Rumlardan büyük tahribat
<P>Kıbrıs Rum kesimindeki Kıbrıslı Türklere ait kültürel varlıkların büyük oranda tahrip edildiği belirlendi.KKTC Cumhurbaşkanlığı bünyesinde faaliyet gösteren Kıbrıs'ın Kuzey ve Güneyindeki Kültürel Varlıkları Değerlendirme Komitesinin yaptığı çalışma, Güney Kıbrıs'ta Kıbrıslı Türklere ait dini amaçlı taşınabilir nitelikteki kültürel varlıkların büyük oranda yok edildiğini ortaya çıkardı.</P>
Cami, mescit ve türbe gibi mekanlarda bulunan el yazması Kur'an, levha, kilim, seccade, Kabe örtüsü, Osmanlı sancağı, rahle, şamdan ve Sakalı Şerif gibi paha biçilmez eserlerin yerinde olmadığını bildiren Komite, elde ettiği sonuç doğrultusunda Güney Kıbrıs'taki dini amaçlı mekanlarda bulunan eserlerin kayıtlarını içeren envanter listelerinin tüm ayrıntılarıyla belgelenmesi için Milli Arşiv ve Vakıflar İdaresindeki uzmanlarla işbirliği içerisinde yoğun bir çalışma başlattı.
Çalışma çerçevesinde Güney Kıbrıs'taki tüm camilerin özellikle de 1963-1964 yılları arasında ve 1974 sonrasında, Rum yönetimi kontrolü altına giren köy ve kasabalardaki ibadet yerlerinin özellikle Hala Sultan Tekkesi ile Tahtakale, Ömerye ve Bayraktar camileri ile 1964 yılında Baf'ta Rumlar tarafından yağmalanıp yerle bir edilen ve yerine oto park inşa edilen Cami-i Cedid'in envanterleri gün ışığına çıkarıldı.
-GÜNEYE GİDERKEN GÖTÜRMÜŞLER-
Çalışmada, Rum yönetimi ve Kıbrıs Rum Ortodoks Kilisesinin uluslararası alanda yürüttükleri propagandada, KKTC'deki kiliselerde bulunan ikon gibi taşınır nitelikteki eserlerin yağmalandığına veya yok edildiğine dair iddialarda bulunmasına rağmen, uluslararası örgütler tarafından yayımlanan raporlarda bu eserlerin önemli bölümünün 1974 sonrasında korunma altına alındığı tespit edildi.
Öte yandan, komite çalışmasında, 1976-1977 yılları arasında nüfus mübadelesi çerçevesinde Kuzeyden Güneye geçen Rum muhtar veya papazların, bu geçiş sırasında beraberlerinde yüzlerce taşınır nitelikteki kilise malzemesini götürdüklerini belgeleyen tutanaklar ve fotoğraflar ortaya çıkarılarak, önemli miktarda eserin Güney Kıbrıs'a götürüldüğü belirlendi.
''Gerek Rumların beraberlerinde hiçbir yetkiliye haber vermeden Güneye taşımış oldukları, gerek Kıbrıs Türk tarafının tutanakla devrini yapmış olduğu eserlerin ne kadarının Rum yönetimi tarafından kontrol altına alındığı, ne kadarının ise kötü niyetli Rum kaçakçılar tarafından uluslararası alanda pazarlanmış olduğunun belirsiz olduğuna'' işaret eden Komite, şu açıklamayı yaptı:
''Bu nedenle Rum kilise ve yönetimi geçmişten kaynaklanan kendi yetersizlik ve düzensizliklerini her fırsatta Kıbrıslı Türklerin üzerine atmak için Kuzeydeki eserlerin yağmalanıp, uluslararası alanda pazarlandığı iddiasında bulunurken, Cumhurbaşkanlığı bünyesinde yürütülen çalışmalarda asıl yağmalananın Güney Kıbrıs Rum yönetimi kontrolündeki bölgede kalan Kıbrıslı Türklere ait dini kültürel varlıkların olduğu belgelerle kanıtlamaktadır. Gerek Hristiyan, gerek Müslümanlara ait olsun tüm kültürel varlıklara sahip çıkılması felsefesi ile yürütülen çalışmalar aralıksız olarak sürdürülerek gerekli tüm adım ve girişimler ulusal ve uluslararası düzeyde atılacaktır.''
AA
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.