Vadili: "Kıbrıs geçmişte daha kötü doğal afetler yaşadı, ama bu 'yapay' afet"

Son günlerde yaşanan sel felaketi ardında cansız bedenler bıraktı. Sel felaketinin Kıbrıs tarihinin en büyük felaketi olduğu iddia edildi. Yerbilim Mühendisleri Odası Başkanı Jeoloji Mühendisi Oğuz Vadili konuyla ilgili Kıbrıs Postası'na konuşarak, son yaşanan felaketi; meteorolojik doğal afet olduğunu ve kendisini 'sel' olarak gösterdiğini belirtti.

"FELAKETİN EN BÜYÜK NEDENİ; DERE YATAKLARININ AMACI DIŞINDA KULLANILMASI"

Sele en çok dere yataklarından taşmalar sonucu rastlandığına dikkat çeken Vadili, ani ve kuvvetli yağışların taşmalar oluşturduğunu hatırlattı. Dere yataklarına gelen suyun sele dönüşmesine yatakların amacı dışında kullanılmasının da çok etkili olduğunu ifade eden Oğuz Vadili, yaşadığımız felaketin en büyük nedeninin de bu olduğunu dile getirdi.

"BUNUN ADINA DOĞAL AFET DEMEMİZ HATA OLUR"

Çarpık kentleşme sonucu dere yataklarının işgal edilmesi, doldurulması veya dere yataklarının değiştirilmesi sonucu yaşanan afete insan eli değdiğini ve doğallıktan çıktığını vurgulayan Vadili, "Artık bunun adına doğal afet dememiz hata olur" diye konuştu.

"1330'LU YILLARDA LEFKOŞA'DA SELDEN DOLAYI 3 BİN KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ"

"Son yaşadığımız elim hadise Kıbrıs tarihinin en feci doğal afeti midir? Bu tür afetleri kaç defa yaşadık ve nelere mâl oldu?" sorusunu yanıtlayan Oğuz Vadili, yaşadığımız olayın en feci veya ilk doğal afet olmadığının altını çizdi. 1330'lu yıllarda Lefkoşa'da meydana gelen sel felaketinde 3 bin kişinin hayatını kaybettiğini anlatan Vadili, 1734 yılında meydana gelen depremde ise Gazimağusa'da de 200 kişinin ölmesine yol açarken, kentin büyük bir kısmı da zarar gördüğünü söyledi.

"BU OLAYLAR İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN SONUCU"

"Buzulların erimesinden kaynaklı dünyadaki suların yükseldiği herkesçe bilinen bir gerçek, eğer böyle devam ederse Kıbrıs'ta ne gibi tehlikeler bizi bekliyor?" sorusuna cevap veren Jeoloji Mühendisi Vadili, hava sıcaklıklarının artışının, karbondioksit oranının yükselmesi, buzulların erimesi, fırtınaların artması, kuraklık ve çölleşmenin artışının artık herkesin kabulleneceği netlikte iklim değişikliği gerçeğini ortaya çıkardığını ve bugünlerde yaşadıklarımız olayların da bunların sonucu olduğunu kaydetti.

"KIBRIS DENİZ SEVİYESİNİN YÜKSELMESİNDEN NASİBİNİ ALACAK"

Önümüzde ki 20-30 yıl içerisinde küresel ısınma kaynaklı deniz seviyelerinin yükselmesi ve buna bağlı olarak da kıyıların belirli ölçüde sular altında kalması beklenen bilinen bilimsel bir gerçeklik olduğunu işaret eden Vadili, "Bizler Kıbrıs adası olarak da Akdeniz de meydana gelecek deniz seviyesinin yükselmesinden nasibimizi alacağız" dedi.