İÇ HABERLER
okuma süresi: 10 dak.

Çeler: "Kayıt dışı işçi sorunu tam bir kaos… Tüm imkânları kullanarak bunun önüne geçeceğiz"

Çeler: “Kayıt dışı işçi sorunu tam bir kaos… Tüm imkânları kullanarak bunun önüne geçeceğiz”

Ülkede kayıt dışı işçilerle ilgili tam anlamıyla bir kaos yaşandığını söyleyen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Zeki Çeler, mevcut durumda yaklaşık olarak 10 bine yakın kayıt dışı işçi olduğunu ve şu an bu verilerin envanterinin çıkarılması için bakanlığın yoğun bir şekilde mesai harcadığını ifade etti.

Yayın Tarihi: 26/05/18 09:55
okuma süresi: 10 dak.
Çeler: “Kayıt dışı işçi sorunu tam bir kaos… Tüm imkânları kullanarak bunun önüne geçeceğiz”
A- A A+
Kıbrıs Postası - Rüstem Tüccar
  • Bakan Çeler, ülkede yaşanan kayıt dışı işçi ve üçüncü dünya ülkelerinden yasa dışı şirketlerce adaya getirilen işçilerle ilgili Kıbrıs Postası'na önemli açıklamalarda bulundu.
  • Çeler, "Çalışma izni sadece Çalışma Dairesi'ne aittir. İşçi ve işvereni sadece çalışma dairesi buluşturabilir. Dışarıdaki bir firma bunun sorumluluğunu alamaz" diyerek bazı şirketlerin komisyon alarak işçi temin yaptığını açıkladı.
  • Çeler, konuyla ilgili geniş çaplı bir çalışma yaptıklarını ve sadece işçi değil iş verenin de korunabileceği bir düzenlemeyi hayata geçireceklerini ifade etti.

Ülkede şu anda kayıt dışı işçilerle ilgili tam anlamıyla bir kaos yaşandığını söyleyen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Zeki Çeler, mevcut durumda yaklaşık olarak 10 bine yakın kayıt dışı işçi olduğunu ve şu an bu verilerin envanterinin çıkarılması için bakanlığın yoğun bir şekilde mesai harcadığını ifade etti.

Çeler, üçüncü dünya ülkelerinden KKTC'de çalışmak için yapılan başvuruları bakanlık bünyesinde topladıklarını belirterek tüm verilerin bakanlık bünyesinde toplandığını ve bürokratların gerekli çalışmayı yapıp, değerlendirerek çalışma izinlerini ona göre verdiklerini aktardı.

Ülkedeki kayıt dışı işçi sorununun ucunun kaçtığını belirten Çeler, bu durumdan rant elde edenlerin ise şu anda Bakanlığa karşı savaş açtıklarını kaydetti.

Çeler, "Gerek sosyal medya üzerinden gerekse basın yoluyla bize saldırıyorlar. Ancak gerçekler ortadadır.İş yasasına göre, yurtdışından işçi getirmek bir tek Çalışma Bakanlığı'nın sorumluluğundadır.Kimsenin yurt dışından işçi temin etmeye ya da danışmanlık adı altında servis vermeye yetkisi yoktur, yasaya aykırıdır. Ancak bunu ısrarla yapıyorlar. Bu şirketler ile işbirliği yapmak da yasaya aykırıdır" diyerek yurtdışından yasaya aykırı olmasına rağmen işçi getiren birçok şirket olduğunu ve bunun önüne geçilmesi için çok geniş önlemler hazırladıklarını anlattı.

"İŞÇİLER, 8-12 BİN EURO KOMİSYON KARŞILIĞINDA SÖZ KONUSU ŞİRKETLER TARAFINDAN ADAYA GETİRİLİYOR"

Daha önceki hükümet dönemlerinde bu gibi kuruluşlarla işbirliği bile yapıldığını söyleyen Çeler, "Göreve geldiğim ilk haftalarda denetim yaparken konteynır içinde 17 tane Bangladeşli insan bulduk. Aylarca maaş almamış, izinleri tamamlanmamış, günde 1-2 öğün yemekle tutulan insanlar gördük. Yasal mevzuat el verdikçe bu insanlara yardımcı olmaya çalıştık, sorunlarını çözdük. Bazıları ülkesine geri döndü.

