Özgür: "Hakâretleri dikkate almıyorum"

Verimsiz ideolojik çatışmaların hiçbir toplumsal getirisi olmadığının altını çizen Özgür, önemli olanın doğru konuları doğru zeminde tartışmak olduğunu kaydederek "CTP ilerici bir parti olarak üzerine düşen sorumlulukları elbette yerine getirecektir" şeklinde konuştu.

Vatan MEHMET - Kıbrıs Postası

Kıbrıs Postası'nın "yaklaşık bir haftadır tartışılan '29 Ekim' çıkışınıza, açıklamanıza tepkileri nasıl buldunuz? Yanlış anlaşıldığınızı düşündünüz mü?" şeklindeki sorusunu yanıtlayan Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler (CTP-BG) Lefkoşa Milletvekili Birikim Özgür, belli bir konuda özgün fikirlerini paylaşanlara hakâretâmiz karşılık verenleri çok da dikkate almadığını ifade ederek "Bazı siyasiler soğuk savaş dönemini özlüyor olabilir. Nihayetinde bir geçiş süreci yaşıyoruz" dedi.

Verimsiz ideolojik çatışmaların hiçbir toplumsal getirisi olmadığının altını çizen Özgür, önemli olanın doğru konuları doğru zeminde tartışmak olduğunu kaydederek "CTP ilerici bir parti olarak üzerine düşen sorumlulukları elbette yerine getirecektir" şeklinde konuştu.

Özgür, pek çok UBP'linin de genel başkanına rağmen ülkede 'zihniyet değişimine taraftar' olduğunu da sözlerine ekledi.

Geçiş süreci yaşıyoruz…

Birikim Özgür şöyle konuştu; "Bazı siyasiler soğuk savaş dönemini özlüyor olabilir. O dönemin çatışmacı asimilasyon politikalarından medet umabilir. Nihayetinde bir geçiş süreci yaşıyoruz. Eski siyasi yaklaşımlar artık halkımıza umut vaat etmiyor. O yüzden belli bir konuda özgün fikirlerini paylaşanlara hakâretâmiz karşılık verenleri çok da dikkate almamak gerekir…

Bu yola başvuran siyasiler dün 'hanedân' diye nitelendirdikleri yapının bugün takdirini almak adına bunu yapıyor. UBP Genel Başkanı (Hüseyin Özgürgün) Silihtar kaynaklı açıklamaların altına imza atsa dahi pek çok partilisinin zihniyet dönüşümünden yana bir tavır içerisinde olduğunu iddia etmek mümkündür…"

"Manevi değerlere saygı esastır"

Özgür sözlerini şöyle sürdürdü; "Bizim için insanlarımızın manevi değerlerine saygı esastır. Dünya görüşümüzün odağında insan vardır. Toplumumuzun manevi değerlerini geleceğe taşımanın tek bir yolu vardır o da sosyal, ekolojik ve mali yönleriyle sürdürülebilir bir sisteme geçiştir. Buna odaklanmamız ve somut adımlar atmamız gerekiyor.

"Konuya verimlilik penceresinden bakmak gerekir"

"Dolayısıyla resmi tatil günleri ve resmigeçit törenleriyle ilgili bir görüş ortaya koyarken veya ortaya konan görüşleri değerlendirirken konuya kamu ve diğer sektörlerimizin etkinliği ve verimliliği penceresinden bakmayı öğrenmemiz gerekiyor. Kamudaki çalışma saatlerini ve abartılı resmi tatil sayısını verimlilik esasıyla düzenlemek durumundayız. Resmigeçit törenleri, sosyal yaşamı ve iş yaşamını aksatmayacak şekilde planlanmalıdır. Hedefimiz en temelde sürdürülebilir ekonomiye geçişi sağlamak olmalıdır…"

"Eğer ideolojik çatışmalara çekmeye çalışırsanız…"

Özgür, "partiniz ya da siz, bu bol tatilli bayram seyranlarla ilgili bir çalışmayı meclise sunacak mı?" şeklindeki soruyu ise şöyle yanıtladı; "Hükümet kamu reformunu hazırlayıp Meclis'e sevk etti: İlgili komitedeki görüşmeler sürüyor… Kamunun etkinliğini ve verimliliğini artırmak için çalışmalar devam ediyor.

Eğer sözü edilen zihniyet dönüşümünden kopuk bir biçimde resmi tatil günlerini azaltmayı tartışır ve hatta bunu eskinin alışkanlığı ile verimsiz ideolojik çatışmalara çekmeye çalışırsanız, bunun hiçbir toplumsal getirisi olmayabilir. Önemli olan doğru konuları doğru zeminde tartışabilmektir"

"CTP, öncü sözcü ve uygulayıcı olmaya devam edecek"

Kıbrıs Postası'na konuşan CTP Milletvekili Birikim Özgür sözlerini şöyle tamamladı; "CTP ilerici bir parti olarak üzerine düşen sorumlulukları elbette yerine getirecektir. Kıbrıs Türk halkı eski siyasi yaklaşımlardan medet umanları tarihe havale edip farklılıklarını zenginliğe dönüştürecekse ve sistemini bilgi temelli sürdürülebilir bir yapıya kavuşturacaksa, bunun kararını kendisi verecek. CTP her zaman bunun sözcüsü, öncüsü ve uygulayıcısı oldu, olmaya da devam edecek…"

Bir an önce cesur adımlar…

Birikim Özgür çok tartışılan söz konusu '29 Ekim' çıkışında, "Türkiye'nin milli günlerinde Kıbrıs'ta resmi tatil ve resmigeçit törenleriyle kutlama yapmaktan vazgeçmemizin zamanı geldi de geçiyor bile… Bu konuda bir an önce cesur adımlar atmamız gerekiyor. Zira bizde çocuklar kamu okullarında yılda yaklaşık 405 saat ders görüyorken Türkiye'de 600 saat ders görüyorlar. OECD ortalaması 701, Güney'de 840…" ifadelerine yer vermişti.