"Psikolojik Harp Bağlamında Kıbrıs'ta Stratejik Güç; Su" isimli kitap çıktı
Prof. Dr. Ulvi Keser ve Durmuş Uğur Karatay'ın kaleme aldığı <strong>"Psikolojik Harp Bağlamında Kıbrıs'ta Stratejik Güç; Su"</strong> Hiperlink Yayınları'ndan çıktı.
Kıbrıs Türk asıllı bir ailenin oğlu Olan Ulvi Keser ve halen Kara Kuvvetleri Komutanlığında astsubay olarak görevine devam eden D. Uğur Karatay, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin yaşadığı su sorununu mercek altına aldı.
Sosyal, siyasi, ekonomik, kültürel çatışmaların arasında kalan Kıbrıs adasında yaşanan su sorunundan dolayı KKTC bütçesinin ciddi anlamda sarsıldığından bahsedildi.
Kitapta, Kıbrıs sorununa genel bir bakış gerçekleştirilirken, KKTC'deki su temin projesi ve Türkiye'nin adaya su getirme projeleri ele alındı.
"KKTC'de Su Sorunun Neden Olduğu Olumsuzluklar" başlıklı bölümde, adada yağışların azalmasıyla birlikte halkın su ihtiyacını karşılamada güçlük çekildiğinden bahsedildi. Adada azalan yer altı sularının yerine deniz suyu girişinin olduğu ve yer altı sularının aşırı derecede tuzlandığına değinildi. Netice itibariyle giderek tuzlanan yeraltı sularının kullanıldığı tarım topraklarının çoraklaştığından bahseden Keser ve Karatay sahil kesiminde bulunan ağaç ve diğer bitkilerin de ciddi zarar gördüğünü ifade etti.
İşte "KKTC'de Su Sorunun Neden Olduğu Olumsuzluklar" başlıklı o bölüm:
"Adada yağışların yıldan yıla azalmasıyla birlikte yeraltı sularının beslenme oranlarında da düşüş olmuştur. KKTC devleti de halkı, su ihtiyaçlarını karşılamak için havza ve yeraltı sularının kullanımına yönlendirmiştir. Havza ve yeraltı sularının bu şekilde kullanılması akiferlerdeki kullanılabilir su seviyesi deniz suyu seviyesinin çok altında kalmasına sebep olmuştur. Hatta bu azalma bazı bölgelerde o kadar ileri gitmiştir ki yeraltı su seviyeleri deniz seviyesinin 50-60 m altına inmiştir. Azalan yeraltı sularının yerine ise deniz suyu girişi olmuştur.
Böylece yer altı suları aşırı derecede de tuzlanmış ve bu tuzlanma, sadece kıyı kesimlerle sınırlı kalmayıp iç kesimlere kadar iyice sokulmuştur. Bu sorunların önüne geçmek maksadıyla özellikle yaz aylarında pek çok yerleşim yerine yeterli düzeyde su verilememiştir."
Sosyal, siyasi, ekonomik, kültürel çatışmaların arasında kalan Kıbrıs adasında yaşanan su sorunundan dolayı KKTC bütçesinin ciddi anlamda sarsıldığından bahsedildi.
Kitapta, Kıbrıs sorununa genel bir bakış gerçekleştirilirken, KKTC'deki su temin projesi ve Türkiye'nin adaya su getirme projeleri ele alındı.
"KKTC'de Su Sorunun Neden Olduğu Olumsuzluklar" başlıklı bölümde, adada yağışların azalmasıyla birlikte halkın su ihtiyacını karşılamada güçlük çekildiğinden bahsedildi. Adada azalan yer altı sularının yerine deniz suyu girişinin olduğu ve yer altı sularının aşırı derecede tuzlandığına değinildi. Netice itibariyle giderek tuzlanan yeraltı sularının kullanıldığı tarım topraklarının çoraklaştığından bahseden Keser ve Karatay sahil kesiminde bulunan ağaç ve diğer bitkilerin de ciddi zarar gördüğünü ifade etti.
İşte "KKTC'de Su Sorunun Neden Olduğu Olumsuzluklar" başlıklı o bölüm:
"Adada yağışların yıldan yıla azalmasıyla birlikte yeraltı sularının beslenme oranlarında da düşüş olmuştur. KKTC devleti de halkı, su ihtiyaçlarını karşılamak için havza ve yeraltı sularının kullanımına yönlendirmiştir. Havza ve yeraltı sularının bu şekilde kullanılması akiferlerdeki kullanılabilir su seviyesi deniz suyu seviyesinin çok altında kalmasına sebep olmuştur. Hatta bu azalma bazı bölgelerde o kadar ileri gitmiştir ki yeraltı su seviyeleri deniz seviyesinin 50-60 m altına inmiştir. Azalan yeraltı sularının yerine ise deniz suyu girişi olmuştur.
Böylece yer altı suları aşırı derecede de tuzlanmış ve bu tuzlanma, sadece kıyı kesimlerle sınırlı kalmayıp iç kesimlere kadar iyice sokulmuştur. Bu sorunların önüne geçmek maksadıyla özellikle yaz aylarında pek çok yerleşim yerine yeterli düzeyde su verilememiştir."
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.