Gündüz: "Çarşaf listeyi sonuna kadar savunuyorum"

Milli Eğitim Bakanı ve UBP Güzelyurt Milletvekili Kemal Dürüst ise Kıbrıs Postası'na yaptığı açıklamada, Seçim ve Halk Oylaması Yasası'nın düzenlenmesine karşı olmadığını ve şiddetle desteklediğini bildirdi.

Kıbrıs Postası - Filiz SEYİS

Demokrat Parti Ulusal Güçler Güzelyurt Milletvekili Menteş Gündüz, Seçim ve Halk Oylaması Yasası'nda yer alması hedeflenen ve 'bölgeciliği' ortadan kaldırmayı öngören "Tek Seçim Bölgesi" önerisine UBP ve DP'nin İskele ile Güzelyurt vekillerinin karşı çıktığı yönündeki iddiaları Kıbrıs Postası'na değerlendirdi.

"CTP, prim yapmaya çalışıyor"

Bu iddianın gerçekleri yansıtmadığını ifade eden Gündüz, "Ben çarşaf listeyi savunan biriyim. Hatta bence karma oy da olmasın, tek mühür olsun. CTP çevreleri dayanaksız olarak bu iddiayı ortaya attı. 'Bakın UBP ve DP bu yasaya karşı. CTP yasanın geçmesini istedi, CTP yaptı' algısı yaratmak için bunu ortaya attılar. Prim yapmaya çalışıyorlar. Ama halkın bu oyunlara karnı tok" şeklinde konuştu.

Komitede bu yasa için ciddi emek harcandığını ve kendisinin de bunu sonuna kadar desteklediğini vurgulayan Gündüz, "Tek Seçim Bölgesi" önerisi hayat bulursa milletvekillerinin kendilerine oy istemek yerine partilerine mühür isteyeceklerini anlattı.

Öte yandan Milli Eğitim Bakanı ve UBP Güzelyurt Milletvekili Kemal Dürüst, KKTC devletinin sınırları içinde yaşayan tüm vatandaşların, tüm vekillere oy verme hakkı olması gerektiğini bildirerek, ülkede 5 ilçe olduğunu, 5 ilçede hassas olunması gereken noktanın, her bölgenin kendi kontenjanlarının korunması olduğunu belirterek, "hangi milletvekili parlamentoya gidebileceği noktasında ise her ilçenin kendi insanı yanısıra, bütün ülke insanının bu vekilleri belirlemesi, temsiliyet açısından son derece önemlidir" ifadelerini kullandı.

Dürüst, "ben Kemal Dürüst olarak hiçbir zaman Seçim ve Halkoylaması Yasası'nın bu düzenlemesine karşı değilim. UBP grubunun da bu konuda olumlu görüşü vardır" dedi.

Dürüst sözlerine şöyle devam etti:

"Bu vekillere sadece kendi bölge halkı değil, tüm ülke oy verecek ve dolayısıyla vekil sadece bölgesine karşı değil, tüm ülkeye karşı sorumlu olacak. Bölgelerde sandıktan çıkan vekillerin en fazla oy alanı yine Parlamentoya gelecek. Bölgeler korunacak. Yine bölge vekilliği olacak ama bütün ülke seçecek. Biz bunu bir gelişme olarak görüyoruz. Bu yasanın bu şekilde değişmesini şiddetle destekliyorum."