Herkes sözlerine dikkat etmeli...

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın Barış Pınarı Harekâtı'na ilişkin açıklaması ardından gelen tepkilere dair dün mecliste herkes kendi cephesinden tek bir mesaja işaret etti ve içinden geçilen dönemin her bakımdan hassas olduğu, yanlış anlaşılma ile sert tepkilerin ve özellikle kamplaşma ile buna neden olabilecek ifadelerin yanlış olduğu vurgulandı.

Ana Muhalefet CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, herkesin kullandığı kelimelere özen göstermesi gerektiğini, linçin doğru olmadığının altını çizerek "Bilindiği gibi son derece hassas bir dönemden geçiliyor ve herkesin kullandığı kelimelere özen göstermesi gerek. Ortak noktalar öne çıkarılmalı ve ayrıştırıcı söylemlerde bulunulmamalı" diye konuştu.

Serdar Denktaş, Cumhurbaşkanı Akıncı'ya karşı başlatılan linç girişiminin doğru olmadığını ve çok hassas bir noktada bu kamplaşmanın herkese zarar vereceğini belirtti ve "Umarım bu kamplaşma ve açıklamanın nedeni seçim değildir. Çarpıtılabileceği bu kadar açık bir açıklamanın yapılmamış olması daha iyi olurdu" diye konuştu.

TDP Milletvekili Zeki Çeler ise, Akıncı'nın kan dökülmesinden bahsederken, Mehmetçiğin kanından da söz ettiğine dikkat çekerek "Toplumdaki sükûneti bozuyorsunuz. Bu ülkede gerçekten huzur istiyorsak, siz de biz de söyleyeceğimiz sözlere çok dikkat edeceğiz. Toplumsal bütünlüğü sağlamak zorundayız" şeklinde konuştu.

YDP Milletvekili Erhan Arıklı, harekâtın zorunluluğunu dile getirerek, "Sayın Akıncı güven tazelemek için en kısa zamanda istifa etmeli. Talihsiz bir açıklama yapmış olabilir ancak herkes bilmelidir ki, Akıncı'ya yapılan hakaretler kabul edilemez. Devlete saygı duyan herkes bunu bilsin" ifadelerini kullandı.

Başbakan Ersin Tatar, Cumhurbaşkanının açıklamasıyla gündemin değiştiğini belirterek, maksadını tam olarak anlayamadığı bu açıklamadan üzüntü duyduğunu kaydetti. Tatar, açıklamanın ardından gelen yorumların Kıbrıs Türkü'nü çok sıkıntıya soktuğunu ve böyle bir açıklamanın yapılmaması gerektiğine inandığını söyledi.

"Gerginliklere izin vermemek herkesin sorumluluğu" diyen Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay ise, hiç yapmamamız gereken şeyin kan edebiyatı olduğunu kaydederek, Harekâta ilişkin Türkiye'nin attığı iyi niyet adımlarının ABD tarafından reddedildiğini ve bu tavrın 74'deki İngiliz Krallığı'nın tavrını hatırlattığını söyledi.