İÇ HABERLER
okuma süresi: 10 dak.

Çakıcı: "Susun! Câhil drama ve usta edebiyatla daha da yaralayıcı olmayın"

Çakıcı: "Susun! Câhil drama ve usta edebiyatla daha da yaralayıcı olmayın"

Ülkeyi travmaya boğan vahim "evlat cinayeti" ardından yapılan yorum ve yetersiz uzman görüşleri destekli değerlendirme ve yaklaşımların daha da yaralayıcı olduğuna dikkat çeken Adli Psikiyatrist Prof. Dr. Mehmet Çakıcı, hükümeti bu konuda yayın yasağı ilan etmeye davet etti.

Yayın Tarihi: 01/06/18 07:31
okuma süresi: 10 dak.
Çakıcı: "Susun! Câhil drama ve usta edebiyatla daha da yaralayıcı olmayın"
A- A A+
Kıbrıs Postası - Vatan MEHMET

Ülkeyi travmaya boğan vahim "evlat cinayeti" ardından yapılan yorum ve yetersiz uzman görüşleri destekli değerlendirme ve yaklaşımların daha da yaralayıcı olduğuna dikkat çeken Adli Psikiyatrist Prof. Dr. Mehmet Çakıcı, hükümeti bu konuda yayın yasağı ilan etmeye davet etti.

Kıbrıs Postası'na konuşan ve konuyla ilgili gerek mahkeme sürecine ilişkin gerekse de dışarıdan yapılan yorumların değersiz hatta zararlı olduğunu, özellikle katil zanlısı anne hakkında sözde "teşhis koyan" haberlerin de kıymetsiz olduğunu ifade eden Çakıcı, "evet, biz suçluyuz diyenlere Evet suçlusunuz diyorum. Bu kadın hastaydı da gidecek yeri mi vardı. Bu çocuğun okulda rehberi psikolojik danışmanı mı vardı? Ruh sağlığı ile ilgili, uyuşturucu rehabilitasyonu ile ilgili ne yaptınız" diye sordu.

"Olay çok garip görünüyor: Böylesi bir vakada uzman psikiyatrist olmak da yeterli olmaz. Vakıa adli psikiyatrinin konusu olacak nitelikte ağır" diye konuşan Çakıcı, Ruh sağlığı hizmetlerinin önemsenmediğine vurgu yaparak, "Çocuk ruh sağlığı hizmetleriyle ilgili ilkokullarda halen daha rehber öğretmen eksikliği var. Çocuk istismarına yönelik önleme programı ve Aile eğitimleri konusunda da, bu hükümet de dahil hiçbir hükümet herhangi bir tedbir ve önleme programı talebinde bulunmadı. Gençlerde uyuşturucu ile ilgili bilimsel araştırmaları şu anda ki hükümet dahil hiçbir hükümet gerekli hassasiyeti göstermedi" ifadelerini kullandı.

Çakıcı, "Konuyla ilgili, uzman olsun ya da olmasın her kafadan bir ses çıkıyor. Konuyu dramatize ederek değerlendiriyor. Bu değerlendirmeler üzerinden de haberler yapılıyor. Hem detayların yarattığı olumsuz psikolojik ortamı dağıtmak hem de bilimsel olmayan yorumları sonlandırmak adına bu haberle ilgili derhal yayın yasağı getirilmeli" dedi.

ÇAKICI: "DEVLET TOPLUMSAL OLAYLARA KARŞI DUYARSIZ VE UMURSAMAZ"

Öte yandan Çakıcı bir basın açıklaması da yaparak şunları kaydetti; Toplumcu Kurtuluş Partisi Yeni Güçler (TKP Yeni Güçler) Genel Başkanı ve aynı zamanda Psikiyatri Uzmanı olan Prof. Dr. Mehmet Çakıcı'dan, önceki gün bir annenin cinnet geçirerek oğlunu katletmesi olayı ve bunun toplum üzerindeki etkisi ile ilgili açıklama geldi.

