İÇ HABERLER
okuma süresi: 6 dak.

Filtre için yılda 7 bin tona kadar kimyasal 'üre' ithal edilecek!

Filtre için yılda 7 bin tona kadar kimyasal 'üre' ithal edilecek!

AKSA'da filtre ve artıma sistemi çalışmaları devam ederken, takılan filtrenin halk arasında libazma olarak bilinen ve tehlikeli bir kimyasal olan 'üre'ye ihtiyaç duyulduğu öğrenildi.

Yayın Tarihi: 28/01/15 10:00
okuma süresi: 6 dak.
Filtre için yılda 7 bin tona kadar kimyasal 'üre' ithal edilecek!
A- A A+

Türkiye'de de bulunması zor olan 'üre' Avrupa'dan ithal edilecek. AKSA tesislerinin tam kapasite çalışması durumunda, günde 15 ila 20, yılda ise 5 bin ila 7 bin ton 'üre'ye ihtiyaç duyulacak.

Gazetemize AKSA'nın ÇED süreciyle ilgili konuşan Çevre Koruma Dairesi Müdürü Hasibe Kusetoğulları, Tarım Bakanlığı'ndan da uygunluk alan üre ithali ve kullanımı ülkemizde ile kez bu yoğunluk ve bu şekilde kullanılacak" diyerek 'üre'lerin güvenilir bir alanda muhafaza edilmesi gerektiğini kaydetti .

AKSA'nın filtre ve muhafaza çalışmalarını takip etkilerini kaydeden Kusetoğulları, "Çalışmaların sonuçlarını fiziksel olarak gidip görüyoruz ama elimizde daha emisyon ölçüm raporu yok. Bilimde ölçmek gerekir. Ölçümlerden sonra net konuşacağız" dedi.

Hasan YIKICI - Kıbrıs Postası

AKSA'ya filtre takılma sürecinin adın adım sonuna gelinirken, Çevre Koruma Dairesi Müdürü Hasibe Kusetoğulları, Kıbrıs Postası'na süreçle ilgili açıklamalarda bulundu.

2003 yılında onaylanan ÇED raporunda AKSA, baca emisyonlarını kontrol altına almak ve hava kirliliği standartlarının sağlanabilmesi için filtre takılması gerekliliğini yerine getirmemişti. 2009 yılında ise AKSA tesisin kapasitesini arttırmak için protokoller imzaladı. Çevre Koruma Dairesi Müdür Kusetoğlulları, kapasite arttırma sürecinde de ÇED raporu hazırlanması gerektiğini kaydederek, AKSA'nın 2009 yılında ÇED raporu hazırlama sürecine girdiğini ifade etti.

Kusetıoğulları, 2011 yılında Çevre Koruma Dairesi'ne sunulan ÇED raporunun 2003'teki ÇED raporundaki gereklilikleri yerine getirilmemesinden dolayı onaylamadıklarını kaydetti. Hemen arkasına AKSA'da meydana gelen çevre sorununun ve halkın da tepkisinin artmasıyla AKSA'nın filtre ve artıma sistemi yapma sürecine girdiğini kaydeden Kusetoğulları, sürecin sonuna doğru yaklaştıklarını fakat ortada rapor ve emisyon ölçümleri olmadan net ve kesin konuşamayacağını ifade etti.

Üç çeşit emisyon...

Bacan çıkan üç çeşit emisyon olduğunu kaydede Kusetoğulları, bunların Azotoksitler, Kükürtoksitler ve tozlar olduğunu ve her biri için de ayrı filtreleme sistemi gerektiğini kaydetti .15 Aralık'ta devreye giren filtrenin Azotoksitler için olduğunu kaydeden Kusetoğulları, şu ana kadar 4 bacada filtrenin devreye girdiğini ve bunun altıyı bulacağını ifade etti.

Altı baca tek bacada birleşecek...

