliden çıt yok…

Alışmış çünkü alıştırılmış!

Faturalar ne kadar zamlanırsa mecbur başka şeyden kısacak bütçeyi dengeleyecek…

Bir çoğu da akşam olun soğuk bastırınca, battaniyelerin altına giriyor!

…

Neticede…

Kıb-Tek kavgaları bize göre yanlış kulvarlarda yapılıyor!

Ebette ilgili bakan ve yönetimin de hataları var ama…

Eğer onlar hatalıysa kurumun üstüne bu kadar yürümek niye ki!

Göç yasası diye bilinen ve artık bu yasayı çıkaranların bile buna 'göç yasası' dedikleri o nedüğü belirsiz yasadan olumsuz etkilenenlerin yarası sarılacaksa sarılacak…

Kuruma saldırmak onların haklarına da saldırmak anlamındadır!

Ama gelin görün ki işte onlara sağlanacak bazı menfaatlerin halkın sırtına yüklenmesi işin tadını kaçırıyor…

Tamam onlar da insan gibi yaşasın, evlerine adam gibi ekmek götürebilsin ama!

Bunu sadece vatandaşa yüklemek olmaz ki…

Kurumun dışarıda bir sürü alacağı var, git onları topla!

Devlet de belediyeler de soksun elini cebine…

Gerekirse çalışanlara sağlanan beleş elektrik kıyağından da tırpana biraz!

Çalışana tama vatandaş sahip çıksın ama…

Kurum da elini kolunu sallamasın!

Ama tüm bu gelişmeler yaşanırken bazı iş insanları ile siyasilerin kurumu top yekun düşman ilan etmesi de gayet garip geldi bize…

Ve haliyle insan perde gerisinde yeni bir takım gelişmeler mi var diye de kendine sormadan edemiyor!

3 bin 500 TL'yi çok mu gördünüz!

Asgari ücret net 2 bin 700 TL daha yeni oldu…

İş çevreleri buna da karşı çıktı!

Bakan Çeler kalktı yerli istihdamın artması için bir takım formüller üretti…

Yerli istihdama 750 TL katkı verileceğini açıkladı!

Muhakkak ki hesabını kitabını da ona göre yaptı…

Şimdi yine iş çevreleri ve bazı siyasiler buna da karşı çıkıyor, bakanı da şovmenlikle suçluyor!

Bu para ihtiyat sandığındaki paranın faiziyle ödenecek üstelik…

Buna karşı çıkmanın ne alemi var ki!

Bir çalışanın maaşının 3 bin 500 TL olmasında aksine sevindirmelidir tüm toplum bireylerini!

Ya yerli istihdam yok diye şikayet etmeyeceksiniz…

Ya da yerli istihdamın yükselmesi için alınan bir takım yeniliklere karşısında da en azından takoz olmayacaksınız!

Çalışanın gelir düzeyinin biraz olsun artması bazı kesimleri niye bu kadar rahatsız ediyor ki?

Sadece Merak İşte?

Duvar aracı nasıl çeker?

Gazetede bir haber…

Girne girişinde alt geçidinde trafik kazaları yoğunlaştı!

Asıl ilginç olan ise;

Duvarlar aracı çekiyor!

Suçlu araç sürücüsü değil duvarlar yani…

Mıknatıs gibi çekiyor araçları ve kaza oluyor!

Gülelim mi ağlayalım mi biz de bilemedik artık…

Akıl işi mi?

Plakalar değişti verilen süre de bitti…

Ardından cezalar gelmeye başladı!

Kelle başı 300 TL ceza kesiliyor araç başına…

Baz sürücüler ise hala inat ediyor değiştirmemek için!

Oysa değiştirse 80 TL'ye mal olacak…

Demek ki paraları çok ki 300 TL'yi ödemeyi göze alıyorlar!

Akıllar almıyor…

AKEL'e niye oy versinler?

Niyazi Kızılyürek AKEL'den AP adayı oldu…

Haliyle propagandaya da başladı!

Herkesten oy istiyor…

Avrupa'da ırkçılığa karşı savaşacakmış!

Saygı duyarız da…

Vatandaş da soruyor;

Niye AKEL'e oy verelim diye!

Ha keşke o da Şener Levent gibi bağımsız aday olsaydı…

Bu ayıbı kim temizleyecek?

Geçenlerde BRT'de 25 yıl çalışanlara plaket verdiler…

Arkadaşlar dile kolay tam çeyrek asırdır orada çalışıyorlar ama!

Gelin görün ki bir türlü kadrolanmadılar…

Onlarca hükümet gelip geçti ama!

Hiçbirisi başaramadı şu yeni yasa meselesini…

Büyük ihtimalle de bir çoğu kadrolanmadan emekli olacaklar!

Ayıbın da ötesinde bir olay…

Hem de devletin kurumunda!