Ülkemizde son yıllarda artan çocuğa yönelik şiddet, taciz ve cinayet olaylarında ciddi oranda artış yaşandığına dikkat çeken Çakıcı, 2012 yılında 7 yaşındaki Mustafa Diker'in öz babası tarafından tecavüze uğrayıp katledilmesi olayını hatırlatarak, aradan geçen 6 yılda hiçbir hükümetin, çocuğa yönelik şiddet olaylarının önlemesi ile ilgili bugüne kadar herhangi bir önleme çalışması yapmadığını, geçen gün yaşanan aile faciası olayın ise bunun bir yansıması olduğuna dikkat çekti ve hükümeti yaşanan trajedilerden ders çıkarmayarak gerekli önlemi almamakla ve umursamamakla suçladı.

Arda isimli genç bir çocuğun uyuşturucudan ölmesiyle ülkedeki uyuşturucu sorunun, Mustafa Diker'in babası tarafından tecavüz edilip öldürülmesiyle, çocukta cinsel taciz, çocuk istismarı ve çocuk cinayetinin yeniden gündeme geldiğine vurgu yapan Çakıcı, "Bu tür olayların bireysel psikolojik yönleri olduğu gibi sosyal boyutu da vardır. Sosyal boyutunun yanında ruh sağlığı açısından da irdelemek lazımdır. Bu bireysel bir şey değildir. Bütün toplumu etkileyen bir olaydır ve bütün toplumu etkileyen bir psikolojik travmadır. Ancak gündeme gelen bu olayları bir iki tane demeçle geçiştirmek ve deve kuşu gibi kafamızı kumun altına sokmak kabul edilebilir bir şey değildir." dedi.

Önceki gün meydana gelen korkunç olay ile ilgili olarak 7 yaşındaki minik Ercan'ın korunamadığı, bu sebeple yaşamını yitirdiği gibi basında çıkan haberlere yönelik olarak açıklamalarda bulunan Çakıcı, " Yeterli duyarlılığı göstermedikleri için bu yaşananlardan hem toplum hem de şu andaki hükümet, geçmiş hükümetler ve siyasette sorumludur." dedi.

"HİÇBİR HÜKÜMET GEREKLİ HASSASİYETİ GÖSTERMEDİ"

Ruh sağlığı hizmetlerinin ülkemizde bugüne kadar önemsenmediğine vurgu yapan Çakıcı, "Çocuk ruh sağlığı hizmetleriyle ilgili ilkokullarda halen daha rehber öğretmen eksikliği var. Çocuk istismarına yönelik önleme programı ve Aile eğitimleri konusunda da, bu hükümet de dahil hiçbir hükümet herhangi bir tedbir ve önleme programı talebinde bulunmadı. Gençlerde uyuşturucu ile ilgili bilimsel araştırmaları şu anda ki hükümet dahil hiçbir hükümet gerekli hassasiyeti göstermedi. Uyuşturucu, çocuk istismarı, çocuk suçluluğu gibi diğer konuları içine kapsayan ruh sağlığı hizmetleri ile ilgili konularda halen daha okullarda önleme ve eğitim programları mevcut değildir. Dolayısıyla ruh sağlığı ile ilgili birinci basamak sağlık hizmeti dediğimiz önleme programları yeterli düzeyde hem değildir hem de geri kalmıştır." açıklamasında bulundu.

Çakıcı, ülkemizde son dönemlerde artan uyuşturucu bağımlılığı ve suçlarının korkutucu boyutlara ulaştığına dikkat çekti ve bu konuda da hükümetin üç maymunu oynamaya devam ettiğini ve yapılacak olan çalışmalara da engel olduğunu söyledi. Çakıcı, " Maalesef Uyuşturucu Bağımlılığı Tedavi Merkezi yanında bir Psikiyatri Hastanesi'nin kurulmasıyla ilgili hükümetin önünde maddi kaynakları, binası, projesi ve sözleşmesin de hazır olduğu halde, sırf siyasi nedenlerden ötürü söz konusu Hastane devlet eliyle durdurulmuş ve yapılmasının önüne engel olunmuştur. Bu da gösteriyor ki siyasi çıkar ve menfaat, bu tür önleme, eğitim ve tedavi merkezlerinin kurulmasıyla ilgili niyetin önüne geçmiştir." İfadesini kullandı.

