Harmancı: "Bu 50 yılın özeti aslında tek bir kelime o da 'ONUR"..."

Harmancı'nın paylaşımı şöyle:

"Dile kolay 50 yıl, bütün bir yaşam kesiti neredeyse, Tiyatroya adanmış 50 koca yıl… Umutları yeşerten, yön veren, "ben" demeden toplumsal sorumluluk alan, durmadan, duraksamadan ve dinlenilmeden bir nefeste geçen 50 koca yıl…

Bu 50 yılın özeti aslında tek bir kelime o da "ONUR"…

Kıbrıs Türk Devlet Tiyatrolarından sırf siyasi görüşleri nedeni ile dışlanan 4 onurlu insan Kıbrıs Türk Tiyatrosunun gurur dolu tarihini de yazamaya başlarlar. Lefkoşa Belediye Tiyatrosu'nda oluşturdukları toplumcu gerçekçi bakış açılarıyla egemenlerin çıkarlarına karşı toplumun çıkarları, çok olanların baskılarına karşı azınlıkta olanların özgürlüklerini, dayatma yaşam tarzlarına karşı özgür yaşamın, dogmalara karşı ise bilimin yanında her zaman yanında olmayı başarırlar…
Tüm bunlar yazmak kolay da bir fiil yaşamak, tüm bu cehennem ateşinden üzerlerine tek bir is bulaşmadan çıkabilmek ve sanatıyla bir topluma yöne verebilmeyi ısrar ve inatla sürdürebilmenin ne kadar meşakkatli ve zor bir hayat olduğu çok açıktır.

"Onur" demiştik ya; onur tüm bunları hiç tereddüt etmeden göze alabilenlerin alabileceği bir payedir, onur, tüm yaşanılanlara rağmen çizgisini tek bir milim oynatmayanların taşıyabilecekleri bir gururdur…

Tiyatro bir oyun ama hayat bir oyun değildi. Tiyatronun gücünü bilenler içinse oyunların hayatları etkileyebileceği çok net biliniyordu, oyununu insana geçirebilenlerin ise bir gün belki de dünyayı değiştirebilecekleri ve haksılığa uğrayanların, itilenlerin, dışlananların, sessiz kalnların, aykırıların, farklı bir dünyayının mümkün olabileceğine inananların bir günü bunu başarabilecekleri gerçeği bunların karşısında olanları çok ama çok korkutuyordu.

Tam 50 yıldır tiyatronun 4 temel direği onları korkutuyor, 50 yıldır susmuyorlar, her koşulda topluma ses vermeyi başarabiliyorlar, tiyatrolarının kapatılması tehdidine karşı tüm toplumu hareketlendirebiliyorlar… Bu nasıl bir güçtü bilir misiniz? Bazıları için korkunç bazıları için ise güven, bizim için 50 yıldır bu hep güven oldu…

Yaşar Ersoy'un "Kıbrıs Türk Tiyatro Hareketi'nde "Eş Zamanlı Buluşma" olarak nitelendirdiği dörtlü yani Yaşar Ersoy, Erol Refikoğlu, Osman Alkaş ve Işın Cem onur içerisinde yoklukları var yaparak, imkansızlıkları her koşulda yenerek, güçlüye rağmen dimdik ayakta durmayı başardılar. İsimlerini ada yaşamına; sadece tiyatroya değil, sadece Kıbrıs Türk toplumuna değil sadece güneye veya sadece kuzeye değil adanın tümüne ve adanın yaşamına onurla yazdırmayı başardılar.

Ne mutlu ki böyle kurucuları olan ve böyle bir zeminde tiyatro varlığı olan bir belediyenin başkanlığını yapma onuruna erişebildim, onların hayatları, yaşanmışlıkları ve tarihe not ettirdikleri ilkeler tiyatroya ve bizlere hep mihmandar olacaktır. Bu da 50 yıllık onuru yaşatmaya vereceğimiz bir söz olsun…."