UKÜ'de, engellilere sunulan hizmetlerin dünü, bugünü, geleceği tartışıldı

Prof. Dr. Ayşegül Ataman, Eski Türk toplumlarının engelliliği sorun olarak algılamak yerine, onlara verilmiş doğaüstü güçler olarak gördüklerini kaydetti. İlk kez Fransa'da görme engelliler için merkez açıldığına dikkat çeken Ataman, Aydınlanma Çağı filozoflarının da bu konu hakkında tartıştıklarını dile getirdi.

Tek Tanrılı dinlere geçildiği dönemde engelli kişilerin ötekileştirildiğini belirten Ataman, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra toplumun ötekileştirdiği bireylerin, fırsat verildiğinde her şeyi yapabileceğini fark ettiklerini sözlerine ekledi.

Engelli bireylerin 1950'lerden sonra eğitim olanaklarında artış olduğunu açıklayan Prof. Dr. Ataman, Özel Eğitim Bölümü alanının kurucusu olan Doç. Dr. Mithat Enç'in, Türkiye'de ilk körler okulunu açtığını kaydetti.

Engelli bireylerin, eğitim haklarının sınırlı olmasından dolayı yeterli eğitimi alamadıklarını ifade eden Ataman, Türkiye'de en az engelli istihdam eden grubun üniversiteler olduğunu belirtti. Atamançalıştırılma zorunluluğu %3 olan engelli bireylere, işverenlerin istihdam yapmak istediklerini ancak nasıl bir yol izleyeceklerini bilmediklerini de aktardı.

Konuşmasında, engelliliğin tıbbı tanımlama dışında sosyal tanımlamayla kabul edilmesi gerektiğinin önemine değinen Prof. Dr. Ataman, engellileri muhtaç olarak görmek yerine, birey olarak algılamanın daha doğru olduğunun altını çizdi.

UKÜ Özel Eğitim Bölümü Öğretim Görevlisi Vasfiye Karabıyık, konferansın engelli bireylere yönelik farkındalığı artırmak amacıyla düzenlendiğini belirterek, "Amacımız engelli bireylerin toplum içinde bağımsız bir yaşam sürdürmelerine destek olmak ve gereksinimlerine yönelik hizmetlerin sunulmasında yardımcı olmak" dedi.