Fakat bu insanların bize söylediği, 8-12 bin euro komisyon karşılığında söz konusu şirketler tarafından adaya getirildikleriydi. Kimisi Güney Kıbrıs'a geleceğini sanıyordu, burada başka bir yaşam buldu. Kimisi tarlada işleyecek diye getirildi, kendini başka bir sektörde buldu. Veya restorantta çalışmaya getirilip daha ağır işlerde çalıştırıldı" diyerek bu durumun sürdürülebilir ve kabul edilebilir bir şey olmadığını vurguladı.

"ÇALIŞMA İZNİ SADECE ÇALIŞMA DAİRESİ'NE AİTTİR"

Söz konusu şirketlerin, iş arayanlara iş veren bir konumda değil danışmanlık adı altında kurulduğunu ve hizmet sektöründe faaliyet gösteren bir şirket olarak faaliyete geçtiklerini söyleyen Çeler, bundan dolayı mevcut konumda bakanlığın müdahale etme şansının kısıtlı olduğunu ve bunu çözmek için yöntem arayışı içinde olduklarını sözlerine ekledi.

"Çalışma izni sadece Çalışma Dairesi'ne aittir. İşçi ve işvereni sadece Çalışma Dairesi buluşturabilir. Yasal mevzuat çerçevesinde, dışarıdaki bir firma bunun sorumluluğunu alamaz.Bu şirketlerin üçüncü dünya ülkesindeki ajanslarla iletişimi var. Bu iş, oradaki şirketler ile koordine halinde yapılıyor. Genelde Bangladeş, Pakistan Hindistan ve Vietnam gibi ülkelerden işçi temin ediyorlar.Bunların ayrıca Facebook'ta da sayfaları var. Resimli, videolu işçi ilanları vererek ihtiyacınız olan elemana göre size para karşılığında eleman temin ediyorlar" diyerek şirketlerin çalışma sistemini açıklayan Çeler, çalışma izni verirken bu sorumluluğu işverene yüklediklerini, çalışacak olan kişinin, ülkeye gelirken işverenin sorumluluğunda geldiğini ancak bu yasa dışı şirketlerin işçilerin pasaportlarına el koyduğunu kaydetti.

Çeler, "biz işçilerin işlemlerini yaptıktan sonra pasaportlarını iade ediyoruz. Bu danışmanlık şirketleri veya işverenler bu insanların pasaportlarına el koyuyorlar" diyerek bu işin bir de "kaçak işçi" boyutu olduğunu anlattı.

İşçilerin,işten ayrılınca ya da işi bırakmaları durumunda kaçak durumuna düştüklerini söyleyen Çeler, bu kez de Güney Kıbrıs'a gitme girişimlerinin olduğunu, pasaportları olmadığından dolayı ülkelerine gidemeyen işçilerin polis tarafından yakalanıp cezaevine götürdüğünü aktardı.

Bu kişilerin ülkelerinden borçlu bir şekilde kaçtığını söyleyen Çeler, "borçlu geldikleri için bu insanlar ülkesine dönmek istemiyor. Günün sonunda işçiler burada kalıp çalışıp para kazanıp ülkesine dönmek istiyor" dedi.

"İNSANLARI ÜLKEYE ÖĞRENCİ STATÜSÜNDE GETİRİP DAHA SONRA İŞÇİ OLARAK TAYİN EDİYORLAR"

Üçüncü dünya ülkelerinden gelen kişilerin izinlerinin "Yabancıların Çalışma İzinleri Yasası" çerçevesinde işlem gördüğünü söyleyen Çeler, "örneğin bir şirket 96 tane işçi getiriyor. Bunların 85 tanesi nerededir bilinmiyor. Süreleri dolduktan, izinleri tazelenmedikten sonra bu insanların izi kayboluyor. Durum bu kadar kritiktir" şeklinde vurguladı.

