UKÜ'lü akademisyen Prof. Dr. Karadağ, ulusal marşın kabulünün 98. yıldönümünü kutladı

Prof. Dr. Karadağ, ulusların özbenliklerini yansıtarak, yurt sevgisi, ülke topraklarının kutsal bilinmesi ve savunulması gibi ilkeleri yaygınlaştırmak amacıyla marşların oluşturulduğunu belirterek, ulusal marşların en eskisinin 18.yüzyıldan itibaren Kraliyet törenlerinde söylenen İngiliz Milli Marşı olduğunu kaydetti.

Osmanlı Devleti'nin millet kavramıyla ilgisiz olması nedeniyle asırlar boyunca ulusal marş konusunun gündeme gelmediğine dikkat çeken Karadağ, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM)kurulmasıyladiğer çağdaş devletler gibi ulusal marşa gereksinim duyulduğunu aktardı.

Prof. Dr. Karadağ, dönemin Milli Eğitim Bakanlığı'nın(MEB) 1921 yılının başlarında 500 liralık bir Ulusal Marş yarışması başlattığını dile getirerek, ülkenin büyük bir bölümünün işgâl altında olduğu esnada sınırlı iletişim kanallarıyla geniş kitlelere ulaşılmaya çalışıldığını açıkladı.Mehmet Akif Ersoy'un da yarışmaya katılan kişiler arasında bulunduğunu aktaranKaradağ, vatansever biri olan Ersoy'un milli bir görevden para alamayacağını bildirerek seçime karşı geldiğini ancak MEB Bakanı Hamdullah Suphi Tanrıöver'in şairi ikna ettiğini de sözlerine ekledi.

Ersoy'un, Türk ordusuna ithaf ettiği şiirinin yoğun tezahürat ve alkışlarla TBMM tarafından oybirliğiyle ulusal marş sözleri olarak kabul edildiğini bildiren Prof. Dr. Karadağ, Mehmet Akif Ersoy'un ödül olarak aldığı parayı hastanelerde tedavi görmekte olan gazilere bağışladığını da aktardı.

Prof. Dr. Karadağ, "Cumhuriyeti kuran neslin yurt ve millet sevgisi konusundaki asil, samimi, dürüst, namuslu davranışları yoksul ama onurlu; yalnız ama gururlu bir devletin ve onun ulusunun yıllar boyunca başı dik, bağımsız bir kimlikle yaşamasını sağlamıştır" ifadelerini kullandı.