"TEDAVİYE İMKAN VEREN MECRA YOK…"

Ülkemizde Psikiyatri Hastanesi ya da merkezlerinin eksik olması, toplumdaki şiddet olaylarının, cinnet geçiren insanların ruh sağlığı problemlerinin tedavi edilmesine imkân vermediğini dile getiren Çakıcı, Ruh sağlığı problemi yaşayan binlerce vatandaşın müracaat edebilecekleri merkezlerin eksik olması, doktor ve altyapı eksikliği nedeniyle tedavi olamadıklarını, bu sebeple kişinin psikolojisinin daha da kötüye gitmesine neden olduğunu söyledi.

Ülkede bu konuda bir tek Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi olduğunu söyleyen Çakıcı, "Açık açık belirtmem gerekirse, orada da insanlar sırada bekliyorlar, kötü muamele görüyorlar ve doktor da eksik olduğu için hastalar kötü hizmet almış oluyor. Doktor yetersizliğinden, kötü hizmetten, kötü muameleden hem de yetersiz olanaklardan dolayı hastalar zaten buraya müracaat etmek istemiyor, insanların aileleri de yakınlarını Barış Ruh Hastanesi'ne yatırmak istemiyorlar." dedi.

"BAHANELER UYDURUYORLAR"

Çakıcı, ülkemizde yarı devlet-yarı özel olacak şekilde hem Uyuşturucu Tedavi merkezi hem de Ruh Sağlığı Hastanesinin kurulması için iki yıldır çalıştıklarını ve her şeyin hazır olduğunu, fakat şuan ki hükümetin sırf siyasi nedenlerden dolayı bu projeye engel olduğunu söyledi. Çakıcı, "Ülkemizde özel bir Ruh Sağlığı Hastanesi yok. Kurmaya çalışanın da önüne engel konuluyor. Bu kadar açık. Sonrada kalkıp bütün olaylar olunca da, yok biz suçluyuz, yok şu konuda eksiklik var yetersizlik var diyerek bahaneler uyduruyorlar. Bu hükümet şu anda ruh sağlığı hizmetlerine engel olmaktadır. Gördüğüm kadarıyla politik nedenlere ve yetersiz gerekçelere dayanarak bahaneler uyduruyorlar. Evet, o yüzden suçlu bu hükümettir, bunları engelleyenlerdir hem de bunlara önem vermeyenlerdir." ifadesini kullandı.

Ülkemizdeki suç oranları, özellikle çocuklara yönelik suçlardaki büyük artışa dikkat çeken Çakıcı, "Geçtiğimiz günkü yaşanan trajedilerin giderek artmasına rağmen halen daha o duyarlılığı bu hükümetten göremiyorum, bu da toplumun geleceği açısından gerçekten çok düşündürücüdür. Toplumun ruh sağlığı daha da kötüleşiyor. Önleme programı yok, tedavi merkezleri yok, nüfus arttıkça şiddet olayları da artıyor ve şiddet olayların biçimi garipleşiyor. Kıbrıs Türk insanın hiç alışık olmadığı olaylar ve suçlarla karşı karşıya kalıyoruz" dedi.

MEDYA VE BASINA UYARI…

Yaşanan olay sonrasında özellikle basın ve medya kuruluşlarının haberlerinde daha dikkatli olması gerektiğine dikkat çeken Çakıcı, söz konusu olayla ilgili olarak özellikle sosyal medyada yapılan yorumlardaki kaygı salan ve endişe verici ifadelerin özellikle küçük yaştaki çocuklarda büyük etki yarattığını, bu konuda bilirkişiler dışında hiçbir kişinin mümkün olduğunca açıklama yapmaması gerektiğini söyledi.

Bilimsel olarak değerlendirmede de yoksun olduğumuzu ifade eden Çakıcı, "Zaten bu konuda hükümet de ilgisizdir. Dolayısıyla sadece anne değil devlet de suçludur. Siyasetin de sorumluluğu vardır. Ben bu olayı bugünün sorunu olarak görmüyorum. Hastanelerin açılmasını, bilimsel çalışmaları önleyen bir anlayış ile karşı karşıyayız. Hükümet edenler bir an önce ülke insanının ve toplum psikolojisinin içinde bulunduğu duruma derhal müdahale ederek, gerekli çalışmaları yapması ve bu konuda toplumun tüm kesimi ile işbirliğini arttırması gerekmektedir."dedi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.