Bunu yanında öğrenci statüsünde adaya getirilip daha sonra işçi olarak tayin edilen kişilerin de olduğunu söyleyen Çeler, "mesela güzellik okulu adı altında geçmiş dönemlerdeki hükümetler tarafından tolerans sağlanarak açılan ve güya adaya öğrenci getiren kurumlar var. Ancak bu kişiler adada öğrenci izniyle kalıp daha sonra da güya staj yaparmış gibi gösterilerek bu merkezlerde işçi olarak çalıştırılıyor ve işletmecileri bu işçiler üzerinden para kazanıyor" şeklinde açıklayarak bu kişilerin hem kayıt dışı işçi çalıştırdığını hem de haksız rekabet ortamı yarattıklarını vurguladı.

Bakanlık olarak konunun titizlikle üzerinde durduklarını ve çeşitli çözüm önerileri hazırladıklarını anlatan Çeler, "şu anki yasaya göre yapabileceklerimizi hayata geçirip yasadışı olan bu merkezler ile çalışılmaması ve yasadışı merkezlerin önüne geçilmesi için var olan tüm yasal gücümüzü kullanıyoruz" dedi.

"Üçüncü dünya vatandaşlarının ülkeye sorumsuz bir şekilde gelmelerinin önüne geçip belli bir süre için ülkeye gelmeleri ve sonunda mutlaka kendi ülkelerine geri dönmelerini sağlayacak bir yasal düzenleme üzerinde çalışıyoruz" diyen Çeler, Müteahitler Birliği, Esnaf ve Zanaatkarlar Odası gibi işçi ihtiyacı olan kurum ve odalarla işbirliği içerisinde olduklarını da belirtti. Çeler, üçüncü ülkelerden işçi getirilmesi konusunda birlikte hareket ettiklerini aktardı.

KKTC'nin tanınmamasına rağmen belli başlı bazı üçüncü ülkelerle işbirliğine girip bakanlık himayesi altında belli sektörlerde kalifiye eleman yetiştirmek için de çalışmalarının sürdüğünü kaydetti.

"İŞÇİ KARTLARININ ÇIKARILMASI YÖNÜNDE ÇALIŞMALARIMIZ TAMAMLANMAK ÜZERE"

Bunun da ötesinde, yerli iş gücünün artırılması için Eğitim Bakanlığı ve gerekli tüm paydaş bakanlıklar ile işbirliklerinin sürdüğünü aktaran Çeler, "yerli istihdamın eğitim alması ve kalifiye eleman olarak sektöre kazandırılmasını planlıyoruz.

Türkiye'de halihazırda İŞ-KUR ile bir protokolümüz var. Onu da şimdiki hükümetin vizyonuna uygun bir şekilde düzenleyip hayata geçireceğiz.

İşçilerin kayıt altına alınması ve işçi takip sistemi için işçi kartlarının çıkarılması yönünde çalışmalarımız tamamlanmak üzeredir. İçişleri Bakanlığı ve Muhaceret işbirliğiyle onların da çalışmalarını bir araya getirip geniş çaplı bir düzenleme ile bu kayıt dışı işçi sorununun önüne geçeceğiz" dedi.

"SADECE İŞÇİ DEĞİL İŞ VERENİN DE KORUNABİLECEĞİ BİR DÜZENLEMEYİ HAYATA GEÇİRECEĞİZ"

Çeler, topluma da çağrıda bulunarak kayıt dışı işçiliğin haksız rekabet, insan ve emek sömürüsü olduğunu sözlerine ekledi.

Bunun için mücadele ederken toplumdan da destek beklediklerini ifade eden Çeler, "Özellikle işverenlerin desteğini bekliyoruz. Çünkü sadece işçi değil iş verenin de korunabileceği bir düzenlemeyi hayata geçireceğiz.

Web sayfamıza İngilizce seçeneğini ekliyoruz.Böylece üçüncü ülkeden gelecek olan kişiler yasal mevzuatlar ile ilgili bilgi sahibi olacak. Ayrıca çeşitli bilboardlarda bilgilendirmeler yapacağız. Devlet politikası halinde ortaya çıkarılması için hükümet yetkilileri olarak tüm bakanlarla işbirliği içinde olacağız" dedi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.