Onurer: "Bataklığın kurutulması ihmal edilmemeli"

Gençlerin kültürel değerlerine sahip çıkarken ülkelerine sahip çıkma noktasında da mücadele vermeleri gerektiğini vurgulayan Onurer, 1974'de alınan TBMM'nin Kıbrıs'a yönelik savaş kararının hala sonlandırılmadığını, Türkiye Cumhuriyet'inin yasal olmayan bir biçimde, ülke nüfusunu kat kat aşan oranda pervasızca nüfus aktararak Kıbrıs Türk halkına karşı kansız bir soykırım gerçekleştirdiğini ifade etti.

Kendisinin dışındaki adayların ülkede sanki demokrasi varmış gibi oyuna devam ettiklerini ve sözde iç sorunlarla uğraştıklarını anlatan Onurer, aslında Üst Koordinasyon Kurulu tarafından ülkede dikta rejiminin uygulandığını belirtti, kendilerinin bu duruma karşı mücadele ettiğini ve halkı daha fazla kandırmaya kimsenin hakkı olmadığını vurguladı. Seçilmeleri halinde ilk yapacakları uygulamanın, savaş kararının sonlandırılması için mücadele etmek ve bu amaçla Üst Koordinasyon Kurulu'nu iptal etmek olacağını ve bunu halktan alacakları destekle gerçekleştireceklerini belirterek, "tek tek sivrisineklere karşı mücadele verirken, bataklığı da ortadan kaldırmak zorundayız" dedi.

Has-Der yönetim Kurulu Başkanı Ali Nebih de konuşmasında, "sahibine hayran köle bir toplum" oluşturulduğunu, işgale karşı mücadele yolları geliştirilmesinin gerekliliğini vurguladı. Susup kabullenmek yerine bataklığı kurutma fikrine katıldığını belirten Nebih, ancak bataklığın nasıl kurutulacağı konusunda doğru enstrümanlar kullanılması gerektiğini belirtti.

Has-Der yöneticilerinden Kani Kanol, KSP'nin yarattığı farkındalıklar ile adaylığın isabetli bir karar olduğunu, savaş ilanı konusunun dillendirilmesinin önemli olduğunu ve topluma katkı sağlayacak bu çabayı saygıyla karşılamak gerektiğini belirterek KSP'ye mücadelesinde başarılar diledi.