Kusetoğulları, AKSA'da bulunan altı bacanın tek bir bacada birleşme çalışmalarının sürdürdüğünü kaydederek, iki aya kadar bu çalışmaların biteceğini kaydetti. Altı bacanın birleşeceği tek bacada da kükürtoksit ve tozların arıtılacağını ifade etti.

Daha sıkı kriterler gelecek

Çevre Koruma Dairesi Müdürü Kusetoğulları AKSA'nın şu anda saldığı kükürt oranını sınır limitinden aşağıda olduğunu fakat önümüzdeki dönemde daha sıkı kriterlerle yeni düzenlemelerin geleceğini kaydetti. Bu durumda AKSA kükürt salınım oranını daha da aşağıya çekmek zorunda kalacak.

Filtre için tehlikeli üre ihtiyacı

Öte yandan filtrelerin ve arıtım sisteminin işlemesi için ise halk arasında libazma olarak bilinen ve tehlikeli bir kimyasal olan 'üre'ye ihtiyaç duyulacağını ifade eden Kusetoğulları, bunun da ülkede olmadığı için dışarıdan ithal edileceğini kaydetti.

Üre ithalinin süreç içerisinde üzerinde durulmayan bir konu olduğunu ifade eden Kusetoğulları, ürenin torbalar halinde yurt dışından ithal edileceğini kaydetti.

Türkiye'de de 'üre'nin az olduğu ve ithalat ihtiyacını karşılayamadığını kaydeden Kusetoğulları, bunun Avrupa ülkelerinden ithal edileceğini ifade etti.

Ürenin su ile karıştırılarak solisyon elde edildiğini ve ozontoksitleri artımak için kullanıldığını kaydeden Kusetoğulları, bunun depolarda biriktirildiğini ve bacaya enjekte edileceğini kaydetti.

Ozontoksitlerin arıtılmasını sağlayacak olan üreden kaynaklı bir atığın olmayacağını da kaydeden Kusetoğulları, ürelerin muhafaza edilmesi için güvenli depoların olması gerektiğini ve ÇED raporunda da bu konuda soruları olduğunu söyledi.

"2003'deki ÇED raporunda arıtma tesisi yapılacak denildi fakat detaya girilme. 2009'dakinde de tesisin nasıl yapılacağı ile ilgili detaya biraz daha girildi. Fakat görüldüki bu sefer de üre ihtiyacı doğru" şeklinde konuşan Kusetoğulları, ürelerin Avrupa'dan ithal edileceğini çünkü Türkiye'de de üre sıkıntısı yaşandığını söyledi.

Ürenin şu an için muhafaza edilecek küçük bir yeri olduğunu fakat bunun da yeterli olmadığın kaydeden Kusetoğulları, AKSA'ın ürelerin muhafazası için çalışma yürüttüğünü de sözlerine ekledi.

Günde 20, yılda yedi bin ton

Santralin tam kapasite çalışması dahilinde günlük üre ihtiyacı 15 ila 20 ton arasında değişirken, bu rakamın yıllık karşılığı 5 ile 7 bin ton arasında değişmekte.

Tarım Bakanlığı'ndan da uygunluk alan üre ithali ve kullanımı ülkemizde ile kez bu yoğunluk ve bu şekilde kullanılacak.

Kusetoğulları, kimyasallarla da ilgili çeşitli soruların AKSA'ya yönlendirildiğini ifada ederek, "ürelerin güvenli muhafazası söz konusu olmazsa bu şirketin kendi ekonomik zararına olur" dedi.

Son sözü rapordan sonra söyleyeceğiz

AKSA'nın filtre ve muhafaza çalışmalarını takip etkilerini kaydeden Kusetoğulları, "Çalışmaların sonuçlarını fiziksel olarak gidip görüyoruz ama elimizde daha emisyon ölçüm raporu yok. Bilimde ölçmek gerekir. Ölçümlerden sonra net konuşacağız" dedi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.