İÇ HABERLER
okuma süresi: 5 dak.

Öntaç Düzgün: Kıvrıkoğlu'nun 'ulan' dediğini birçok insan duydu

Öntaç Düzgün: Kıvrıkoğlu'nun 'ulan' dediğini birçok insan duydu

<STRONG>As TV</STRONG>'de yayımlanan <STRONG>'Can Sarvan'la Gündem ve Ötesi' </STRONG>programına katılan <STRONG>Başbakanlık eski Müsteşarı Öntaç Düzgün</STRONG>, <STRONG>Orgeneral Hayri Kıvrıkoğlu</STRONG>'nun Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı olarak görev yaptığı dönemde, kendisine topluluk önünde 'ulan bir numaralı memur' şeklinde hitap ettiğini o anda tören için VIP büyük salonda bulunan protokol üyelerinin, bakanların ve diğer pek çok insanın duyduğunu belirtti.

Yayın Tarihi: 01/09/10 10:10
okuma süresi: 5 dak.
Öntaç Düzgün: Kıvrıkoğlu'nun 'ulan' dediğini birçok insan duydu
A- A A+

'Kıvrıkoğlu'nun açıklaması kitap hakkında yanlış bir kanaat oluşturdu'

'Başbakanlık'ta 30 Ay' adlı yeni kitabıyla gündeme gelen Başbakanlık eski Müsteşarı Öntaç Düzgün, TSK 1. Ordu Komutanı Orgeneral Kıvrıkoğlu'nun 'Öntaç Düzgün'ün yazdıklarının yüzde 20'si doğru, yüzde 80'ni yalan. Öntaç Düzgün'le 'ulan' hitabı şeklinde hiçbir konuşmam olmamıştır. Ki, 'ulan, lan' gibi konuşmam' şeklinde yaptığı yalanlamaya cevaben şöyle dedi:

'Sayın Kıvrıkoğlu'nun açıklaması benim şu aşamada arzu ettiğim bir şey değildi. Çünkü 2,5 yıla sığan bir deneyim yaşadım ve bu deneyimi aktarma ihtiyacı duydum. Ancak Sayın Kıvrıkoğlu'nun hemen ertesi gün cevap vermesi, kitabı henüz okumamış yurttaşlarımızda bu kitabın Türkiye makamları ile Kıbrıs makamları arasındaki derin kavgaları anlatan bir kitapmış gibi bir kanaat oluşmasına neden oldu. Evet, varsa bu kavgalar bunlar tartışılmalıdır, onun bir sakıncası yoktur. Ancak benim en az onlar kadar önem verdiğim başka hususların ön plana çıkamamasına neden oldu'.

'Ben sana Atatürk broşu vermem, senin nasihata ihtiyacın vardır'

Orgeneral Hayri Kıvrıkoğlu ile görev yaptığı dönemde müteattit defalar karşılaştığını, kendisine kitap hakkında yanlış bir yönlendirme yapıldığını tahmin ettiğini belirten Düzgün, Kıvrıkoğlu'nun kamuoyuna açık bir yerde dönemin Başbakanı Ferdi Sabit Soyer'in elini sıkmadığını anımsattı ve Soyer'in 'Türklüğünü ispat etmesi' gerekliliğine dair Kıvrıkoğlu'nun kullandığı ifadeleri hatırlattı. Düzgün, Hayri Kıvrıkoğlu'nun bir törende ailesinin yanında ve yüksek rütbeli subayların önünde kendisine 'ben sana Atatürk broşu vermem, senin nasihata ihtiyacın vardır' dediğini de açıkladı.

'Ulan 1. numaralı memur...' cümlesini pek çok insan duydu

Öntaç Düzgün 'Ulan 1. numaralı memur hoş geldiniz demek yok mu?' şeklindeki ifadenin Kıvrıkoğlu için düzenlenen bir karşılama töreni sırasında, protokolün, bakanların olduğu VIP büyük salonunda Kıvrıkoğlu tarafından kendisine söylendiğini ve bu cümleler sarf edilirken Kıvrıkoğlu'nun tanıdığı ve tanımadığı birçok insanın salonda bulunduğunu, kendisinin oturmasına fırsat bile tanımadan, kalabalığın önünde bu ifadelerin kullanıldığını aktardı.

'Ben haddimi bilen bir insanım. Bir hesaplaşmam varsa böyle bir yöntemle hesaplaşmayı arzu etmediğim için kendisine az önce uçaktan inerken 'hoşgeldiniz' dediğimi söyledim. Ama o ardından o malum cümleyi kullandı' diyen Düzgün, kitapta dönemin Barış Kuvvetleri Komutanı Kıvrıkoğlu'na dair 4 konunun ortaya atıldığını ancak Kıvrıkoğlu'nun sadece bu olaya dair bir açıklama yaptığını vurguladı.

Türkiye'de bunlar tartışılıyor, burada da tartışılması doğal

Başbakanlık eski Müsteşarı Düzgün Türkiye'de askerler, siyasiler ve değişik çevreler arasında kamuoyuna yansıyan bu tip tartışmaların doğal kabul edildiğini, KKTC ve Türkiye yetkilileri arasında cereyan eden sorunların tartışılmasının da son derece doğal olduğunu sözlerine ekledi.

Bilgi notu: 'Başbakanlık'ta 30 Ay' adlı kitapta Düzgün'ün görev yaptığı dönemde bürokrasi ile yaşadığı sıkıntılara, değişik olaylar ve yurttaşların karşılaştığı problemlere yönelik olarak bulduğu çözüm yöntemlerine değinilirken, Türkiye ve KKTC'nin siyasi/askeri yetkilileri arasında geçen bazı tutum ve söylemler de aktarılıyor.

Türkiye Spor Toto Teşkilatı bünyesindeki 'İddaa' isimli müşterek bahis sisteminin özelleştirilmesi sırasında Türkiye yetkililerinin KKTC bahis şirketleri ile rekabeti önlemek için bazı yasal değişiklikler yaptığı ve özelleştirme sonucunda Türkiye ve Yunanistan'dan bir şirketin KKTC'deki müşterek bahis firmalarının zararına dokunacak şekilde anlaştığı şeklinde iddiaların da ortaya atıldığı kitapta, 'Kıbrıs Medya Grubu'na vergi baskını' olarak bilinen olayın perde arkasına ve Düzgün'ün, hakkında basına yansıyan yolsuzluk iddialarına verdiği yanıtlara da yer ayrılıyor.

Öntaç Düzgün 'Başbakanlık'ta 30 Ay'da, KKTC'de Reform Bakanlığı kurulması, vergi koyucu ve vergi toplayıcı olmak üzere siyasilerden bağımsızlaştırılmış iki kurumun çalışması gerektiği gibi bazı çözüm önerileri de sunuyor. Kitapta CTP iktidarı sırasında yaşanan bir dizi iç gerilimler de okuyucuyla paylaşılıyor.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.